Biz ki koskoca dünyaya hükmetmiş bir imparatorluğun yüzyıllarca dünyaya efendilik etmiş Osmanlı devletinin torunlarıyız. Bizim muhteşem bir tarihimiz harika bir geçmişimiz var. Osmanlı devletinin hükmetmiş olduğu her yerde bıraktığı kalıntıları, izleri, tarihi eserleri var. Türkiye de ise her şeyi var. Yabancı ülkelerdeki insanlar bizlerin ne kadar şanslı torunlar olduğumuzu düşünüyordur kim bilir. Bu insanlar ta dünyanın nerelerinden kalkıp Türkiye ye Türk kültürünü, adabını görmeye geliyor, tarihi eserlerimizi tarihi mekanlarımızı merakla izliyor, görüyor, araştırıyor. Ya biz? Biz ne yapıyoruz bu hususta? Hiçbir şey yapmıyoruz. Bir şey yapmaktan geçtim burnumuzun dibindeki tarihi eserlerimize bakmaya, geçmişimizi görmeyi dahi merak etmiyoruz. Şimdi böyle bir şeyi neden yazdın diye soracak olanlar olursa diyeceğim şu ki bende buna dahil olarak hiçbirimiz bu geçmişi bu tarihi bu asaleti hak etmiyoruz. Dün istanbul Topkapı Sarayına gittim. Uzun zamandır gitmeyi düşünüyordum ve dün gittim. Çok güzel tarihi eserler harika bir medeniyetin devasa kalıntıları, eserleri orada yatıyor ve bizlerin onları görmesini, ziyaret etmesini bekliyor. Dikkatimi çeken ve beni bunu yazmaya iten sebepse hemen hemen orada bir tane Türk ziyaretçiye rastlayamamış olmamdır. Başkaları bizim tarihimizi bizden çok merak ediyor, bizden çok araştırıyor. Hepimize yazıklar olsun ki biz bu günleri hak etmiyoruz. Bu rahatlık bizim hakkımız değildir. Sizleri, herkesi orayı görmeye, ziyaret etmeye davet ediyorum. Geçmişimizin hakkını verelim lütfen.
insanlar evine ekmek götürmekte zorlanırken, bu tip mekanları gezmek için para vermeyi gereksiz harcama olarak görmesidir. onlar için taş-toprak gezmektir. haklılardır aslında. "ay sonu nasıl gelecek?" sorusunun ardından "hadi müze kart alalım" demez hiç kimse.
Şu zamanda bir müze kartına para veremeyecek kadar zor durumda olan insan zor rastlanılası bir durumdur açıkçası. Atalarımız bizim için neleri feda etmiş biz bir müze kartı mı alamıyoruz? O kadar yoksul muyuz?