genellikle yazarın bir girisini karşı taraf beğenmez ise nick altınıza uğrama ve size hakaret etme gereksinimi duyar. nadiren de olsa, sizinle ilgili iyi şeyler paylaşırlar. ancak kötü entry ler sağanak fırtınalı yağmur gibi gelir, iyi enty ise damla damla gelir.
kezban turunden yazarlarin ne kadar cok olursa o kadar mutlu olduklari hede. bunun icin gerekirse kendi nik altlarinda pasta,borek resimleri ya da peynir domatesli kahvalti resimleri paylasirlar. sonra bu yemek resimlerini falan millete tarif dagitmak icin koyduklarini soylerler. sonra ben de buna ahahahaha diye gulerim.
hey gidi günler hey... eskiden millet nick altı kasardı be.
güzel bir entry görürdü, yazardı.
sohbet ederdi, yazardı.
severdi, yazardı. sevmezse de yazardı.
yazardı yani. şimdilerde görüyorum da; ayağını, saçını başını gösterene nick altı kasılıyor. memeli başlık açana entry kasılıyor. ilginç olum, vallaha ilginç.
şimdi sozluklerde nickalti dedigimiz sey bi anlamda, facebook'un twitter'in duvari gibi aslinda. e peki boyle bir duvarin sahibi acaba baslikta adi gecen yazar mi olmali yoksa entryleri yazanlar mi olmali? ben nickaltimda istemedigim bir entry'e mudahale edebilmeliyim?
peki nicki ayni zamanda baska bi anlama gelenler napacak?
mesela benim nickim cristiano ronaldo olsun, simdi denyonun biri gelip "orrrrrospu cocugudur" yazsa; bunu bana mi yazmis yoksa futbolcuya mı yazmis kim nasil karar verecek?
eveet, bir taraftan baslayip kendi tezimi kendim curuttum.
