başka yerlerde bu işler nasıl işler bilmiyorum ama bizim orada ( kırşehir'de) belediye tüm cenaze işlerini hallediyor. örneğin sen kefen almıyorsun. garibanda olsan , triyonluk adam da olsan belediyenin verdiği kefene sarılıyorsun. hangi ekonomik seviyeden olursan ol, aynı tabuta konuluyorsun. üstad'ın dizelerde dile getirdiği "zengin isen ya bey derler ya paşa, fukaraysan ya abdal dirler ya cvingan haşa" kuralı cenazelerde işlemiyor. seni koyuyorlar tabuta, mezara gömüyorlar. ertesi gün başka biri aynı tabutla hakka yolculuğa çıkıyor. yani birini cevizden tabut yada sedef kakmalı tabuta koyup , diğerini tenekeden tabuta koymuyorlar.( burasını gerizekalıya anlatır gibi anlattım, bak anla)
neşet'te bizim memleketin evladıydı. o da bizim gibi "k"lere "g" dirdi. garipti, halk adamıydı. içimizden biriydi anlayacağın gadasını aldığım. kendisine özel tabut yapıldığını duysa, en çok o kızardı muhtemelen.
halktan biriydi ve o şekilde uğurlandı. mekanın cennet,yattığın yer nur olsun neşet baba...