Anlattığı din, hitap ettiği kitle ile Kur'an karşılaştırılınca...
iyi ki bunlar ile aynı dinden değilim diye her sefer Allah'a şükür ediyorum.
Onların inancı ve onlara karışacak inançlarını yargılayacak değilim
Benim dinim bana, onların dini ona.
Benim Allah'ım kâfirleri tarif ederken "Onlara: “Gökleri ve yeri, kim yarattı?” diye sorsan kesin olarak “Allah” derler. De ki “Allah ile aranıza neyi koyup yalvardığınıza baktınız mı? Allah bana bir sıkıntı vermek istese, onlar bu sıkıntıyı fark edebilirler mi? Ya da bana iyilik etmek istese, onlar, O’nun bu iyiliğini önleyebilirler mi?” De ki “Allah bana yeter. Kendilerine dayanak arayanlar O’na güvenip dayansınlar.” der.
Bunun için Allah ile arama kimseyi sokmam.
"Bil ki Allah’ın dini, katışıksız dindir. Allah ile aralarına evliya[*] yerleştirenler şöyle derler: “Bizim bunlara kul köle olmamız, sırf bizi Allah’a daha çok yaklaştırsınlar diyedir.” Allah, onların tartışıp durdukları her konudaki hükmünü, onların yüzüne karşı verecektir. Allah, yalancı olan ve âyetleri görmezlikte (kâfirlikte) direnen birini yoluna kabul etmez." Der benim Allah'ım.
ay ortasında maaşı biten insanların maaşı verdiği vergilerle ödenen bir otel zinciri sahibinin fakir edebiyatı yapışını izlemesi ne kadar mantıklı da sordukları sorular mantıklı olsun, adamın izleyici kitlesi bu.
Ulkemizdeki kimse zengin olmasin herkes fakir olsun zihniyeti Cok yanlis. Adam basarili ve bilgili ki bu yerlere kadar gelmis. Neden sen ben degilde o. Düşünün derim.
Sultanahmet'te bilmem kaçıncı otelini satın alan sözde hoca.Peygamberimiz ömrünü bir hırka ile hasır üzerinde geçirdi derken yalandan gözleri doluyor ama bilmemkaçınçı oteline giderken jeep'inde klima ile serinliyor.Yersen.
Dürüst olmak gerekirse Adam saçmalamıyor, hitap ettiği kitlenin seviyesine anlayışına zekâsına eğitimine bilgisine idrak kapasitesine göre konuşuyor.
Öyle ya...
Burada yüzlerce kez bakınız örnek olarak verilecek sorular var.
Öyle sorular soruluyor ki ya utancımızdan kızarıyoruz, ya sinirden morarıyoruz ya da gülmekten kırılıyoruz.
Böyle sormak için ya binlerce yıl önce gelmiş en fazla basılan ve her dilde yazılan kitabı okumamış olmak lazım ya da neye inandığını bilmemek veya 5 yaşında çocuk zekasına sahip etik ve ahlâk değerleri oluşmamış insan olmak gerekir.
Her durumda bu insanlık ayıbıdır ve bunun idrakine varamamış insanlar ile uğraşıyor adamcağız.
Tabi ki bu durum
Din ile ilgili saçma sorulardan yürüyen bundan dolayı belli bir popülerite kazanmış genelde dine dogmatik bir şekilde bağlı olan insanların ve kendini geşiltiriyomuş sanıp ama aslında kendi dinini küçük duruma düşüren insanların izlediği saçma programın sunucusu olan. Nihat Hatipoğlunun kendini sanki din ile ilgili yüksek bir makamda gördüğü bir adam. Bu gibi programların izlenmesi ülkenin dine olan saygısını ve inanma gücünü azaltıyor diye düşünüyorum.