kişisel çatışmayı seven al pacinlerin nedense saldırma içgüdülerini harekete geçiren adam yada madem inanmıyorsun inanların açmış olduğu başlıklara kek gibi atlama huyu bulunan beyninin alamadığı şeylerle ilgili yorum yapmaya çalışan ama beceremeyen yorum özürlü embesilden bozma moronlara yinede sevecen yaklaşmayı görev saymış bir kişi.
eğer dinimizde namaz kılmak farz ise, bunun yoruma açık bir tarafı yoktur. neden hatipoğlu' ndan yorum istiyorsunuz ?
din adamlarının saçma sapan yorumlarından dolayı değil midir bu zamana kadar halkın din namına bi boktan haberi olmayışının? din açık ve nettir. herkes kendi kafasına göre yorum yaparsa aslı olanı kaybederiz.
bu adam yorum yapmıyor. açık ve net olarak, basit bir şekilde, halkın anlayacağı dilde, güzel örneklerler dinimizi anlatıyor.
eleştirenler ! o zaman siz de iş hayatınızda para almadan çalışın !
aldığı para anasının ak sütü gibi helaldir. ben bu adamdan daha çok şey biliyorum diyenler de nah biliyordur. anca bu kadar çok sevilmesini çekemeyenler ve inanmayanlar bu denli bok atar ! (bkz: eleştirenleri değil bok atanlardan bahsediyorum)
kısa ve net: ilahiyatçıların pörtlek gözlü, insanı aşağılayan bakışlarından bıktık! (bkz: süleyman ateş) insanlara bağırıp çağırarak dini anlatamazsınız. mülayim, az yorum yapan, dini net olarak anlatan bu adamı takdirle karşılıyoruz.
kimseye öğüt vermek istemem. klavye başından da bir şeyler nasihat etmek değil amacım. evet ben de namaz kılmıyorum. dinimin gereklerini yerine tam getirmiyorum. ancak bu adamı dinleyin söylediklerine kulp bulmaya çalışmayın da kulak verin ve önyargısısz dinleyin. en önemlisi bu önyargısız olmak!!!
bu şahsın anlattığı hikayeler ilk zamanlar bana oldukça itici gelirdi. ulan derdim adama bak sanki peygamberle yanyana yaşadı. sonrasında evime bir kitap girdi; riyazüs salihin. bilmeyenlere açıklayayım; sahih hadislerin toplandığı bir kitaptır bu. okudukça içindeki hikayelerin bir yerden tanıdık geldiğini farkettim. derken yine ramazan geldi, yine hatipoğlu göründü ufuktan. ve başladı anlatmaya. o zaman anladım ki bu adam hikaye değil, hadisleri birebir anlatıyordu. artık daha sempatik geliyor bana. velhasıl, adam işkembe-i kübradan değil kaynaktan konuşuyor.
şehla gözlü sevimli din adamıdır.
dindarların medyaya açılabilenlerindendir.
bilinen şeyleri içten ve hafif diyarbakır aksanıyla anlatır.
diyarbakır kökenli olmakla beraber arap olduğunu düşünüyorum. çünkü hatipoğulları diyarbakır, urfa, mardin ve antep'e yayılan geniş bir arap kabilesidir.
çoğu din adamına göre ılımlı, ılımlı sayılamayacak kadar da dindardır.
seveni de sevmeyeni de çok olacaktır. popülerliğin getirdiği bir durumdur.
ama çok kazandığı kesindir. üniversite,diyanet işleri, tv, gazete... yakında reklamlara bile çıkabilir, yoksa çıktı mı?
soyunun hz.ömer'e dayanması mevzusunu ben kaale almıyorum.
güneydoğu'nun istisnasız her yerleşim yerinde soyunu peygamber efendimize ya da dört halifeye bağlayan insanlar vardır.bunlar o kadar çoktur ki inandırıcılıkla ters orantılıdır.
kendi akrabalarından, soylarının hz. ömer'e dayandığına dair bir rivayet işitmişliğim vardır. kendisi de geçen gün bir programda hz. ömer'i bir başka severim diyerek sanki bu rivayeti doğrulamıştır.
bulabilsem de izlesek hatipoglu'nun, yagmurdereli'yle sohbet ettigi programi. ikisi de birbirinden samimiyetsizdi. o ona sana ben o kitap setini hediye edeyim o zaman diyordu, o da çok iyi olur hocam diyordu. bi sahte bi sahte. en kisa zamanda bulurum da editlerim su yaziyi. çok iyi olur hocam..
bakıslarından tutunda aldığı paraya kadar bok atmayı marifet sayanların hısmına uğramıs adam . nihat hatipoğlundan cok bilen adam ! ne işin var klavye basında , ahkam kesme , gez köy köy
öğret bildiklerini hadi , beklediğin ne ?
daha iyi biliyorsan para verilmesini bekleme o zaman kaldır k.cını görelim maarifetlerini . . .
tek kelime harika bir insan anlatış tarzı ve başta peygamber efendimiz(sav) ve onun sahabesini mükemmel anlatan ve bu konuda çok iyi egitim almış, islam dininin güzelliğini aslında ne kadar kolay ve rahmet dolu bi din olduğunu çok güzel dile getiren, kalbinin güzelliği yüzüne vurmuş, onu dinledigimde huzura kavustugum, eminimki islamiyet icin her seyi göze alan, güzel insan.
kisisel olarak hoslanmadigim birisi. ama bu sadece beni ilgilendirir. elimde samimiyet olcer olmadigina gore samimiyeti hakkinda yorum yapmak yanlis olur. bir de kimseinin aldigi 7500 ytl'lere laf etmeye hakki yok. bu isler arz talep meselesidir. dogan grubu'nun bunyesindeki star tv de allah rizasi icin ekrana sabah aksam hatipoglu'nu cikartmiyor. ramazan haricinde bile bu adamin programi en cok izlenen programlar arasinda yer aliyor. star para kazaniyor ve bu parayi ona kazandiran adam da hakkini istiyor. size ne?
zaplama denilen yöntemle her 4-5 ileri tuşundan sonra tekrar geriye döndüğüm hissini yaratan kişidir. sıkılıyor insan belli bir süreden sonra, açıyorum gazeteyi çat... ahmet hakanın yerinde fing atıyor.
hadi bakalım hoca doldur cepleri, doyur yetimleri.
sahur programına davet ettiği alişan'ı senfonik ezan konusun da rencide etmeden uyarması ile bir kez daha saygımı kazanmış din adamı. ama harbi din adamı...
editle gecistirilecek gibi olmadigini izleyince bir daha anladim. nihat hatipoglu vs osman yagmurderelioglu diye baslik da acmadim. ne dalga gecilecek kadar komik, ne de ciddiye alacak kadar icten, buyrun ne kadar samimi;
haram parayla zekat vermek doğru mu sorusunun muhattapı adam.
hayır böyle saçma bir soru olur mu?
aferdersin ama bu haydar dümene sorulan sorularda ki saçmalıklara çok benziyor.
böyle karalayın dini kullan televizyon, kullan siyaset, kullan sözlük.