belirtmek gerekir ki latin harfli ilk basımlar, yeni yazı sistemindeki oturmamışlıklar nedeniyle pek mükemmel değildir. hem aslında tamamen sadık hem de yazımı düzgün en iyi basılar 1950'lerdekidir.
19 mayıs 1919 tarihinden itibaren memlekette olan bitenlerin Mustafa Kemal ağzından dökümü. Konuya direk "19 Mayıs 1919'da Samsuna çıktım... Manzara-i umumiye..." diye girer ve devam eder. CHP, 15-20 teşrinievvel 1927 tarihindeki 2. kurultayında okunmuştur. Her anı kitabı gibi subjektiftir, zaten objektif olması gibi bir amaç gütmemektedir.
Bazıları bu kitaba "söylev" falan dese de buz gibi "nutuk"dur. Dili de, dözlük ortamında eğitimi yapılsın diye dile getirince bazı orospu çocukları tarafından seri eksilenen "osmanlıca"dır. Evet efendiler, bu kitap, osmanlıca, hem de ağdalı osmanlıca ile yazılmıştır. Elinizde bir lügat, habire kelimelere bakasaksınız.
Bu eserin orjinalini bulmak imkansıza yakındır. Orjinalini bırakın, Latin harfleri ile transkripte edilmiş "orjinalini" bile bulmak için sahafları eni konu gezmeniz icap eder. 80 öncesi TDK, "yeni yazı" latin transkripsiyonunu 3. cilt olarak basmıştır. onu da arayın ki bulasınız.
Orjinalini bulamadığınız, bulsanız da okuyamayacağınız, yeni yazılı "orjinalini" bir şekilde bulup okusanız da anlayamayacağınız bir eserdir Nutuk. O yüzden bazı kemalistler Nutuk'u kemalize ederek yeniden yorumlamış ve o kadar yoruma girmişlerdir ki neredeyse yeniden yazılmıştır.
Ah be atam, keşke bu iş, hepsinin toplamı senin çapının binde biri bile etmeyecek ve adını kirleten "kemalistlere" kalacak bir iş olmasaydı. Keşke cahil ötesi beyinsiz kemalistler ona bir nevi kutsal kitap muamelesi yapmayaydı da, her Türk çocuğu Nutuk'u, 2012'de bile senin yazdığın birebir aslından okuyup anlayabilecek, onu yorumlayıp kıyaslama yapabilecek kadar bilgi görgü sahibi olsaydı...
Atatürk, hayatı ve Nutuk; cahil, beyinsiz ve artniyetli kişilere bırakılmayacak kadar ciddi ve önemli bir iştir...
dün yaşça benden küçük olan bir kuzenimin birkaç siyasi teori kitabı sormasının üstüne kendisine önerdiğim kitap. "diğerlerini boşver" dedim, "sonra okursun".
"zaten okudum" dedi. hem sevindim hem de "bi daha oku" dedim.
hala "kemalistlerin kutsal kitabıdır, müslümanların kutsal kitabı kurandır." diyebilen cahil andavalların nefes alıp verdiği bir gezegende yaşıyor olduğumuzu hatırlatan çok değerli tarihi kaynak. gerizekalı yobazlar alıp okumaz ya, şayet denemek istiyorlarsa önce beyin nakli ile bir adet beyne sahip olmaları gerektiğini itinayla belirtmek isterim.
geçmişin öğrenilmesi, bugünün anlaşılması ve yarının planlanması için her türk'ün bu kitabı en az 1 kez okuması gerek. okuyalım ki balık hafızalı bir millet olarak yaşananları unutmayalım. okuyalım ki günümüz siyasetini oluşturan unsurların birden bire ortaya çıkmadığını, akp'nin dış güçlerin de desteğiyle en az 100 yıllık bir geçmişin intikamını almaya çalıştığının daha iyi ayrımına varalım. balyoz, ergenekon, ıvır zıvır, artık bu konuların her ayrıntısına vakıf olduk, sakız gibi uzatmanın da bir anlamı yok. siyasi gündeme dair bir kitap okumak istiyorsanız açın nutuk'u okuyun. orada her şey var.
tüm dinci, terörist, yavşak ve sorospu çocuklarının son zamanlarda sarıldığı bir savunma mekanizmasının daha kurbanı olmaya yüz tutmuş tarihi belgedir.
o savunma mekanizması, aslında karşısında olmayan bir özelliği sanki varmış gibi yutturmaya çalışmaktır.
örneğin diyorlar ki, vay efendim atatürk'e tapıyorsunuz siz. ben bunca zaman atatürk'e tapıp sizin yavşak tabirinizle "kemalizmi din olarak gören" bir kişi görmedim.
yılan diliniz sayesinde bu gerçeği tersine çevirebilecek kadar mayanız bozuktur.
en büyük biat eden topluluğun siz olduğunuzu bildiğiniz, üstelik bu durumla gurur duyduğunuz halde sanki en demokratik sizmişsiniz de en büyük statükocu biz atatürkçülermiş gibi lanse etmeyi de iyi bilirsiniz.
halbuki bugün partinizde bir tane bile değişik görüş olmamasına bi sikim söylemezsiniz. işinize gelmeyen savcıların yerini değiştirmeyi iyi bilir, dokunulmazlıkların arkasında saklanırsınız. suçu kesinleşmeden bir insanı 5 sene boyunca içeride tutabilecek kadar ruhu beş para etmez adamlarsınız.
beyniniz öyle murdar, ruhunuz öyle kirli... bel aşağı taşınmaması gereken esermiş. islam'ı kullanıp yedi sülalenize yetecek parayı akıtanlara şakşakçılık eden ucuz ayak takımından öte değilsiniz...
