içinde bulunulan durumdan hazedilmeme anı ve bir daha mümkünse yaşanmasını istememe olayı .
sabah uyandığımda kahvenin olmamasından yada gece sigaranın zamansız bitmesinden nefret ediyorum .
Alışveriş yaptıktan sonra yüzlerce kasası olan alışveriş merkezinde sadece 5 tane kasa çalışması ve içlerinde en az kuyruk olanı seçip beklerken mutlaka kasada barkodu okunmayan bir ürün yüzünden dakikalarca beklemekten, diğer uzun kuruktaki insaların çoktan evlerinin yollunu tutmuş olmalarını düşünmekten nefret ediyorum...
birincisi kaldırımın ortasından yürüyen teyzelerin ağır yürümeleri ve arkadan gelen yayalara yolu kapatmaları
ikincisi kocaeli hat 3 otobüslerinde umuttepe deki durakta bekleyen teyzelerin 1 dadkika daha bekleyiop boş otobüse binmek yerime inatla tıka basa dolu otobüse binme ve cabaları nefret ederim her zaman.
varsa camdan atlama isteği uyandıran durumlardır. elden kayan salça kavanozunun market reyonunun önünde patlaması gibi. sonra küçük emrah gibi bakarsın öyle millete.
aradığınız kişiye şuan ulaşılamıyor lütfen daha sonra tekrar deneyiniz diye akıl veren bant kaydını duymak. hadi canım gerçektenmi bidaha mı denemeliyim demenize ve o sesten nefret etmenize sebep oluyor.