öncellikle müslümanlar sürekli şu soruyu sorarlar , neden ateist oldunuz ? ama kendilerine ben neden müslüman oldum ,
beni müslüman olmaya iten şey nedir diye sormazlar. sorunun cevabı çok basittir. müslüman bir toplumda doğmanız ve ufak yaşta size anlatılan doğa üstü olayları gerçekmiş gibi yutturup , yalan söylememeniz için allah kızar sakın haa gibi söylemlerden dolayı.
eğer amerikada doğsaydınız hristiyan , israillde doysaydınız yahudi , japonyada doğsaydınız ateist , hindistanda doğsaydınız hindu olacaktınız.
şimdi diyeceksiniz ki * araştırır yine müslüman olurdum. bende size diyordum ki , olmazdınız . şuan bile kuran okumuyorsunuz. okusanız çok saçma ve tehditlerle dolu yalan hikayelerle dolu olduğunu görürsünüz.
öküz etiyle insan diriltmemi dersiniz , konuşan karınca mı dersiniz , allahla şeytanın iddiaya girmesi mi dersiniz, muhammedin oğlunun karısıyla evlenmesi için inen ayet mi dersiniz, muhammedin cinsel hayatıyla ilgili allahın güya vahiy göndermesi mi dersiniz ve daha bir çok şey saçma gelecekti. kesinlikle saçma sapan bir din ve müslümanlar her gün savaşıyor birbirlerini öldürüyor ne işim var diyecektiniz. başka dine mensup olsanız kesinle gerçek islam bu değil diyenlere gel birde benim dinimin felsefesini gör ne güzel barışçıl ve refah içindeyiz derdiniz.
hiç bir çocuk dinini seçmez. zorla beyni yıkanır , hangi toplumda doğduysa o toplumun dinine mensup olur istisnalar hariç. yaklaşık %90 oranında müslüman kuranın türkçesini okumaz. o kadar kandırılmıştır ki sorgulamaya korkar. emin olun bu vikinglerde de böyleyli , eski yunanlılılarda da sümerlerde de. şimdi onların dinlerinin hepsi birer mitoloji olarak kaldı. bundan 200 - 300 sene sonrada islamiyet hristiyanlık ve yahudilikte dalga geçilen ve tanrılarının ismi bilgisayar oyunlarında nick olmaktan öteye gidemeyecek kadar yerlere düşecek.
düşünün sorgulayın. daha temiz bir gelecek için dini hayatınızdan çıkarın ve bizden sonraki gelecek nesile nasıl daha güzel ve savaşsız bir dünya bırakabilirim diye çalışın. bu dünya geçici, nasıl olsa cennete gideceğiz, koy gitsin bu dünyaya deyip boşluğa dua etmeyin. lütfen dünyamıza ve insanlığa daha faydalı olun .
edit : yazıyı paylaştıktan 3 saniye sonra eksilemek bir müslümanlık gereği sanırım. cahil deyince kızarlar birde.
din seçimi, kişinin özgür iradesi, hatta iradesi etrafında şekillenen bir karar değildir. bu yüzden kişinin kendi haberi olmadan kendi kendine verdiği kararın nedenini kişi üzerinden sorgulamak veya buna cevap verebileceğini sanmak yanılgıdır.
evet gerçekten bu tarz insanlarla oturup tartışmak istiyorum. alaycı bir şekilde bakmak istiyorum, yüzlerindeki ifadeyi görmek istiyorum ben bu insanların. kendilerini samimi buluyorlar mı bunları söylerken? çok merak ediyorum. bunlara göre bizi salak yapan şey en son din olan islamın seçilmiş olması mı yani?
