nur suresi 31 ayet

entry27 galeri1
    27.
  1. Öyle bir ayet inmiş ki kadın kadın değil sanarsın bez parçası.
    1 ...
  2. 26.
  3. Allahım ya herkes senin inandığın kitabı kabul etmek zorunda mı,gece yatarken bi düşün ben napıyorum neden insanlar benle aynı olmak zorunda diye, dangoz.
    5 ...
  4. 25.
  5. Nur 31 allahın kadınlara tesettürü farz kıldığı ayettir. Lakin günümüz kadınlarının bu emre yanıtı şöyledir

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1457856/+
    4 ...
  6. 24.
  7. Diyanet meali; "Mü’min kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. (Yüz ve el gibi) görünen kısımlar müstesna, zînet (yer)lerini göstermesinler. Başörtülerini ta yakalarının üzerine kadar salsınlar..."

    "Basortulerini ta yakalarinin üzerine salmak"

    "Göğsü kapatmak"

    Üstteki iki cümle arasındaki farkları bulmak çok kolay sanki.

    Kur-an'ı bari çarpıtmayın.
    8 ...
  8. 23.
  9. Bin yılın alimleri tarafından yorumlanan ve "sadece gogsun ortulmesidir" diye sonuçlanan ayettir. Zekeriya beyaz dan de beterlerinin olduğunu kanıtlar.

    Olay sadece gögusse sade sütyenle gezsek olur mu hocam?
    15 ...
  10. 22.
  11. Dönemde zaten herkesin başı kapalıydı. islamiyet öncesinde de başları kapalıydı herkesin.

    Âyetde ise baş örtüleri yani zaten olan örtülerin göğüsleri kapatması söylenmiş.

    Yani göğüslerin avret yeri olduğu söyleniyor.

    Türban takın sözü var mı?
    2 ...
  12. 21.
  13. Hadisi şerifte, Peygamberimiz, "Hür kadının, yüzünden ve iki eli ayasından başka, bütün bedeni avrettir" buyurdu.
    "Gözlerin zinası (şehvetle) bakmak, dilin zinası (haramı) konuşmaktır." (Buhari)(Mecmaul-enhür)
    "Ya Ali! Harama (tesadüfen) bakışın ardından (kasıtlı) olarak tekrar bakma; çünkü, şüphesiz (tesadüfen olan) birincisi sana (muaf)tır ve (kasıtlı olan) sonuncusu sana muaf değildir." (Tirmizi)
    Hazreti Âişe buyurdu ki: Allahü teala, "Mü`min kadınlar başörtülerini yakalarının üzerine salsınlar!" âyetini indirince onlar eteklerinden kesip hemen onunla başlarını örttüler." (Buhari)
    "Ebû Bekir`in kızı Esmâ (ki Âişe validemizin ablasıdır) ince bir elbise ile örtülü olarak Resûlullahın huzuruna girdi. Resûlullah ondan yüzünü çevirdi ve kendi mübarek yüzünü ve ellerini işaret ederek; "Ey Esmâ! Kadın ergenlik çağına ulaşınca vücudunun şurası ve burası dışında kalan yerlerinin görülmesi (gösterilmesi) caiz değildir" buyurdu. (Ebu Davud)
    Hazreti Âişe bildirir: "Resûlullah efendimiz, "Allah`a ve ahiret gününe inanan bir kadın ergenlik çağına varınca yüzü ve elleri dışında herhangi bir yerini açması helâl değildir!" buyurdu. (Buhari)
    Örtülü çıplaklar!
    (Müslim) ve (Muvatta) kitaplarındaki hadisi şerifte, "Örtülü çıplak ve başları deve hörgücü gibi yükseltilmiş kadınlar, Cennete girmeyecek. Kokusunu bile duymayacaklardır. Halbuki, Cennetin kokusu, çok uzaklardan duyulacaktır" buyuruldu. Bu hadisi şerif, kadınların ince, şeffaf veya cilde yapışık dar elbise, çorap, baş örtüsü ile örtünmelerini ve saçlarını, başlarının üstünde küme yapmalarını yasak etmektedir. Böyle örtünmek, çıplak gezmek gibidir.

