dünyanin en gicik islerinden biridir, nöbetci olacagi günü iple ceken ögrencileri anlayamayan ben, bu konuda psikolojik destek almayi dahi düsünüyorum artik.
ya mna koyim okulun girisindeki o kulübeden bozma yerde oturup girene cikana defter imzalatmak, sinif sinif dolasip "hocam dersinizin amina koyim bi duyuru var" demek, sinifa ögrenci girdiginin farkinda olmayip ders anlatmaya devam eden hocalari beklemek, her görenin senden bir sey istemesi, hicbir bok istenmese dahi 7 saat boyunca ayni yerde göt gibi oturmak...
lan en berbat ders bile nöbetcilikten daha eglenceli. nöbetciligi kendi sinifimda yaparsam severim arkadas. kenarda oturacagim, dersle ilgili hicbir sey söylenmeyecek bana. euheuhe. o zaman güzel bak.
ha ayrica, nöbetci oldugunuz gün okuldan kacma lüksünüz yoktur. ilk dönemde 10 gün devamsizlik yapan bir ögrenciyseniz, nöbetciliginiz okul macinin oldugu güne denk gelince, okula gitmez ve yapraklara yan basarsiniz. bi' arkadas yapmis oradan biliyorum.
senede bir iki kez sınıf listelerinden sıra gelmesiyle müdür yardımcılarının -kapı açılıp kapandıkça buz gibi olan koridorda metal sandalyede oturan- sabah sekiz buçukta çay ocağından çay, kantinden poğaça aldırdığı, bir de kendine al dedikleri kişi olmaktır.
lisedeyken sık sık ve keyifle yaptığım eylem.. öyle ki müdür yakında maaşlı işe alacaktı beni.. ayrıca ders saatinde okuldan kaçmaya çalışan liselilere kapıyı açmamak ve birçoklarını trollemek o zamanlar en sevdiğim aktivitelerim arasındaydı.