kazakistan'ın başkenti astana'da diktirdiği atatürk heykelinin açılışında, "türk dünyasının başbuğu atatürk'tür" diyen büyük lider.
var olsun kazakeli. var olsun nazarbayev.
30 yıl kadar komünist partide kalmış bir türk başbuğ'u. kendisi ayrıca metalurjisttir.
rusya ile yakın olma sebebi, geçmişteki sovyet bağlılığındandır. sovyet dönemlerinde sarışın balıkçı reyizle yakınlaşmalarının olduğu söylenir. ancak bu yakınlaşmada tabii ki siyasi olarak etkinlik yoktur.
sarışın balıkçı reyiz hatta fsb başkanıyken dahi bu şahısla görüşürmüş. sovyet sonrası dönemde ise ülkesinde tek lider olarak durmuş. o dönemde halkın büyük desteğini almış. hatta halk tarafından ilk seçilen devlet başkanı olması da vardır.
türk dünyasına katkıları olmuştur. hayır milliyetçilikle alakam da yok neden bu insanları biliyorsak bu kadar.
tek parti sisteminde o tek partiye üye olduğu için sovyet bağlılığı iddia edilen lider.
o mantıkla, adnan menderes , celal bayar..vs. dp tayfası da chp'ye gönülden bağlıydı. rusya ile yakınlaşma şartların kaçınılmazlığından ileri gelmektedir. daha yeni bağımsız olmuş, emeklemekte olan bir ülke ve rusya'nın büyük sanayii burada, ülkenin yarısı rus.
üçüncü dünya ülkesi demek hep aşağılanacak bir şey gibi algılanıyor. fakat üçüncü dünya demek, sömürgelikten kurtulup hegemonlardan bağımsız olarak nispeten denge politikaları ile, bağımsızlığı tehlikeye düşürmeden yükselmeye çalışan ülkeler demek. nazarbayev de bunu hakkıyla sürdüren bir lider. diktatör demek de doğru değil, daha obd olmadan, ayağa kalkmadan ne demokrasisi? bizim düştüğümüz hataya mı düşsünler? turuncu devrimden iyidir.
türk dünyası'ndaki gelişmekte olan dayanışmayı sadece göstermelik olarak türk konseyi, türkpa gibi ortamlarda göstermeyip arkadan arkaya bunu devam ettiren kazakistan cumhurbaşkanıdır. mesela ermenistan'ın Avrasya Ekonomik Birliği üyeliği için başvurusuna karşı çıkması bunun çok güzel bir göstergesidir.
Erivan, Avrasya Ekonomik Birliği üyeliği için kapıyı çalmaya hazırlanırken Dağlık Karabağ engeliyle karşılaştı. AEBnin kurucu üyelerinden Kazakistanın Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Ermenistanın BMnin tanıdığı sınırlarıyla birliğe katılabileceğini açıkladı.
Nazarbayev, AEB üzerinden dolaylı olarak Karabağın işgaline resmen karşı çıkarken Erivan yönetimine Azerbaycanın kadim dostları olduğunu ve onu asla incitmeyecekleri mesajını verdi.
Kazakistan lideri, Ermenistanın Dünya Ticaret Örgütüne ve BMye katılım sınırları neyse AEBye de o sınırlar çerçevesinde dahil olabileceğini söyledi.
Ermeni yetkililerse Karabağ ve Ermenistanın tek bir ekonomik alan olduğunu,
Avrasya Birliğine üye olma durumunda böyle bir bölünmenin kabul edilmeyeceğini bildirdiler.
--spoiler--
türkiye'nin başında nursultan nazarbayev gibi bir liderin olmasını gerçekten çok isterdim. adam sovyetlerden devraldığı ülkeyi denge siyasetiyle komşularıyla iyi geçinen ve ne rusya'yı, ne abd'yi ne de başka bir gücü karşısına alan denge unsuru bir ülke haline getirdi. putin'i de, obama'sı da nazarbayev'in yanında mum gibi oturuyor. kazakistan liderinin bölge ve dünyada belli bir ağırlığı var. ülkesini ilgilendirmeyen bir konuda bir ülkeyi karşısına almıyor ama ülkesinin milli siyasetinden de taviz vermiyor. tam olması gerektiği gibi.
üstelik milli kültürüne o kadar bağlı ki aynı anda hem avrupa, slav kökenli olan batı tarzı dansları hem de ortadoğu arap kültürünün sembolü çarşafı ülkesinde yasaklayabiliyor. bizim koşulsuz şartsız avrupa birlikçi olan batıcılarla, arap ortadoğu sevdalısı ümmetçilerin bu adamdan çıkaracağı çok dersler var. öz kimliğimize dönmeliyiz diyerek oldukça milliyetçi atılımlar yapan nazarbayev'in her geçen gün daha da milliyetçi ve turancı bir siyaset izlediğini görmek türk dünyası adına gurur verici.
türkiyede türk milleti akp eliyle araplaşadursun, kazakistan çoktan sovyet döneminin tozunu dumanını atıp öz kimliğine dönmeye başladı. pek yakında milli alfabenin de yürürlüğe gireceği söyleniyor. ne diyelim, bari kazakistan'ın ve kazakların bahtı açık olsun.
ülkesinin nüfusunun %40'ı ruslardan oluşmasından mütevellit karşılaştığı güçlüklere rağmen türklük şuuruyla hareket etmekten vazgeçmeyen büyük devlet adamıdır.
türk halklarının yaşadığı tüm ülkeler! ne acı ki diktatörlükle yönetilmektedir. dümenden seçimler sadece formalite icabı dostlar alışverişte görsün ve sonradan biz sandıkla geldik demiş olmak için yapılmaktadır. ee halk koyun olunca gütmek isteyen çok olur dostlar...