Gümüşhane yoluydu,
zigana geçidi...
Farımın aydınlığıydı yıldızların alacasını söndüren,
Birden durdum, yol kenarına çektim beyaz düldülü...
artık yıldızlar vardı ve ben yoktum...
ben yoktum, gözlerin vardı...
zirve çok soğuk, karlar yığılmış yol kenarına...
ama ben yoktum, saçların vardı omzuma düşmüş gibi...
yıldızlar aydınlatıyordu dağın eteklerini,
ama ben yoktum, teninin beyazlığı vardı...
çam ağaçlarının nemli kokusu sarmıştı ortalığı...
ama ben yoktum, memelerinin kokusu vardı...
hasret vardı sigaramın dumanında...
ve dilimde hep bir nakarat...
naci en alamo
naci en alamo
no tengo lugar
gök yüzünde yağmur olsan, toprak olur beklerim
yeryüzünde ırmak olsan, bendi bende eklerim
parlayan bir yıldız olsan, zından olur beklerim
mezarına dikeceksen, bir taş olur beklerim
dile geldim dile geldim, bülbül oldum güle geldim
öyle bir gülüşün varki, dilsiz idim dile geldim
dağ başında duman olsan, poyraz olur eserim
gülistanda bir gül olsan, bağban olur beklerim
bir takvimde sayfa olsan, günü güne eklerim
mezarına dikeceksen, bir taş olur beklerim
dile geldim dile geldim, bülbül oldum güle geldim
öyle bir gülüşün varki, dilsiz idim dile geldim...
mealine bakalım...
toprak olur beklerim: üstüme binlerce insan bassada, ezilip, çiğnensemde beklerim...
bendi bende eklerim: izin vermem akıp gitmene, sinemi bend yaparım...
zından olur beklerim: izin vermem senden başka bir ışığın içime girmesine, sadece senin ışığını beklerim...
bir taş olur beklerim: kıyamete kadar kalkmam, senin baş ucunda beklerim...
poyraz olur eserim: derdini ilaç olmak için herşeyi savurur geçerim...
bağban olur beklerim: binlerce güzellik içinde bir seni beklerim, başkalarına bakmam...
günü güne eklerim: başka bir gün yaşamam, yaşanacak tek günüm olursun...