    alın size hadisler
    3 ...
  14. 20.
  15. Dedim size herşeyde bir cenabetlik var bak noldu şimdi. Ayet bile cenabet çıktı aq sonra ben niye bôyleyim.
    1 ...
  16. 19.
  17. kadınların yabancı erkeklerden korunmaları için, bir önlem olarak, onları tahrik edecek tarzda giyinmemelerini isteyen ve bunu o zamanlar zaten kadınlar tarafından kullanılan ve bir şekilde başa örtülen örtünün ziynetlerini yani göğüs ve gerdanlarını saklayacak şekilde örtmelerini bildirerek örnekleyen ayettir. Dolayısıyla başörtüsünü değil doğru örtünmeyi farz kılar. islami inancın kaynağı olan Kur'anı anlamak yerine fıkıha yönelen akademik din çevreleri ise bunu görmezden gelmiş ve bugünkü kısır tartışmalara neden olmuşlardır. Doğası gereği, görsel yoldan tahrik olmaya müsait bir yapısı olan erkeğin arzularının aklına, mantığına, erdemine hükmetmesine yol açmayacak şekilde giyinen kadınların ayetin gereğini zaten yerine getirdiğinin anlaşılıp benimsenmesi ile yaşanan sorunların kendilinden ortadan kalktığı görülecektir.
    2 ...
  18. 18.
  19. 17.
  20. kuranda turbani arayanlar bos yere bakinmasinlar ,bulamazlar. kuranda ortunmeyi,erkeklerden sakinmayi,kendilerini gizlemeyi arayanlar evet islam kadina ortunmesini emreder,bu sadece giyinmek olsaydi , araplarin o devirde ciplak gezdigini filan mi saniyorsunuz ki sadece cinsel organlarini kapatmasini emretsin.

    bu ayet ve hadisler ve gelenekler islmada ortunmeyi sart kosar , orasindan burasindan yamultarak bunu degistiremezsiniz.

    turban dedigin ise modadir , ortunmenin binbir cesidinden biridir , yarin baska bir tur cikar , sekil olur moda haline gelir , turban degil tulban olur ama isin asli aynidir degismez.

    benim bu ayetde asil ilgimi ceken ise ".. yahut ellerinin altında bulunanlar" cumlesidir , burdan kadinlarin kole edinmesinin serbest oldugunu anlariz. bu koleler ya hadim edilmisdir yada insandan degil mal olarak sayildiklarindan yasak listesinden cikarilmistir.
    1 ...
  21. 16.
  22. sizin o ilahiyatçı diye dinlediğiniz adamlar(!) yarım yamalak arapçalarıyla, din bilgileriyle mi hüküm verebilecekler...
    onlar zaten peygamberden, halifelerden din alimlerinden iyi biliyorlar...mesela mevlana demiş mi kitaplarında başörtüsü yok diye? o kadar müslüman ülkede o kadar alim bizim 3-5 şuursuz adamlarımızdan başkası demiş mi başörtüsü yok?
    0 ...
  23. 15.
  24. tartışılan cümlesinde tam net bir açıklık olmayan kişiden kişiye, ilahiyatcıdan ilahiyatcıya değişen ayettir.

    kimisi bunu çıkarır :

    çok iyi okursanız başörtüye mi vurgu yapılıyor ziynetlere mi anlarsınız belki?

    özellikle şuraya dikkat edin bakalım: yukarıda şehvetten, erkeklikten düşmüş yaşlı erkekleri kastediyor. Bir de kadınların mahrem yerini bilmeyen çocuklardan..

    ayaklarınızı yere vurup ziynetlerinizi titretmeyin. Ayet boyunca vurgu tamamen ziynetlere yönelik.. Saça değil.

    Saç, mahrem yeri değil...

    Kur'anda 6666 ayet var saç ile kesin bilgi içeren kaç ayet var? Oysa pek çok ayette kesin talimatlar çok açık anlatılır. Abdest alırken bile bileklerden başlayarak dirseğinize kadar yıkayın diye net ve açık anlatıyor. başın arka 4/3 lük bölümünü yıkayın diyor..ne kadar net degil mi?

    Ama saç için bu kadar net bir ayet yok... Saçınızı örtün diye bir kelime de geçmiyor..

    Tercümelerin sahtesine de aldanmayın bir zahmet. Bilinçli eller tarafından hep kandırılıyorsunuz... şimdi açın bakalım arapça nur suresini..

