"ne kadar uzak olabilir ki böyle bir uzak? beni ne ilgilendirir? ama bu yüzden daha az kesin değildir benim için, ayaklarımın üzerinde sapasağlam duruyorum bu zeminde, sonsuz bir zeminde, sert kadim kayalıkların üzerinde, bu en yüksek, en sert, en eski dağlık bölgede, tüm rüzgarların bir iklim sınırına gelir gibi gelip nerede? nereden? ve nereye doğru? diye sordukları yerde. hadi gül. gül burada, benim aydınlık, şifalı muzipliğim. yüksek dağlardan aşağıya at parıldayan alaycı kahkahanı. parıltınla en güzel insan balıklarını yemle benim için. ve tüm denizlerde bana ait olanı, tüm şeylerin içinde benim aslımda olanı avla benim için. onu çek bana doğru yukarıya. o balığı bekliyor tüm balıkçıların en hınzır olanı."
düşünülenin aksine savaşı dinin bi zati kendisiyle değil dinin dayatılmasıyladır. arasında fark var.
insanların dinin yanında kendi doğrularını da din ile dayatmasıdır.
tamam dindar değil, inanmıyor da fakat ama nietzsche en az din kadar. milliyetçilik, komünizm... vb ..vb gibi ideolojilere de düşmandı.
insanı esir eden 3 adet puttan bahseder nietzsche
1- din
2- ahlak
3- ideolojiler.
siz sadece birini biliyorsunuz. yüksek bir ihtimalle onları da facebook sayfalarından birini takip ettiğiniz için biliyorsunuz. okusanız nietzsche'nin tek derdinin din olmadığını bilirsiniz.
şimdi bir çıkıp zaten biliyordum der, fakat bilen insan vurguyu sadece din üzerinde tutmaz.
En güzeli: dünyaya bağlı kalın dostlarım. Öte dünya yalanlarina inanmayin. Bütün öte dünyayı yaratanlarin nedeni acı ve iktidarsızlık idi. Ve en çok acı cekenin duyabileceği kısa bir mutluluk kuruntusuydu.
New Domestic Animals. I want to have my lion and my eagle about me, that I may always have hints and premonitions concerning the amount of my strength or weakness. Must I look down on them today, and be afraid of them? And will the hour come once more when they will look up to me, and tremble?
''Ey büyük yıldız! Aydınlattıkların olmasaydı nice olurdu senin mutluluğun''
''insanlar ışığın çevresinde toplanırlar, daha iyi görmek için değil, daha iyi parıldamak için''
''Ahlak yargıları ve cezalandırmaları, daha az sınırlandırılmış olanlara karşı (özgür olan bireylere karşı) ruhsal olarak sınırlandırılmış olanın gözde intikam biçimidir.''