neden mi müslümanız? öncelikle evet ailemiz müslüman. bize allah'ı, peygamberleri anlattılar. ama çocukken bunun ne önemi var sadece inanıyosunuz. hatta çocukken ara ara sorgulardım ben. anneme en çok seni seviyorum dediğimde, "beni ve sevgiyi yaratandır en büyük sevgiye layık olan kızım" derdi. ben de düşünürdüm. birşeyi nasıl annemden daha çok sevebilirdim ki?! saçmaydı bu. ama annemi ve beni yarattığı için de teşekkür ederdim. din kültürü diye bir ders var bilirsiniz hepiniz. kaldırılmasını istediğiniz için. işte orada bütün dinler anlatılır. diğer bütün kitapların değiştirildiği, herşeyden önemlisi de bu kitapların değiştirildiğini o dine mensup olan insanların bildiği öğretildi bize din dersinde. şimdi önce düşüneceksin. bu dünya, bu bedenler, bir tesadüf eseri olabilir mi? bir anne karnında su içerisinde oluşan, büyüyen, doğar doğmaz da nefes almaya başlayan bir varlık... gelip de " neden günümüzde mucize olmuyo ?" diyenlere diyorum. sizce tesadüf eseri olabilir mi? tüm yaratılanların insanlar için olduğu bir dünya. ne bekliyosun? din değişmemizi mi? kalkıp "hristiyan olma kararı aldım, çünkü düşünüyorum" dersen senden akıllısı, ilimlisi yok. ama müslümanım dersen: araştırmamış, geri kafalı, örümcek beyinli, yobaz, kopyala yapıştır bir birey olarak görülürsün. siz boşverin. konuşsun dursunlar.
şurada kuran'ı türkçe olarak okumayıp zaman kaybı olarak gören insanların, bazı insanlara konuşacak laf vermelerinin sonucu olarak açılmış başlık. okumalısın arkadaşım, ailen yüzünden müslüman olmuş olabilirsin ama mensubu olduğun dinin nasıl bir din olduğunu anlamak için o dini en iyi anlatabilecek olan kitabı okumalısın. sadece onu da değil, diğer tüm kutsal kitapları da okumalısın, burada seçim sana kalmış, hangisi mantıklı geliyorsa onu seçersin. hak din olduğu iddia edilen kur'an'ı daha ayrı bir incelemelisin orası ayrı.
ailem müslümandı, ben de müslüman oldum diye bir kafa yok. hayatımızı fazlaca etkileyen kararlar var o dinin içinde.
öyle, heeeöö ben de oruç tutacağım bakalım nasılmış diye tutma orucunu. namaz kılmıyorum eyvah yanacağım diye düşünme, namaza en iyi şekilde teşvik edecek olan şeye açıp bakmadın çünkü. cimrilik yapıyorsun, yapma, mensup olduğun dininde zekat diye bir şart var.
dua ettiğin tanrı'nın yazdıklarına bir zaman ayır sen önce.
neyse, okumaktan zarar gelmez asla.
nereden başlasam hiç bilmiyorum. okumayı öğrendiğimden beri sürekli birşeyler okuma yazma ihtiyacı hissederim. dindar bir ailenin çocuğu peygamberlerin hayatı ve siyer-i nebi okuyarak geçti çocukluğum. ailem durumdan oldukça memnundu. bacak kadar boyumla dinimi iyi şekilde yaşamaya çalışıyordum. sınıfta hoca lakabı bile takılmıştı. o yaşta hiç küfretmez küfredenleri uyarırdım. günah korkusundan anneme yıllarca yalan söyleyemedim. harun yahya'nın kitaplarını çok severdim.
