Aşk gölünde bir deryasın bende,
Anlatamadım nasıl bir hülyasın bende,
Güzellik şahikasında zirvelere erilir sende,
Canımsın bu sözlerin hüzün olur bende..
Bilirsin, seven hep sevdiğini anlatır, "Bülbülün yüz hikayesi varmış, hepsi de gül üstüne..." Bugün, ulaşabildiğim herkese Seni anlatayım! Seni ve Seni nasıl sevdiğimi!
yara bende derman sende
ya kendin gel ya da bana gel de
...
atasözlerine, şarkılara, şiirlere konu olmuş. yani halkımızın gercekten benimsediği; bir gurbet siirinin ilk dizesidir. bağrı yanık ve vicdanı uyakın insanın, gönül selinin sesidir kimi zaman...kimi zaman da sevenin sevdiğine haykırışıdır.
Senin ile yaşanan O zaman dilimi hiç bitmemeli, sonsuza kadar uzamalı. Hatta o zamanı yaşarken duygularımız da bu denli sınırlı kalmamalı; zaman gibi onlar da sınırsızlaşmalı. o zaman ve o mekan diliminde bütün benliğimizle o güzelliğin inceliklerini duymalı, o zevk ve o tat ile mutlu olmalıyız. Aksi taktirde aksi, bir felakettir. Aksi zulümdür. Yanındayken dahi hasret duyduğum sevgiyi bir daha bulamamak üzere kaybetmek: Buna kalp mi dayanır.
yıllar geçecek olanlar ve olacaklar hikayede olağan dışı olarak karşılanacak...
Hikayeler hep güzel başlar diye bilirim ki bu hikaye de onlardan biri. "sensiz nasıl güzel olsun ki hayat" diyen çocuğa, "bilirim çünkü bende sensiz bende değilim" diye cevap veren bir kız...ve çocuk devam edemez muhabbete.
sözler düğümlenir, düğümlenen boğazlarda. belli ki hikaye devam ediyor.***