hakkında ''eğer tanrıya dublaj yapılması gerekseydi bunu ancak nick cave yapabilirdi'' şeklinde sarf edilen sözü sonuna kadar hak eden öncelikle ses ve sinema sanatçısı.
hayatını değistiren kitapların;babasının 12 yasında kendisine okuduğu vladimir nabokov'un lolita kitabı,dostoyevski'nin suç ve cezası ve incil olduğunu açıklamıs, güzel sarkılar yazan karizma şahsiyet.
bir sise vodkanin tamamlayicisi oldugunda insanin ruhu sanki bedeninden cikmis ve boslukta ordan oraya savruluyor,kendine bir yer bulamiyor.bu adam bir ilah..
22 Eylül 1957 doğumlu Avustralyalı bir rock müzisyeni, şarkı yazarı, kitap yazarı, senaryo yazarıdır. çok yoğun olmasa da bir aktörlük kariyeri de vardır.
özellikle murder ballads adlı albümüyle rahatsız kişiliğini ustaca sergileyen, bir insan detone olur da bu kadar mı güzel detone olur dedirten, kaç kere dinlenirse dinlensin asla sıkılınmayan hatta aksine daha da bağımlı olunan allahın sevgili kulu. bir de where the wild roses grow'u dinlerken öldürülen kadın kişi ben olaydım dedirten şarkıcı **
Avustralyalı bir rock müzisyeni, şarkıyazarı, kitap yazarı, senaryo yazarıdır;
çok yoğun olmasa da bir aktörlük kariyeri de vardır.
Nick Cave, en çok rock'n'roll grubu Nick Cave and the Bad Seeds ile ve
Amerikan müziğine ve onun köklerine duyduğu büyük ilgiyle tanınır.
Şu an ingiltere'de ikâmet etmektedir.
Cave, Dawn ve Collin Cave'in çocuğu,
Tim (d. 1952), Peter (d. 1954) ve Julie'nin (d. 1959) kardeşi olarak
küçük Avustralya kasabası Warracknabeal'da doğdu.
Çocukluğunda, Cave ilkin Warracknabeal'da ve
sonra da Wangaratta'da olmak üzere
Avustralya'nın kırsal Victoria bölgesinde yaşadı.
Babası bir ingiliz Dili ve Edebiyatı öğretmeni,annesi ise kütüphaneciydi.
Bir Anglikan olarak yetiştirildi ve
Wangaratta Katedrali'nin çocuk korosu'nda şarkı söyledi.
Yerel okulundaki idareyle başı sürekli derde girdiğinden
ailesi 1970 senesinde onu okumak üzere
Melbourne'deki Caulfield Grammar School'a yatılı olarak gönderdi.
Ertesi yıl ailesinin Melbourne'ün bir banliyösü olan
Murrumbeena'ya taşınmasıyla beraber bir sabahçı oldu.
Evlerinde bir piyano vardı ve Cave,
koro şefi Norman Kaye'in gözetimindeki okul korosuna katıldı.
Birthday party DISK:
1981 - Prayers On Fire
1982 - Junkyard
1983 - Hee-Haw
1989 - Mutiny/The Bad Seed
Nick Cave & the Bad Seeds DISK:
1984 From Her to Eternity
1985 The Firstborn Is Dead
1986 Kicking Against the Pricks
1986 Your Funeral, My Trial
1988 Tender Prey
1990 The Good Son
1992 Henry's Dream
1994 Let Love In
1996 Murder Ballads
1997 The Boatman's Call
2001 No More Shall We Part
2003 Nocturama
2004 Abattoir Blues/The Lyre of Orpheus (2CD)
nick cave and the bes seeds ayrı bir kavramdır bence müzik dünyasında.zaten nick cave söyleyiş tarzıyla yaptığı müzikle de farkını ortaya koyar cinstendir.pj harveyle yaptığı düetler dinlenmeye doyulamaz.
istanbula geldiğinde çekilmiş fotoğrafılarından birinde sigarası elindeyken poz vermiştir.adama 22sen esin be abi''dedirtir.