    Şar: saç demektir.. Res: baş demektir...

    bakın bakalım saç ve baş anlamına gelen bu kelimeler orada geçiyor mu? Geçmiyor..

    O yıllarda sıcaklardan dolayı bırakın kadını erkek bile başına örtü bağlıyordu. günümüz de dahil.. bembeyaz örtüleri erkekler bile takıyor...

    işte bu durumda kur'an; örtülerinizi göğsünüzün üstüne salın diyor.

    yani zaten halihazırda taktıkları bir örtü vardı insanlarda... Ayet gelmeden önce de örtü takıyorlardı kafalarına... işte o örtüyü kastediyor.

    O, örtüyü gögsünüzün üstüne salın diyor... Bakın arkadaşlar saç ve baş ile ilgili tek bir kelime bile geçmiyor..

    Kaldı ki arapçasını geçtim, türkçesinde bile saç ve baş geçmiyor..

    Sırf o "örtüyü gögsünüze örtün" cümlesini alıp nereye çekiyorsunuz... Göğüse yani mahrem yerlerine vurgu yapılıyor. saçı başı örtün demiyor ki...

    madem öyle bugün arap ülkelerine bakın bakalım... suriye, libya, lübnan, fas, iran gibi ülkelerinin hangisinin devlet başkanının eşi takıyor örtüyü?
    Takmıyor bile.

    Şimdi en kısa zamanda gidin bir de arapçasını okuyun..sonra iyi bir arapça sözlük alın ve baş ile saç kelimesinin arapçasına bakın..sonra nur suresinde öyle birşey var mı yok mu görün

    kimisi de bunu:

    başörtüsü olarak adlandırılan bir kumaşın ayağı örtmesini bekleyemeyeceğimize göre başı örtmeyi emretmiştir.
    9 ...
  25. 14.
  26. bir kaç meal dışında tüm meallerde "başörtüsü" kelimesi geçer.
    türban geçmez bu doğru. başörtüsünden anladığımız zaten türban değildir.
    nisa suresinin geneliyle birlikte incelendiğinde
    "kadınların ırzlarını namuslarını korumak zorunda oldukları ve başörtüsü bulundurmalarının gerekliliği" ifade edilebilir.
    Bu açıdan bone ile birlikte saç tellerinin kapatılmasına gerekçe gösterilebilecek bir ifade bulunmuyor.
    bu bone kullanmayın demek değil. zira boneyle birlikte başını kapatan kadın ırzını ve namusunu o şekilde koruduğuna inanıyorsa ona o şekilde kapanmak farz kılınmış olur.

    başımı kapamadan namusunu korurum ben diyenler. doğrudur koruyabilirler ama nur suresi 31. ayette başörtüsü bulundurma zorunluluğuna aykırı hüküm vermiş olurlar.

    emredilen türban değil. tesettürdür. kelimelere çok takılmamak gerekiyor.
    1 ...
  27. 13.
  28. amma takilmissiniz demek istiyorum. acaba kaciniz bu ayetleri gordukten sonra kadinlarin boyle olmasini isteyecek. biraz sonra kiminiz ozel sitelere , kiminiz sevgilisiyle , kiminiz baska kulvarlarda (artik ne anliyorsan) bu ayeti sallamayanlara bakacak. ee ? neyin mucadelesini verdik ? kim nasil cevirmis ona bakacagimiza tum kurani okuyup bizden istenen temel mantigi anlamaliyiz. birisi kalkiyor yok efendim diz kapagini ortmekten bahsedilmemis bak diyor. yani ben simdi buraya davranislarini öven bir cumle yazip elimdeki kagidada ona kufur eden bir cumle yazsam diyecekki haaa evet guzel konusmus davranislarimi övdu diyecek. bence bunlari birakinda kadinlari bas ortusune yok turbana yok minietege takintili yapan kimler onu dusunun. lan biz onlari bu hale getirmeseydik mini etek giyerlermiydi ? biz hayvanlasmasaydik turban emri gelir miydi ? önce sorgulamayi ögrenin sonra dini sorgularsiniz.
    1 ...
  29. 12.
  30. aslında örtülmesi farz olan şaldır.
    1 ...
  31. 11.
  32. nur Suresinin 31. ayeti üzerinde en çok tartışma yapılan ayetlerden birisidir.