"eğitim insanın okulda öğrendiği herşeyi unuttuğunda arta kalanlardır."
--a. einstein--
einstein bu sözü tabi ki günümüzün nabzını bilerek söyledi. biz de yine bu sözü günümüz türkiye'sine uyarlarsak, haklılık payı çıkararak okullarda öğrendiğimiz mustafa kemal'in ötesini bu kitapta öğrenebiliriz. gerçek manada anlamak isteyenin okuması gerektiği kitaptır.
okuyunca insanın nutku tutulan kemalist kutsal kitap. bir insan silah arkadaşlarını bu kadar mı kolay satar? bir mücadele bu kadar mı çamur üzerine inşa edilir? pes doğrusu. evet atatürk tüm rakiplerini korkutmayı başaracak kadar zeki idi.
demek ki din vahiy olmadanda gelebiliyormuş dediğim kitaptır ve bu bazı, şarkitcanlara kapak olmuştur, çünkü; dinler vahiy olmadan yazılmıştır hep, efsaneler üzerine kuruludur zaten ah bu şakirtcanlar bir anlasalar ay kurban kesicek herkes (!)...
entrylerini silip tekrar canlandırarak provokatörlük yapan godoşlar tarafından yine, yeniden laf atılan kitap olmuş. kitapta kendisini öven hangi cümleler var ispatlasanız da biz de hak yoluna girsek... ya kaynak verin, ya da götünüzden cümle uydurmayı bırakın.
elinize daha kitabı almamışsınız mına koyim, gelip laf atıyorsunuz.
tarihçilerden çok psikologların ele alması gereken bir kitap.zira tarih ilmi için bir kaynak olmaktan berzah berzah uzak olan, ancak bir nebze olarak kaynak gösterilmemesi gereken kitaplar kategorisi için örnek olarak gösterilebilecek bir kitaptır.psikologlar içinse ego'nun şahlanışı ego patlamsı durumları için şahane bir örnek kaynaktır. zira verilen hava adeta bir tanrının dünyayı yoktan varetmesi misali:" her şey yalan benim gerçek.şu küçük dağları ismet yarattı; büyüklerini ben."
bir sürü nutuk versiyonu var. aralarında farklar var.
nutuğun ilk sayfalarında şöyle birşey var bir kaynakta "vahdettin denen soysuz" diğer bir kaynakta "soysuzlaşmış vahdettin" diye geçiyor aynı yer. yani birisi vahdettin'in bozulduğunu ima ediyor, diğerinde osmanlı soyunu ateşe tutuyor. şimdi hangi kaynağa güvenmek gerek...
padişah taşaklarını yalayanlar tabi ki sevmez bu kitabı. onlar kuvay-i milliye'ye karşı yola çıkan hilafetin ordusunu severler. bizde göte göt denir...
ulan yorum yapmadan bari bir kez okuyun kitabı dümbükler. kemalistlerin kutsal kitabı nutuk'muş da müslümanların kuran'mış. s*ktir y*rrak.
ülkeyi kutuplaştırmaktan usanmadınız. bir de ağzınızdan ileri demokrasi lafı çıkmıyor mu... mcık hoşafları
Sadece bir Türk gencinin değil, tüm dünya ferdlerinin okuması gereken bir yapıt. Aydınlatıcı bir kere,
azdır böyle şeyler yeryüzünde inanmazsan sahaflara sor. Nerdeee o eski insanlar diye gireceklerdir konuya. Buna luzüm yok, ben diyorsam iyidir, hoştur. Bir yerlerden temin edin de okuyun. ''ÇOK GEÇ OLMADAN VAKiT''...
üniversiteye(!) giden kişilerin okumayı geçtim kime ait olduğunu bilmemesini gördüğüm an aslında hepsini ilkokul sıralarına tekrar döndürmemiz gerektiğini düşündüm. allah'ım ne büyük kayıp.
(bkz: vakıf üniversitesinde okumak)
herkesin sindire sindire okuması gereken kitaptır. değerlidir.
kemalistlerin kutsal kitabı (ben uydurmuyorum bu tabiri, chp kurultayında kabul edilen tarifi budur). o kitabın hatırat olduğunu unutup tarihimizi ona göre şekillendirdikleri için herkes atatürkçü olmuştur. oysaki o kitap yanlışlıklarla dolu ve kesinlikle objektif olmayan bir kitaptır. yazık demekten başka elden ne gelir.
daha ilk başlarında vahdettine hain denildiği için gün be gün şakirtlerin yeni saldırı odağı olmuş güzide tarihi eser.
olayları belgeleriyle anlatışı zamanları ayrıntılarıyla not düşüşü o zamanı atatürkün gözünden görmek için harika bir kaynaktır.
nutuk neden eleştirilir? bir kitap bir roman bir tarihi yapıtı ömürleri boyunca eleştirmemiş 3 5 genç arkadaş böyle bir tarihi kaynağı neden eleştirir?
elbetteki üstün eleştiri kabiliyetlerini bizimle paylaşmak istedikleri için değil. maksat atatürk e saldırmak.
sabrımı sonuna kadar zorluyorsunuz. sadece benim değil. pek çok insanın sabrını sonuna kadar zorluyorsunuz.