mandela hakli davasina basladiginda ve davasini sonuclandirmadan önce (devlet baskani olana kadar müddet) siyahlar mal edinemiyordu, parlementoda siyahlar kesinlikle temsil edilmiyordu bununla baglantili olarak siyahlarin kesinlikle secilme hakki yoktu (secme haklarinin olup olmadigi konusunda tam net degilim, o yüzden varmis gibi göstermek istemedim, kaynak gösterilirse onu da buraya girebiliriz). ülkenin yer alti ve üstü zenginliklerinden esit hak talebinde bulunamiyordu. idari makamlarda sadece beyazlar bulunmakta ve mahkeme karariymiscasina bireysel karar verebiliyorlardi. bunlarin yaninda bir siyah, bir beyazla yanyana dahi yürüyemiyor ve arkadaslik kuramiyordu.
Konuyu bilmeyenlerin uydurmasıdır. Nelson Mandela pasif direnişi benimsemiş, her zaman şiddete karşı çıkmıştır. Apo ise terör örgütü kurmuş 40.000 kişini ölümüne sebep olmuştur.
ölmeden önce akla gelmeyen kişilerin ölünce arkasından atılıp tutulmasına bir örnektir.
adam ülkeye eşitlik getirmeye çalışan ilk siyahi devlet başkanıydı, barışçıldı, ulusalcıydı, demokratikti. bunlar hiç düşünülmez. bunun için 27 yıl hapis yatması da düşünülmez. ama aponun da hiç benzer olmayan nedenlerle hapis yatması hemen akla gelir ve aha tespit yaptım, diye haber yapılır.
mandela hakkında iki üç şey bilen aklı başında bir kişinin katılamayacağı söz. apartheid dönemini araştırırsanız biraz, güney afrikanın asıl sahibi olan zencilere nasıl davranıldığını, nasıl bazı sokaklara alınmadıklarını, nasıl temel haklardan muaf tutulduklarını incelerseniz ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız.
