90 lı yıllarda genelde durumu iyi olan insanlarda bulunan el atarisi, orta direklerde çin malı tetrisler vardı, biz nintendo yu hugo programında görürdük, tolga abi yarışmayı birinci bitirene veriyordu o aleti.
öyle bir yazar olmak ki, seovileri dadandırmak. aslen bu seoviler zaten öyle yazarlar olmak ki ibne olmak. sen bak keyfine kardeşim üzülme. onlarınki öyle bir ibne olmak ki, sinirden adam olamamak. ama sen yine de ibneye ibne deme, sözlük formatı ibnelerden yana olmasın.*
nintendo game boy ile başlayan "super mario" dalgası nintendo 360'a kadar devam eder. supermario isimli oyunun hem yapımcı firması hemde oyun konsolu üretiminin dünya devidir.play station ile yan yana bile koyulamaz. işi bilenler nintendo'nun farkını bilir.
joystickdeki tuşlara hiç basmadan, ele alınarak tıpkı bir raket gibi kullanıp tenis oynanan oyun konsolu. monitöre bakıyorsunuz, rakipten gelen topu, sanki orada gerçekten top varmış gibi joysticki raket niyetine kullanıyorsunuz. boşluğa salladığınız joystick ile topu karşı sahaya atıyorsunuz. tabii becerebilirseniz.
halk arasında "atari" olarak anılan, canla başka uğraşmama rağmen çürütemediğim, "atari televizyonu bozuyor" diye bir şehir efsanesine konu olmuş oyun konsolu. buradan da açıklıyorum efenim; televizyon açısından, oyun konsolu ile kullanmakla televizyon izlemek arasında hiçbir fark yoktur.
ps ile kapıştığı her sürümü ps dan kat kat üstün olan ama onun kadar satamamış japon marka. şahsımda 15 yıllık super nintendo vardır ki içinde üç boyutlu oyun bile vardır. hala da oynarım.