    Ayet değişik inanç guruplarının, benimsedikleri giyim tarzını Kur'anla desteklemek için tercüme ve tefsirlerinde birçok anlamsal kaydırma işlemine maruz bırakılmıştır.

    Örneğin tercümede ayetin anlamını ağırlaştıran diğer değişiklikler yanında ayette geçen ''örtü'' kelimesi ''başörtüsü'' olarak, göğüs ayrımı (cebi, yırtmacı) ise yaka olarak tercüme edilmiştir. Böylece kadınlar için başörtüsü takmak inançlı olmanın ayrılmaz bir parçası şekline dönüşmüştür.
    5 ...
  33. 10.
  34. özet olarak: her kim ince uzun topuklu ayakkabısıyla ofisimin önündeki koridorda "tak tuk, tak tuk" diye yürürse o kadın ki (bkz: office girl) (bkz: bismillahirrahmanirrahim) her türlü otuzbire malzeme olacak ve bunun günahh ehl-i beyt müminlere yazılmayacaktır. bütün günah kadınlara aittir.. hadi dağılalım yoksa allah günah yazacak.
    2 ...
  35. 9.
  36. oncelikle; ortunmede amac cennete gitmek degildir. ya da cehennemden sıyrılmak... amac allahin rizasina uygun bir hayat yasamaktir...
    ayetleri kafamiza gore yorumlaya kalkarsak takilir boyle. muslumanlarin kaynagi kuran ve sunnettir. *
    bi kere ayette gecen humur kelimesi zaten basa ortulen ortu anlamina gelir. baska bir yere ortulen ortu icin humur kelimesini kullanmazlar. her ortunun kendine ait ismi vardir...
    ayrica ayette yakalarini kapatsinlar demesinin nedeni; arap kadinlarin islamdan once de baslarini ortmeleridir. (zaten basortusu butun dinlerin aslinda vardir)baslarini ortuyorlardi ama; ayetten anlasilacagi gibi oylesine bir ortuydu, yakalarini boyunlarini vs ortmuyorlar di ki allah * yakalarini ortsunler dedi.
    ayetin ne anlama geldigini peygamber sav in eslerinden anlamamiz gerekir. (bkz: peygamberin varlik sebebi)
    son olarak; kuran tefsiri yapabilmek icin en azindan

    en basta imanli ve ihlasli olmak
    arapcanin inceliklerini bilmek
    hadisi serifleri ve alakali baska ayetleri ele almak gerekir.

    bunlari bilmeyenler icin ki yeterince bilmiyoruz * alimler ciltlerce kitaplar hazirlamislar. hayatlarini adamislar kurani anlamak ugruna...
    5 ...
  37. 8.
  38. peygamberin ''saçınızın bir teli bile görünürse cehenneme gidersiniz.'' dediği bir tane bile sahih hadis getiremeyenlerin sürekli olarak kasıtlı yorumlamalarına neden olan ayettir

