Oyun değil belgeseldi lan bu resmen. Aynısını mesela teknoloji tarihini yazmış köklü markalardan alfa Romeo, Ferrari, bmw için yapmadı ya allahsız lar bu kadar tutmuş bir kulvarı bu kadar sahipsiz bırakmaları çok garip.
need for speed ' in en çok sevdiğim oyunlarından birisidir, bir diğeri için (bkz: need for speed road track) oyunun playstation versiyonunu oynadığım için söylüyorum bu seriyi diğer nfs oyunlarından ayıran en önemli özelliklerden biriside modifiye ve yarış sistemidir. birde her motor tipinin kendine özgü sesi oyuna eklenmiştir ki o dönem böyle detaylara pek önem verilmezdi. hafta sonu yarışlarına katılıp yeni arabalar açıp hemde yarış sonrası hasar alan aracınızı tamir etmek sizi oyuna bağlayan bir başka özellikti. son olarak müziklerde kısmına gelecek olursak ki şuan bile bir klasör halinde ps3' ümde duruyor sadece şu parçayı bir dinlemenizi öneririm.
keşke serinin devamı bu tarzda olsaydı dedirten nfs serisinin efsane oyunudur.
kariyer modunda yaptığım hileyle hatırlarım hep;
ikinci el araba reyonundan aldığınız araba tamir ettiğiniz zaman araba+tamir masrafından daha fazla paraya satılabiliyordu. yani 50000 e hurda alıyorsunuz 10000 masraf sonra 65000-70000 den satabiliyorsunuz. bu işlemi istediğiniz kadar devam ettirebiliyordunuz. bu yüzden param hiç bitmezdi. özellikle bazı ender modeller (bkz: porsche 935) rastgelirse kazanılan para çok daha fazla oluyordu. galiba oyunun hatasıydı.
virajlar konusunda insanı kanser eden oyundur. lidersin ve karşına bir viraj çıkar. virajı kolay dönmek için yavaşlarsın. o da ne. arkandakiler hızlı bir şekilde virajı alır ve sana farkı basarlar. o yüzden bir most wanted değildir.
nazarımda underground'dan sonra en iyi nfs oyunu. evolution olsun factory driver olsun alır götürür adamı. keşke ikincisi neyin çıksa. shift'i ikileyeceğinizi bunu ikileyin allahsızlar!!!
üniversite yıllarımın efsane oyunlarından biridir. ev arkadaşımın modern era'ya geçince modern era modern era diye her soruya cevap vermesi ve sürekli tekrarlaması sonucu kız arkadaşıyla bu sebepten kavga edip ayrılması falan geliyor aklıma. gerçek bir efsane oyundur.
Bu oyunda Dylan ve Parise ikilisiyle az kapışmadım. Career modunda 1995 911 Turbo aracını full modifiye edince oyundaki en hızlı araç oluyordu ve idealimdeki yegane arabaydı. 2000 911 Turboyu da full modifiye ile aynı seviyeye getirmek mümkündü ama 95 turbo 911 tam bir klasik. Dışarıda kar yağışı var, aracın içinden dışarıyı seyrederken 2. viteste yavaş yavaş ilerliyorum, farları yakıyorum, araba tümseklerde hafifçe sallanıyor ve amortisörlerin çalıştığını hissetmek muhteşem...Porsche 2 yapılırsa acaba aynı muhteşem hissi verebilirmi? hadi bakalım bekliyoruz...
need for speed serisinin hala en iyisidir. çıktığı yılların çocuklarını porsche hastası yapmıştır. eğlencelidir. gerçekçidir. en sevdiğim model ise porsche 944 ve serisidir.
porsche'nin bütün arabaları vardı galiba. dönüşlerde sinyal verebiliyordun. Kısacası efsaneydi abicim ya. Birde need for speed porsche 2000 vardı; ama aralarındaki fark nedir hala bilmem.
edit: need for speed porsche 2000 oyunun diğer ismiymiş. Bilgilendirme için teşekkürler dis kapinin ic mandali.
kendisinden sonra gelen need for speed hot pursuit 2 oyununun çok başarılı olmadığını ve need for speed underground ile beraber serinin tarz değiştirdiğini düşünürsek, need for speed high stakes ile birlikte arcade sürüş keyfinin en üst noktada olduğu oyundur.
need for speed underground'tan itibaren yarışları kazanmak için gerçekten iyi oynamanıza gerek yoktur. arabanızı her yere çarpabilirsiniz. sonuncu olarak gitseniz de sorun değil, catch-up logic aradaki farkı hiç açmaz. yarışın sonunda nos kullanırsınız ve yarışı kazanırsınız. oyunu asıl sattıran grafikler ve ortamdır. bu oyunda ise bir sürüş tarzı tutturmanız gerekiyordu. fizik kuralları arcade bir oyun için tam olması gereken kıvamdadır. ayrıca kariyer modunda oyun öylesine kendine bağlıyordu ki, arabanıza en ufak bir çizik vermek canınızı acıtırdı. zaten ciddi bir çarpmadan sonra birincilik şansınız pek kalmıyordu.
kötü bir inceleme yazısı olsa da, bana göre need for speed serisinin son zevkli oyunu.
factory driver modunda demo hazırlama görevleri olurdu. frank gelip size yeni bir araç için 3:30 dakikalık demo hazırlamanız gerektiğini söylerdi. 3:30 dakika içinde hem pistte istenilen yerlere ulaşacaksınız hem de en ufak bir çizik olmayacak. 3 dakika iyi gittikten sonra ufak bir çizikle baştan başlamak zorunda kalmak gerçekten acı vericiydi. ne yiğitler yitip gitti bu uğurda.
factory driver modunda, 360 yapmak için, tam bir 180 dereceyi tamamladığınızda direksiyonu diğer yöne çevirmeniz gerekiyordu. örneğin düz giderken el freni ve sola dönerek bir spine başladınız, 180 dereceyi tamamlayınca sağa dönerseniz 360 derece spini rahat bir şekilde tamamlayabilirsiniz.
ehliyet alma olayında 360 derece challenge'ı; zorlayan, bıktıran, orada usandırıp oyunu silme noktası getiren bir moduydu. onun dışında yamuğu olmayan, eli yüzü düzgün, pek çok araç seçeneği bulunan nfs dendi mi akla gelen ilk oyunlardan.