bel
sat a.q fire verdi bu el
kontrolden sıkılmazsa karışır
tel
ne yazık ki dansözler burs almalı
alerjisin kafaya sür bir sürü et ye
japon sevmez diye süs araba dışarda
arkamıza bakardı biri inadına
kel
bi söyle iki diş yeter
hala püre mi yer piyer
söylüyorlardı biri
Dubailerde sürter
öyleyse ver
öyleyse bana iki defa
göğüsü mü dar o değişebilir
Esmarelda
diye uzayıp giden müthiş türkçeye uyarlanmış şarkı...
tarihin en iyi müzikalidir. o yüzdendir ki, ingilizce'ye ya da başka bir dile çevrildiğinde tamamen yok olur etkisi. zaten sanat da böyle bir şeydir, en ufak bir şeyi değiştirirsen mahvolur, sistematiktir her bir noktanın rolü mühimdir.
üç aşık bir kadın ve büyük bir hikaye. bu aşk frollo'nun günahı, quasimodo'nun minnettarlığı ve bus'un ihanetidir. fransızcasında canlandırmayı yapan, garou ve daniel lavoie muhteşem performanslar sergilemektedirler. diğerlerinin de sesleri çok iyi fakat bu ikisinin sahne performanları oyunculuklarıyla ağır basmakta. bence en güzel versiyonu orjinal versiyonu da olan fransızcasıdır. en güçlü sesler bu versiyondadır. belle ve tu vas me detruire en güzel parçalardır. benim müzikaldeki favori sanatçım frollu'u canlandıran daniel'dir. insanı fransızca öğrenmeye teşvik eden muhteşem bir performans.
bunun yanında müzikalin kökeni, fransa değil canadadır. ama ortak yapım olarak sahnelenmiştir.( bilindiği gibi kanada da fransızca resmi dil)
"les temps des cathedrales", "belle", "tu vas me detruire", "etre pretre et aimer une femme" ve "dieu que le monde est injuste" gibi harika ötesi parçaları barındıran harika ötesi müzikal.
tamamını türkçe çevirisi olarak bulsam(alt yazi tabi) kaç para olursa olsun almak istediğim müzikal.her bir sözü her bir sahnesi ayrı bir büyülüyor insanı.
allahsiz kitapsiz cahil kadin sayesinde tanıştığım muazzam bir oluşumdur. kelimelerin, duyguları açıklamada yetersiz kaldığı işlere imza atmışlar. şuradaki yorum, edebiyat ve sahne herşeyi anlatıyor:
dünya tarihinin en iyi, victor hugo imzalı müzikalidir. bruno pelletier, patrick fiori gibi sesleri duyunca, duvarda takla atabilen insanları görünce bunlar insansa ben neyim hezeyanına sürüklenebilmeniz muhtemeldir. her gün izlenir mi izlenir arkadaş o derecedir. en çok bilinen belle olmasına rağmen les sans papiers de az değildir hani. hele çingeneler kralının öldüğü sahne 10 numara 5 yıldızdır. izlemeyeni döverler. insanlık! bu eserden mahrum kalmayın izleyin.
eğer bir gün bir kıza evlenme teklifi edersem arka planda belle'in çalınmasını çok isterim. gerçi müzikte aşk acısı, hüzün var ama mükemmel bir parça. arka planda bu çalacak, sen kızın önünde diz çöküp evlenme teklifi edeceksin. romantizme çokta sıcak bakmayan beni bile aşka getiren parça. hele o üç elemanın aynı anda parçayı söylemesi işte tam o anda teklifi yapacaksın.
ayrıca ismi Garou olan kalın sesli abimize de burdan saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum o nasıl bir karizmatik sestir.
tek kelimeyle olağanüstü. dinlenmesi elzem olan basyapitlara imza atmis olan asmis bi muzikal.
birbirinden harika parçalarla sizi büyülemesi muhtemeldir. müziğin yanısıra parçaların sözleri de bir o kadar anlamlı.
yalnız fransızca hariç diğer dilleri izlemeyip dinlemeyın bıle, tam bır felaket. zaten patrick fiori, garou ve daniel lavoie'siz izlemek zamanınızı heder eder. aşıksanız sevdiceğinizi daha da bir sevmenizi sağlamak, henüz değilseniz aşık olma duygusu uyandırma gibi garip etkilere sahip olduguna şahitim.
Bir başdiyakoz ve bir askerin kişiliğinde, kambur quasimodo ile çingene esmeralda'yı yoksulluğa boğan toplumun lanetlendiği bir victor hugo yapıtıdır. Ayrıca 9.louis döneminde ki yaşamı anlatan tarihsel bir romandır.