    oysa kuran içindeki uzunca ayetlerden biridir nur suresi 31. ayet.
    sadece örtünmekten de bahsetmez bu sure.
    surenin kesinlikle her anlamı ile, anlattığı bir şey ile değil her şey ile anlaşılması bir gerekliliktir.
    6 ...
  39. 7.
  40. oku denilip okunulmayan ayet. mal misiniz arkadasim siz. orada birebir turban sozu gecse siz turbanin adini degistirirdiniz istediginiz hale getirmek icin.
    2 ...
  41. 6.
  42. kuran-ı kerim'in hüküm içeren ayetleri kuran indiğinden beri uygulana gelmektedir. namaz ve oruç gibi, tesettür de (sadece başörtüsü değil) kuran-ı kerim in kesin bir hükmüdür. nasıl uygulanacağını, peygamber efendimiz (s.a.v) in tatbikleri ile anlayabiliriz. nasıl ki namaz'ın nasıl kılındığını kuranı kerimden değil de o'ndan öğrendiysek, tesettürü de onun eşlerinin örtünme şeklinden anlamak çok kolay olacaktır.
    yani yıllardır islam aleminde; peygamberimiz, dört halife, emeviler, abbasiler, imamı gazali, diyanet vs. herkes tesettür konusunda aksi bir yorum dahi yapmamışken, yaşar nuri'nin tercümesi olan "yorumsuz kuran'dan" ben bunu anlıyorum demek kusura bakmayın ama akıllı geçinmektir.
    bakın askerlikle ilgili kanuna, askerliğin 6 ayını gönüllü olarak yapıyoruz. size şubede bir kağıt imzalatıyorlar. gidin orada da diyin bakalım "ben kanunu okudum gönüllü kısmını yapmak istemiyorum." belki şube müdürü albay sizi öğlen yemeğine falan götürür, gönlünüzü almak için.
    yani yazılı bir şeyi yorumlamaktansa onun genel uygulanış biçimine uymak kaçınılmaz bir durumdur. bu koyun psikolojisi gibi görülebilir ama bazen koyun olmakta fayda var.
    3 ...
  43. 5.
  44. 4.
  45. Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
    inanan kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar ve açığa çıkanlardan, görünenlerden başka ziynetlerini göstermesinler ve (bkz: örtülerini), göğüslerini örtecek bir tarzda omuzlarından aşağıya doğru salsınlar; kocalarından, yahut babalarından, yahut kocalarının babasından, yahut oğullarından, yahut üvey oğullarından, yahut erkek kardeşlerinden, yahut erkek kardeşlerinin oğullarından, yahut kız kardeşlerinin oğullarından, yahut Müslüman kadınlardan, yahut kendi malları olan kölelerden, yahut erkeklikten kesilmiş veya kudreti olmayan erkek hizmetçilerden, yahut da henüz kadınların gizli hallerine vakıf olmayan erkek çocuklardan başka erkeklere ziynetlerini göstermesinler; gizledikleri ziynetler, bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar ve tövbe edin hepiniz Allah'a ey inananlar da kurtulun, erin muradınıza. *

    Ali Bulaç Meali:
    Mü'min kadınlara söyle: 'Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar ve ırzlarını korusunlar; süslerini açığa vurmasınlar, ancak kendiliğinden görüneni hariç. (bkz: Baş örtülerini), yakalarının üstünü (kapatacak şekilde) koysunlar. Süslerini, kendi kocalarından ya da babalarından ya da oğullarından ya da kocalarının oğullarından ya da kendi kardeşlerinden ya da kardeşlerinin oğullarından ya da kız kardeşlerinin oğullarından ya da kendi kadınlarından ya da sağ ellerinin altında bulunanlardan ya da kadına ihtiyacı olmayan (arzusuz veya iktidarsız) hizmetçilerden ya da kadınların henüz mahrem yerlerini tanımayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizledikleri süsleri bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar. Hep birlikte Allah'a tevbe edin ey mü'minler, umulur ki felah bulursunuz.'

    Diyanet işleri Meali(Eski):
    Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini bakılması yasak olandan çevirsinler, iffetlerini korusunlar. Süslerini, kendiliğinden görünen kısmı müstesna, açmasınlar. (bkz: Baş örtülerini) yakalarının üzerine salsınlar. Süslerini kocaları veya babaları ve kayınpederleri veya oğulları veya kocalarının oğulları veya kardeşleri veya erkek kardeşlerinin oğulları veya kızkardeşlerinin oğulları veya müslüman kadınları veya cariyeleri veya erkekliği kalmamış hizmetçiler, ya da kadınların mahrem yerlerini henüz anlamayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizledikleri süslerin bilinmesi için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey inananlar! Saadete ermeniz için hepiniz tevbe ederek Allah'ın hükmüne dönün.

    Diyanet işleri Meali(Yeni):
    Mümin kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. (Yüz ve el gibi) görünen kısımlar müstesna, zînet (yer)lerini göstermesinler. (bkz: Başörtülerini) ta yakalarının üzerine kadar salsınlar. Zinetlerini, kocalarından, yahut babalarından, yahut kocalarının babalarından, yahut oğullarından, yahut üvey oğullarından, yahut erkek kardeşlerinden, yahut erkek kardeşlerinin oğullarından, yahut kız kardeşlerinin oğullarından, yahut müslüman kadınlardan, yahut sahip oldukları kölelerden, yahut erkekliği kalmamış hizmetçilerden, yahut da henüz kadınların mahrem yerlerine vakıf olmayan erkek çocuklardan başkalarına göstermesinler. Gizledikleri zinetler bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler, hep birlikte tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz!

