dünyanın ikinci, türkiye'nin ise en büyük krater gölü. oluşumunu tam 90 bin senede tamamlamış olan bu doğa harikası doğal koruma alanında.
yasa ile korunuyor.
buraya tek bir çivi bile çakılmaması için kanun çıkarılmış, hatta burayı jeopark statüsüne almak için unesco'ya başvuru yapılmış...
vay anasını sayın seyirciler ya...
düşün ki bir krater gölüsün.
o gölün sularının biriktiği kaldera alanı denilen çöküntüyü 90 bin yılda tamamlamışsın.
ama akp diye bir oluşum çıkıyor, senin 90 bin yılda aldığın şekli beğenmiyor, beton dökerek değiştirmeye çalışıyor...
beton dökülmedik neresi kaldı? hala birkaç yer varsa aman kimse yazmasın.
bu akp'yi belki biz gönderemeyeceğiz, ama doğa ana gönderecek, artık buna eminim. doğa anaya bu kadar düşmanlık dünyanın hiçbir döneminde yapılmamıştır.
doğa ana akp'nin kendinden aldıklarını onlardan misliyle alacaktır.
şimdilik beklemekten başka çaremiz yok.
Şantiye inşaat Yol köprü baraj beton asfalt derken hızını alamayıp dağa konmak. "Dağ ne kadar yüce olsa yol (onun) üstünden aşar" diyen atalar da bugünleri mi gördü acaba, ilginç..
Basligi okuyanlarda sanacak ki gölün ortasina beton dökülmüş halbuki durum farkli.
Oraya gelen giden vatandaşlar ve turistler yoğun olduğu için onlarin ihtiyaclarini (çiş kaka gibi benzer ihtiyaçlar) gidermek için yapilan sosyal tesistir.
Bunun adı vandallıktır.
Ya kardeşim insan doğaya doğal yaşama bu kadar neden düşman olur?
Virüsün insan vücuduna yaptığı şeyi bunlar doğaya yapıyor.
Doğayı kendine benzetiyorlar, virüsün hücrelere yaptığı gibi.
Sonuç olarak; virüsün bedenin ölmesini önemsemediği gibi bunlar da doğanın ölmesini önemsemiyor.
Gerçekten insan yaşam formu olarak bir tek canlı ile benzer özellikler sergiliyor; virüs.