eskiden heryerde satılan erikliyle aynı kalitede su markası.yerel halkla niksar suyunu şişeleyen tesisin sahibi arasında bazı sürtüşmeler olduğunu niksarlı arkadaşlardan duymuştum kapandı mı fabrika noldu merk ediyorum.
Niksarlı gençler tarafından "nixar" olarak ta yazılır. Her yaz gittiğim ilçedir. Tokat bitki örtüsünün yüzde 48'ini barındırır. Tüm dünyadaki en içilebilen en şifalı ve yumuşak su niksar'ın ayvaz adlı toprağından çıkan meşhur 'ayvaz suyu'dur. Ayvaz parkının çeşmesinden akar ve şişelenerek satılır.
yaşanmayacak bir ilçedir. ayrıca bahsedildiği gibi şirin falan da değildir.
(bkz: kendimden biliyorum)
Yıllar sonra gelen edit: Şimdilerde çok özlenen, keşke o günlere geri dönebilsem cümlesinde ki dolaylı tümleç misali bir ilçedir. Şirinmişte ben farkında değilmişim.
Doğasında ormanlık alan fazla olduğundan, uğruna "niksarın fidanları" türküsü ortaya çıkmıştır.Ne yazık ki o fidanlar hala büyümedi yani yok.Olanlar ise sadece yaylalarda iyice şehirleşti büyüdü aslında bir bakımada iyi.Ayvaz suyunun üretim yeri Niksar'dadır.3-4 yıl öncesinde sudaki sertlik oranı fazla olduğundan üretimi yasaklanmıştı ama şuanda aktif durumdadır...
asıl olarak sözcüğün kökeni sağlam anlamına gelen 'nik' ve kale anlamına gelen hisar sözcüklerinden oluşur. Günümüze gelene kadar Nikhisar olmuş Niksar.
tokatlı şair 'cahit külebi'nin çocukluğunun geçtiği tokat ilçesidir. bahsedilen cahit külebi şiirinin adı 'istanbul'dur. daha sonra 'yaşar kurt' tarafından bestelenmiş, enfes bir şarkı olmuştur.
iSTANBUL
Kamyonlar kavun taşır ve ben
Boyuna onu düşünürdüm,
Kamyonlar kavun taşır ve ben
Boyuna onu düşünürdüm,
Niksar'da evimizdeyken
Küçük bir serçe kadar hürdüm.
Sonra âlem değişiverdi
Ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak.
Sonra âlem değişiverdi
Ayrı su, ayrı hava, ayrı toprak.
Mevsimler ne çabuk geçiverdi
Unutmak, unutmak, unutmak.
Anladım bu şehir başkadır
Herkes beni aldattı gitti,
Anladım bu şehir başkadır
Herkes beni aldattı gitti.
Yine kamyonlar kavun taşır,
Fakat içimdeki şarkı bitti.