    Diyanet Vakfı Meali:
    Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. (bkz: Baş örtülerini), yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tabi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz. *

    Edip Yüksel Meali:
    inanan kadınlara da söyle, gözlerini sakınsınlar, iffetlerini korusunlar ve açıkta olması gereken yerleri hariç, alımlı yerlerini göstermesinler. (bkz: Örtülerini) göğüslerinin üzerine kapasınlar. Vücutlarının alımlı yerlerini kimseye göstermesinler; ancak kocaları, babaları, kocalarının babaları, oğulları, kocalarının oğulları, kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kızkardeşlerinin oğulları, diğer kadınlar, cinsel iktidara sahip olmayan erkek hizmetkarlar ve işçiler ve kadınların cinsel yönlerini henüz anlamayan çocuklar hariç. Gizledikleri alımlı bölgelerini sergilemek/bildirmek için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey inananlar, topluca ALLAH'a yöneliniz ki başarılı olasınız.

    Elmalılı Hamdi Yazır Meali:
    Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. (bkz: Baş örtülerini), yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunan (köleleri), erkeklerden, kadına ihtiyacı kalmamış (cinsî güçten düşmüş) hizmetçiler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye, ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki, kurtuluşa eresiniz.

    Elmalılı Meali (Orjinal) Meali:
    Mü'min kadınlara da söyle: gözlerini sakınsınlar, ırzlarını muhafaza etsinler, ziynetlerini açmasınlar, zâhir olanı başka ve (bkz: baş örtülerini) yakalarının üzerine vursunlar, ziynetlerini açmasınlar, ancak kendi kocalarına yâhud kendi babalarına kocalarının babalarına yâhud kendi oğullarına, yâhud kendi biraderlerine, yâhud kendi biraderlerinin oğullarına, yâhud hemşirelerinin oğullarına yâhud kendi kadînlarına yâhud kendi ellerindeki memlûklerine, yâhud ihtiyacı olmıyan erkeklerden uyuntulara, yahud henüz kadınların avretlerine muttali' olmıyan çocuklara, müstesna, gizledikleri ziynetleri bilindiye ayaklarını da vurmasınlar, hepiniz Allaha tevbe edin ey mü'minler ki felâh bulabilesiniz

    Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
    Ve mü'min kadınlara da söyle, gözlerini sakınsınlar ve avret mahallerini muhafaza etsinler ve ziynetlerini açmasınlar, onlardan her zahir olanı müstesna ve (bkz: başörtülerini) yakalarının üzerine sarkıtsınlar ve ziynetlerini açıvermesinler. Ancak kocalarına veyahut kendi babalarına veya kocalarının babalarına veya kendi oğullarına veya kocalarının oğullarına veya kendi kardeşlerine veya kendi kardeşlerinin oğullarına veya kendi kızkardeşlerinin oğullarına veyahut kendi kadınlarına veya kendi ellerinin malik olduğu cariyelerine veyahut erkeklikten kesilmiş hizmetçilerine veya kadınların avret mahellerine muttali olmayan çocuklara (karşı açıverilmesi) müstesna. Ve ziynetlerinden gizledikleri bilinsin diye ayaklarını da birbirine vurmasınlar. Ve cümleten Allah'a tevbe ediniz, ey mü'minler! Tâ ki felaha erebilesiniz.

    Muhammed Esed Meali:
    inanan kadınlara söyle, onlar da gözlerini bakılması yasak olandan çevirsinler; iffetlerini korusunlar; [örfen] görünmesinde sakınca olmayan yerleri 37 dışında, cazibe ve güzelliklerini açığa vurmasınlar; ve bunun için, (bkz: başörtülerini) yakalarının üzerine salsınlar. 38 Cazibe ve güzelliklerini kocalarından, babalarından, kayınpederlerinden, oğullarından, üvey oğullarından, kardeşlerinden, erkek kardeşlerinin ya da kız kardeşlerinin oğullarından, kendi evlerindeki kadınlardan, yahut yasal olarak sahip oldukları kimselerden, yahut kendilerine bağlı olup cinsel isteklerden yoksun bulunan erkeklerden, 39 ya da kadınların mahrem yerlerinin henüz farkında olmayan çocuklardan başka kimsenin önünde açığa vurmasınlar; ve [yürürken] gizli görkem ve güzelliklerini belli edecek şekilde 40 ayaklarını yere vurmasınlar. Ve siz, ey müminler, hepiniz topluca, günahkarca davranışlardan dönüp Allah'a yönelin ki kurtuluşa, esenliğe erişesiniz! 41