ilköğretim biterken hayatımdaki değişim başladı. çevremde çoğu kişinin haram okuma dediği incil ve tevratı merak etmeye başladım. okursan imanın gider dediler. fakat ben okudum gitmedi. lise'de ergenliğe girdim. ergenliğe girsemde dini duygularım günahlarımı bastırıyordu. iki kız kardeşim vardı. gayet eşit şartlarda büyüdük. onların yapmasını istemediğim şeylerden ötürü bende kızlardan uzak duruyordum. ergenlik zamanı farklılaştım. ortaokulda sigara kullanmaya başladım. mahalle ortamım düzgün değildi. zamanla küfür etmeye ve yalan söylemeye başladım. bazı arkadaşlarım tarafından cemaat evlerine götürülsemde gizli gizli turan dursun okuyordum. dine inandığım ne varsa yavaş yavaş yıkılmaya başladı. kendimce ibadetlerimi yapıyordum ama içimdeki şüpheler beni yiyip bitiriyordu. ya yoksa tanrı boşuna mı kendimi sınırlamıştım.
lise yıllarım bitmeden agnostik olmuştum ama tanrı ya varsa şüphesiyle ibadetlerime kısmen devam ediyordum. çevremde kime açılsam ya "saçmalama ateist olcan sorgulama" yada "din yalan sen hayatına bak keyfine göre yaşa" cevapları aldım. ben evrensel ahlak ilkelerine inanıyordum. hırsızlık, zina v.s. kötü olarak kaldı bende. iyi birşey olsa yaptığımda birilerini üzmezdim. yurt dışına çıktım. farklı dinlere mensup çok sayıda insan tanıdım. fakat hiçbiri beni dindar olanları kadar tatmin etmedi. dindar hristiyan ve müslümanların en güzel insanlar olduğunu gördüm. tanrı inancı bu insanların ahlakını koruyordu. kilisede ve camide dinlediğim sohbetler beni herşeyden çok huzurlandırıyordu. tanrının varlığına emin oldum. turan dursun'un kitaplarını tekrar okudum. bazı hadisleri çarpıtmaya çalışıyordu ve eksik aktarıyordu. evrim teorisini gözden geçirdim. bir türlü ara canlılar bulamıyordum. fosillerde yoktu. o kadar dünya galaksi nasıl olmuştu. bilim herşeyi açıklamaya çalışıyordu ama ilk patlama big-bang'e kadar gidebiliyordu. kim yaptı big-bang'i nasıl dünyalar ve canlılar oluştu. okuduğum hiçbir kaynak beni tatmin etmedi. çevremde sonradan ateist olanların davranışlarını gördükçe din ve imanın var olduğuna inandım. müslüman ailede doğup sonradan ateist olan yakın arkadaşımın intiharı bana dinin gerekliliğini gösterdi. müslüman olsa intihar etmek gibi en kötü eylemi yapamazdı.
üniversite yıllarımda eskisi kadar muhafazakar değildim -ki hala değilim-. islamiyetin pozisyonu hristiyanlığa göre çok üstün gelmeye başladı. daha ayrıntılı ve güzel bir dindi. selefi/vahhabi sapkınlığı hakkında zaten bilgi sahibiydim. dünya gelişirken geriye gitmek isteyen o cahillerin doğruluğunu hiç sorgulamadım bile. çünkü tanrı kendisine inanacak insanların o salaklardan olmasını asla istemezdi. özellikle el-kaide'nin cinselliğe teşvik olmasın diye kadınların pazardan salata almasını yasaklamasını hiçbir akıllı insan açıklayamaz. alevilik kültür gibiydi ve belli kaideleri yoktu. alevi iken sünni olan görülmüşken sünni iken alevi olana hiç rastlamadım. hariciliğe merak saldım. çevremde olmasalarda okuduklarım bazen mantıklı gelsede açık şekilde ehli beyt düşmanlığı yüzünden itibar etmedim. kadıyaniliği araştırdım ama hint müslümanlarını ingiliz kölesi yapmaktan başka bir halt olmadığı çok açıktı. geriye şii caferilik ve sünni islam arasında tercih yapmaya geldi. caferilerin tarihi sünnilerle savaşmakla geçmişti. sünniler islamı haçlılara karşı savunmuş ve dünyanın her yerine yaymışken caferiler sadece sünnileri şiileştirmek gibi başarılı vardı. hiçbir sünni ehli beyt hakkında kötü laf etmezken caferiler sahabelerin çoğuna her türlü küfürü ediyordu. muta nikahı gibi zinadan farklı olmayan ilişkiyi hak olarak görüyorlardı. ailemin inancı olan sünni islamın en doğrusu olduğunu yaşayarak öğrendim. hak mezheplerden çevremdekiler gibi hanefiliği en uygun olarak gördüm.
işte benim müslüman olmam böyledir. daha çok ayrıntısı var ama yaz yaz bitmez. çünkü en az 15 senelik hayatımı anlatmam gerekir uzun uzun.
