memleketin vahim durumunu gösteren tablodur. nihat doğan gibi birini böyle karşılamak da neyin nesi anlayamadım? siz nasıl bir türsünüz? lahmacun da dağıtsaydınız nihat'ın gelmesi şerefine?
nihat doğan hayranı olan insanlardır.
lan ne zikimsonik başlıklar, entryler bunlar arkadaş ?
bir insan istediğinin hayranı olamayacak mı *? pascal nouma geldi beşiktaş taraftarı karşıladı, tezahuratlar yaptılar.
neden? çünkü bu adamı seviyorlar.
cristiano ronaldo geldi istiklalin anası öpüldü. neden? çünkü bu adamı seviyorlar.
bırakın lan artık başkalarına bok atmayı.*
not: nihat doğan hayranı felan değilim ama bi rahat bırakın lan milleti.
al birini vur ötekine, hiç bir özelligi olmayan birini, medyada devamlı insanların gözünün önüne getirmenin sonucunda çıkan durum türkiyede artık şaşırılmaması gereken durum, malum türkiye'de ergen çok her sunulan şeyi almak zaten egitimsiz türkiye'nin başına bela.
çoğunluğu kanalın veya acun un paralı kurşun askerleridir düşüncesini akıllara getirmiştir. şov biznes bu, herşey beklenmelidir.
(bkz: havada durdum şahitlerim var) akıllara getirdi nedense.
adamı karşıyanlar sıyırmış. buna lafım yok ancak vahim olan; bu adamları görüp gülümseyip evinin yolunu tutmak yerine, gaza gelip, duygulanıp, ağlayıp zırlayıp, kahraman tribinin üzerine atlayan, üzerindeki türkiye formasını çıkartarak öpücüklere boğan nihat doğan. sakin ol komutan savaşa mı gidiyoruz?
omuzlara alan insanlara bakınca %99'unun ilkokul terk olduğu düşüncesi insanı kaplıyor. o kadar vatan millet konuşan ama vatanı milleti için uluslar arası hiç bir başarı,isim yapmayan nihat doğan; bu ülkenin milli yüzücüsü, sporcusu Derya Büyükuncu'yu eleştirmeye kalkıyor, kendince haklı olduğunu düşünüyor, sonrada milli formayı giyip hava limanındaki insanlar tarafından "Türkiye seninle gurur duyuyor." tezahüratlarıyla omuzlara alınıyor. kendi fikrim, acınacak bir durumdur.
kendini yakın gördüğün partiye oy verirsin bidon kafalı derler, göbeğini kaşıyan adam derler, aziz nesin haklıymış bunlar aptal derler. bir sonraki seçimde bunları söyleyenler gelip senden oy isterler. seçim biter sonra yine aziz nesin haklıymış derler. oy verenler stockholm sendromunda derler.
arkadaş bunları siyasetçi, yazar, aydın dediğimiz tipler söylüyor. utanmadan birdahaki seçimde gelip yine senden oy isteyecekler. çünkü bunlarda utanma denilen şey harbiden yok.
şimdi ise sözlükte nihat doğan'ı sevenlere direk hakaret içeren başlık ve yazılar görüyoruz. arkadaş hem demokrasi ve özgürlük diyeceksin hem de gelip burada bir ünlünün hayranlarına hakaret etme hakkını kendinde bulacaksın. bu nasıl çelişki? kendine gelince bağırıp çığırıysun, özgürlük, insan hakları diye ama sevmediğin bir ünlüye ve hayranlarına kafana göre koyun, aptal, ezik gibi ithamlarda bulunabiliyorsun. Bence ezik olan da sizsiniz, koyun olan da!
Not: nihat doğan taraftarı değilim, seçimde de boş oy kullandım.