nefret edersin, yüzünü bile görmek istemezsin belki de. ama yatağına uzandığında yatağın o boş yarısı hatırlatır o'nu, ve deli gibi özlersin. deli gibi istersin yeniden o'na sarılmayı ama yüzünü bile görmek istemezsin.
Bilirsin ya hani uzaktadır, yanında olsa bile uzak kalacaktır çünkü sen kendine sığdıramaz taşırırken onu, damladan ibaret kalırsın ya onda.Anlarsın be işte anlarsın hep böyle kalacak bırakamayacaksın arkanda yanında da yürütemeyeceksin..Ne kadar kaçarsan nereye kaçarsan kaç beraberinde götüreceksin.Aynalara bakacak kendini göremeyeceksin.Gördüğün yüzden nefret edeceksin ama köpek gibi de seveceksin.Her anını, her zerrenle özleyeceksin, yatacaksın delirecek gibi olacaksın.Zaman geçecek üstünden ama sende her şey aynı kalacak diyeceksin ki kendine bu akşam, bu akşam dayanamayacağım ama geçecek o akşamda geçecek ölmezsin, öldürmez.Süründürecek.işte böyle böyle nefret edeceksin böylesi özlerken.Şarkılarda teselli arayacaksın diyeceksin ki; "Saçlarımıza beyaz düşmemişken farklı hayatlar seçmemişken" durdurmadık, durduramadık zamanı..