    Suat Yıldırım Meali:
    Mümin kadınlara da bakışlarını kısmalarını ve edep yerlerini açmaktan ve günahtan korumalarını söyle.Yine söyle ki mecburen görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. (bkz: Başörtülerini) yakalarının üzerini kapatacak şekilde örtsünler. Zinet takılan yerlerini kocaları, babaları, kocalarının babaları, oğulları, üvey oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, mümin kadınlar, ellerinin altında bulunanlar (köleler), erkeklikten kesilip kadınlara ihtiyaç duymayan hizmetçileri veya henüz kadınların mahrem yerlerini anlamayan çocuklar dışında kimseye göstermesinler. Saklı zinetlerine dikkat çekmek için, ayaklarını da vurmasınlar. Ey müminler! Hepiniz toptan Allah'a tövbe ediniz ki felaha eresiniz! [35,59] *

    Süleyman Ateş Meali:
    inanan kadınlara da söyle: "Bazı bakışlarını kıssınlar, ırzlarını korusunlar. Süslerini göstermesinler. Ancak kendiliğinden görünenler hariç. (bkz: Baş örtülerini) (göğüs) yırtmaçlarının üstüne koysunlar. Süslerini kimseye göstermesinler. Yalnız kocalarına, yahut babalarına, yahut kocalarının babalarına, yahut oğullarına, yahut kocalarının oğullarına, yahut kardeşlerine, yahut kardeşlerinin oğullarına, yahut kızkardeşlerinin oğullarına, yahut kadınlarına, yahut ellerinin altında bulunan(köle)lerine, yahut kadına ihtiyacı bulunmayan erkek tabi'lerine, yahut henüz kadınların mahrem yerlerini anlamayan çocuklara gösterebilir. Gizledikleri süslerin bilinmesi için ayaklarını vurmasınlar. Ey mü'minler, topluca Allah'a tevbe edin ki felaha eresiniz. *

    Şaban Piriş Meali:
    Mümin kadınlara da söyle, bakışlarını sakınsınlar ve mahrem yerlerini korusunlar. Açıkta olan kısmı hariç zinetlerini göstermesinler. (bkz: Başörtüleri) ile yakalarının üzerini de kapatsınlar. Süslerini; kocaları, babaları, kocalarının babaları, oğulları, kocalarının oğulları, kendi kardeşleri, kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendisi gibi kadınlar, kendi cariyeleri, erkekliği kalmamış hizmetçileri, kadınların mahrem yerlerini henüz bilmeyen çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizledikleri süslerinin bilinmesi için ayaklarını yere vurmasınlar.-Ey müminler, kurtuluşa ermek için hep birden Allah’a tevbe edin!

    Ümit Şimşek Meali:
    Mü'min kadınlara söyle: Onlar da bakışlarını sakınsınlar, iffetlerini korusunlar, zorunlu olarak görünenin(4) dışında ziynetlerini göstermesinler; (bkz: örtülerini), yakalarını kapatacak şekilde örtsünler.(5) Kocalarından, babalarından, kocalarının babalarından, oğullarından, kocalarının oğullarından, erkek kardeşlerinden, erkek kardeşlerinin oğullarından, kız kardeşlerinin oğullarından, kendi kadınlarından,(6) ellerinin altında bulunan kölelerden, erkeklikten kesilmiş hizmetçilerinden ve kadınların mahremiyetlerine henüz vakıf olmayan çocuklardan başkasına ziynet yerlerini göstermesinler. Saklı ziynetlerini fark ettirmek için de ayaklarını yere vurmasınlar. Hepiniz Allah'a tevbe edin, ey mü'minler, tâ ki kurtuluşa eresiniz. *

