yarışmadan 3-4 gün önce 'bi dinleyeyeyim' dedim 'nasıl şarkılar varmış bu sene, hazırlıklı izleriz programı'.
italya'yı beğendim ama fazla amy winehouse çakmasıydı özellikle saç, makyaj vs. romanya'nın şarkıyı sevdim. waka waka balkan cover gibiydi. severim böyle tınıları.
favori gösterilen isveç şarkısı yerine ard arda 4 ismail yk albümünü dinlerim son ses. o derece sevmedim şarkıyı.
sonra norveç'i dinledim. ''hah'' dedim ''amk bu kazansın işte. isveçli açılay'ın dandik şarkısı yerine bunu duyarız tüm yaz cafelerde sahillerde. cıstak cıstak işte''.
ve sonuç ortada.
isveç birinci.
norveç sonuncu.
müzik zevkimi sorgulama kararı aldım şu saatten sonra. metallica'ya da mail attım ''oğlum dandikmişsiniz aslında siz, grubu dağıtın. celine dion remixleri yapın, tutar'' dedim. james ''tamam'' dedi, lars suratıma enerji içeceği kustu.
o ikiz sarışın dalyaraklar varken bunların sonucu olması ilginçtir tabi.
bir de ilk 5 favorilerim arasındaydılar, kulağını sikim avrupa diyorum ben, göt eylediniz beni.
Favorilerim isveç norveç danimarkaydı. Ama şunu biliyordm ki bu üç ülke birlikte birinciliğe oynayamazdı ve oyların bölünmemesi gerekiyordu. Bundan dolayı isveçin birinci olması diğerlerinin hüsranına yol açtı. Türkiyenin yarı finalde elenip azerbaycanın yarışmayı kazanmasıyla benzerdir.
eurovision'da çok puan toplamak için iyi müzik yapmanın yeterli olmadığını gösteren olay. hadi halk resme bakıyor, o kadar uzman jüri de mi kulaklarını tıkadı?