-herkez kur'anda yazanları bıraksın.
-niye ?
-çünkü hepimiz müslüman bir ailede doğduk.
-biraz saçma değil mi ?
-neden saçma olsun ki hepimiz rastgele bir şekilde rastgele tesadüfler zinciri ile oluşan evrene inanırsak dünya daha iyi bir hal olur.
-ama kur'anda yazan mucizeler.
-boşver onları Kur'an başında bir kaç sayfa okursan bazı hikayeler anlatıyor.
-ama sen sadece bir kaç sayfa okumuşsun tamamını oku.
-okuyamam tembelim.
-uzaklaş cahil herif.
bi ara tecrübe etmek için olmuştur ve inanılmaz deneyimler yaşadım ama sonra bıraktım. göçebe bir din anlayışım var ve bir tanrıya bağlanamıyorum. bende bağlanma problemi var çünkü. bazı şeyler istediğim gibi gitmiyor, ne bileyim, sanki istediğim tanrı o değilmiş gibi hissediyorum. bu bende ilerleyen süreçte sıkıntı yapıyor artık o eski heyecanı, tadı alamıyorum.
Aslında bunun bir önemi yok. islam demek bir yönelim bir davadir. Yani kuran olmasa da müslüman olacaktım. Kuran sadece suan çıldırmamam için bana yardım ediyor.
Çünkü Atam babam ibrahim, kuran olmadan ay güneş yıldızları görerek oldu.
Büyük babam Nuh ise, denizler sayesinde oldu.
Yani islam hep aynı. Allah her aynı. Lâkin sapık olarak yönelimini yitirenler ayrı bir din icat etti. Putlardan oluşan dinler.
Evet şimdi diyorum. Beni yaratan şeyin karışısına çıkıp, işten ben benim bende sen ey sevgili.
Özlüyorum seni. Sana ve mükemmel dizaynladan oluşan yapıtlarına hayranım.
Dünyanın en adil ekonomik sistemi kur an da olduğu için.
" Allah ın peygamberine savaşmaksızın kazandırdığı mallar Allah a, resulüne, yakınlarına, fakirlere, yetimlere ve yolda kalmışlara aittir. Bu mallar zenginler arasında dönen bir sermaye olmasın diye rabbin böyle emretmiştir. O peygamber size neyi verdiyse onu alın, neyden nehyetmişse ondan kaçının"
nahl 71.
Ayet adeta milli gelirin dağılım şeklini gösteriyor. Fakirden, düşkünden, yetimden vergi alıp zengine hibe eden faizci sistemler utansın.
kısas ve faiz ayetlerinden etkilendiğim için.
" Duşmanlarınıza karşı savaş atları ve güç hazırlayın. Böylece onunla hem sizin, hem Allah ın; hem de sizin bilmeyip de Sadece Allah ın bildiği duşmanlarınıza karşı korku vermiş olursunuz"
Şu ayete uyulsaydı bugün islam dünyası bu halde olur muydu?
Göğün genişlemesi, rüzgarların aşılayıcılar olması, geri donderen gök, parmak izleri, küresel ısınma v.s ile ilgili ayetler de çok etkili olmuştur.
Beynimde tüm ideolojileri ve dinleri kur an yoluyla yıktım attım.
Canınızı acıtan, sizi ezen bir şey söyleyin, onun sebebini kur an dan gösterelim.