    Yaşar Nuri Öztürk Meali:
    Mümin kadınlara da söyle: Bakışlarını yere indirsinler. Cinsel organlarını/ırzlarını korusunlar. Süslerini/zînetlerini, görünen kısımlar müstesna, açmasınlar. (bkz: Örtülerini/başörtülerini) göğüs yırtmaçlarının üzerine vursunlar. Süslerini şu kişilerden başkasına göstermesinler: Kocaları yahut babaları yahut kocalarının babaları yahut oğulları yahut kocalarının oğulları yahut kardeşleri yahut erkek kardeşlerinin oğulları yahut kız kardeşlerinin oğulları yahut kendi kadınları yahut ellerinin altında bulunanlar yahut ihtiyaç içinde olmayan erkeklerden kendilerinin hizmetinde bulunanlar yahut kadınların kaygı duyulacak yerlerini henüz anlayacak yaşa gelmemiş çocuklar. Süslerinden, gizlemiş olduklarının bilinmesi için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler, Allah'a topluca tövbe edin ki kurtuluşa erebilesiniz!

    Yusuf Ali (English):
    And say to the believing women that they should lower their gaze and guard their modesty; that they should not display their beauty and ornaments except what (must ordinarily) appear thereof; that they should (bkz: draw their veils) over their bosoms and not display their beauty except to their husbands, their fathers, their husband's fathers, their sons, their husband's sons, their brothers or their brother's sons, or their sister's sons, or their women, or the slaves whom their right hands possess, or male servants free of physical needs, or small children who have no sense of the shame of sex; and that they should not strike their feet in order to draw attention to their hidden ornaments. And O ye Believers! Turn ye all together towards Allah, that ye may attain Bliss.

    M. Pickthall (English):
    And tell the believing women to lower their gaze and be modest, and to display of their adornment only that which is apparent, and (bkz: to draw their veils) over their bosoms, and not to reveal their adornment save to their own husbands or fathers or husbands' fathers, or their sons or their husbands' sons, or their brothers or their brothers' sons or sisters' sons, or their women, or their slaves, or male attendants who lack vigour, or children who know naught of women's nakedness. And let them not stamp their feet so as to reveal what they hide of their adornment. And turn unto Allah together, O believers, in order that ye may succeed.

    kaynak: http://www.kuranmeali.com...a.asp?sure=24&ayet=31
    3 ...
  46. 3.
  47. Nûr Suresi 31. Ayet'in birçok çevirisini, Fransızca, ingilizce ve Almanca çevirilerini karşılaştırdım. Bu karşılaştırmanın sonucunda 31. Ayet'in Türkçe çevirisinin aslına uygun yapılmadığı sonucuna vardım. Bu sonuca varmamda, Paris üniversitelerinin birinde Arap Edebiyatı ve Kültür Tarihi öğreten bir şair ve filozof, Tunuslu arkadaşımın büyük yardımları oldu. Arkadaşım, bu ayetin çok önemli üç sözcüğünün kesin anlamlarını araştırarak bana bilgi verdi. Buna göre, Nûr Suresi 31. Ayet'te üç önemli sözcüğün Türkçe anlamını yazıyorum:

    Farj (tekil); Furuj (çoğul): (Sözlük adıyla): Erkek ve kadın cinsel organı.

    Jayb (tekil); Juyub (çoğul : (Sözlük adıyla): Meme, göğüs.

    Himar (tekil), Humur (Çoğul): islam öncesi dönemde Arapların giydiği giysinin bir parçası (dokuma, bez parçası). (Başörtüsü ile kesinlikle ilişkisi yok.)

    MEMELERi ÖRTSÜNLER

    Buna göre daha önce de yazmış olduğum gibi Nûr Suresi 31. Ayet'i şöyle çevirmek gerekiyor:

    "Söyle inanan kadınlara: Harama bakmaktan sakınsınlar ve cinsel organlarını saklasınlar? Örtülerini göğüsleri (memeleri) üzerine vursunlar?"

    Bir okurumun yazdığına göre, söz konusu ayetin örtmekle ilgili bölümünün Arapçası şöyle:

    "Vel yadrıbne bihumûrihinne alá juyubihinne" (en doğrusu ki örtülerini göğüsleri (memeleri) üzerine vursunlar).

    kaynaça:özdemir ince
    http://www.hurriyet.com.t...2&gid=61&sz=33714
    7 ...
© 2025 uludağ sözlük