radikal senaryoyla hollywoodvari film yapmaya çalışan her keko gibi kırmızıgül de yapmıştır yapacağını. ne senaryo bilir, ne kurgu bilir, ne reji bilir. eline para geçince film çekmeye çalışan her kürt gibi (bkz: yılmaz erdoğan) bu da aynı yolun yolcusu olmuştur. senaryo arsızıdırlar, açgözlü olurlar. benim filmimde herşey olsun, o da olsun bu da olsun, ses getirsin, herkes bu filmi konuşsun derdiyle film içinde daldan dala atlarlar. görmemişliktir yani kısacası. geçmişin ezikliğini, böyle sansasyonel şeyler yaparak kapatmaya çalışırlar. ama ne yaparsa yapsın her zaman eziktirler, hep küçük emrah modunda takılırlar. özlerinde vardır çünkü bu. filmden anladıkları gerçek anlamda sanat değil, basit bir kendini ispatlama çabasıdır.
kürt olduğu için mahsun'un fimlerini beğenmeyen dallamaların açtığı başlıktır .filmi sanatsal yönünü değil sadece mahsun yönünü eleştirmekten zevk alır bu gibi gereksizler.Ben filmi daha izlemedim yorum yapamam ama daha önceki mahsun filmleri son türk filmlerinden kötü değil yani bu ülkede recep ivedik 2.5 milyon yapmış siz mahsun'a bok atın.gerçi kedi uzanamadığı ciğere murdar dermiş.
filmin ana konusu bitliste geçtiği ve bitlisli bir insanın kan davasından kaçmak için bitlis özlemiyle new york'da yaşadığını anlatan filmde "bitlis'te 5 minare" sözü "new york'da 5 minare" olarak isim olarak konulmuştur. Anlayana...