Daima bir müdahale mutlaka olur hayatıma. Konuşmak zorunda olmamayı o kadar seviyorum ki anlatamam. Bazen sonsuza dek şarkı yazıp şarkı söylesem keşke diyorum. Ama mümkün değil tabi.
Ne kadın konusunda şanssız oldum, ne de arkadaş çevresi konusunda. Buna şans dedikleri için şans diye niteliyorum. Yoksa buna şans demezdim. Derdim şımarıklık değil yanlış anlaşılmasın. Sıkkın, sinir bozucu biriyim aslında. Ama yine de o lanet telefon çalıyor “çeyreklik müsait misin.” Gülümseyip tabi ki diyorum.
Uyum sağlıyorum çevreme ama orda olmak istemiyorum.
Ölmeden yerimi bulmak istiyorum.
En çok bunu istiyorum.
Değilim ama olmak isterdim.
Kafamın içinde bir yerde, aslında yalnızım.
Antik çağlardan kalma oyuk bir kaya içinden denizi seyrediyorum.
Rakı keşfedilmiş,
Bende var,
Daha ötesi kavun da var.
Fonda bir şarkı çalıyor ama enstrümental..
Şimdi tınısını yazsam kimse anlamaz.
Ama ben duyuyorum.
Kimse giremez oraya, giremiyor yani.
Varlığını sadece benim bildiğim bir yer.
Yaklaşık 8 yaşımdan beri orda rakı içiyorum.
Açınca geçiyor gözlerimi,
Ama ne zaman kapatsam ordayım istersem.
Teşekkürler tanrım, bu büyük lütuf için.