tez zamanda tanışmak isteyip elini öpmek istediğim bir hanfendi. gerçekten yakışıyor bu kadına hanfendi kelimesi. öperim onun ellerini ben.
bir fotoğrafımız olsa fena mı olur?
murat bardakçınn terbiyesizliklerine, terbiyesiyle, susarak cevap veren profesör. nasıl tatlı, yumuşacık, ipek gibi. o konuşsun sabahlara kadar ben dinleyeyim. umarım bir gün bir yerlerde karşlaşmak nasip olur.
bazen öyle fuzuli işlerle uğraştığını düşündürtüyor ki, murat bardakçı ve erhan afyoncu üzülmesin diye kendisine pek belli etmiyor, dinliyormuş gibi yapıyorlar. alakasız konularda sanat tarihiyle ilgisi olduğunu düşündüğü yerlere öyle hevesle dalıyor kii ilgi görmediğinde küsüyor teyzem. bir de profesörmüş, hocaymış. başını kitaplardan kaldırmamış gençliğinde. saygılar.
80 yaşında bile, kendinin bilmediği yeni şeyler dinlerken duyduğu sevinci ve hazzı ekrandan bile görmek mümkün olan güzel insan.
yumuşacık osmanlı ipeği gibi nadide.
tarihin arka odası vesilesiyle ekranda tanınırlığı artmış olan değerli sanat tarihi profesörü hanfendi. sohbet tarzı, neşesi ve birikimiyle tarihin arka odası 'na -murat bardakçı 'nın lüzumsuz lüzumsuz topa giren bazı geyiklerine rağmen- bambaşka bir seyir zevki katmıştır.
arkeolog ve sanat tarihçilerinin manifaturacılık ve kabzımallık yaptığı ülkemizde ısrarla sanat tarihçisi yetiştiren usta hoca. tarihin arka odası ekibi geyik muhabbeti yapmayı azıtmazsa program çok verimli olacak demektir.