Etrafımda evli olan ne kadar insan varsa, evliliklerinden şikayet etmesinden.
Sürekli kocalarını, kaynanalarını, görümcelerini, eltilerini çekiştirmesinden.
işten yorgun argın çıkıp, eve gidip yemek yapmalarından, çocukla ilgilenmekten yatana kadar ayaklarını uzatıp dinlememekten şikayet etmelerinden.
Sürekli eşinin ya da kendi akrabalarının aktivitelerine katılmak zorunda olmalarından.
Kendilerine vakit ayıramamalarından.
Arkadaşlarıyla dışarı çıktıklarında diken üstünde olmalarından ya da eşinin izin vermemesinden dolayı arkadaşlarıyla görüşememesinden.
istemesen bile sırf kocan istiyor diye, başkasına gitmesin diye zorla birlikte olmalarından.
Belki hakaret, belki dayak yemelerinden.
Eşinden başka, eşinin ailesinin de sana hakaret etme hakkını kendilerinde görmelerinden.
hayatımı birleştireceğim insana güvenmiyorum. kimseye güvenmiyorum. hayatımda bir kişi olsun son olsun diyenlerden koşarak uzaklaşıyorum. beni hiç bırakma diyen, sensiz nefes alamam diyenlerden, kimseyi senin gibi sevmedim diyenlerden tiksiniyorum. klişeden ölecekler anasını satayım.
etrafınıza şöyle bir bakın, sizi sadece siz olduğunuz için seven kaç yürek var? kim en ufak bir engelde sizi bırakmak yerine sahipleniyor? kim sizin çekilemez biri olduğunuzu bile bile sizin yanınızda?
evlilik lan bu, hayattaki hiç birseye benzemiyor. bu hayatta saf sevgi denen şey yok. git taksimdeki barlara çocuk daha 18 yaşındaki kızlar tabiri caizse kapağı atacak keriz arıyor. ortama bak hayata bak.
doğru kişi insanın hayatına bir defa çıkıyor, onu da kaybettiysen evlenme zaten.
Geçen gece sevgilim olmayan, çok yakın arkadaş da olmadığımız 2 kızla (kendileri iş ortamında gayet takdir edilen düzgün görüntülü kızlar) fasıla gittik ve olaylar şöyle gelişti
saat 19.00 ( 1. kadeh)
1.kız : sevgilimi çok seviyorum ama evlenince başka şehirde yaşamam gerekiyor emin değilim orada yaşayabileceğimden.
2. kız : ya şu fotoğraftaki çocuk benden hoşlanıyor, ben de ondan ama harekete geçmiyor, yarın gece buluşacağız dur bakalım ne olacak.
saat 21.00 ( 2. kadeh)
fasıl başlar çok güzel sesiyle kadın solist sanat müziği şovuna başlar.
1. kız : bu şarkı eski sevgilimle bizim şarkımızdı, kadın da güzel söylüyor, hafiften onu hatırladım.
2. kız : ya bu çocuk çok tatlı ama içki içmiyor, ben sağlam içiyorum, sen iyi içer misin (bana)
saat 23.00 ( 3. kadeh)
fasıl tavana vurmuş herkes hafif çakırkeyf olmuş hüzün, gevşeme, sarhoşluk bir arada gitmeye başlamış.
1. kız : şu şarkıyı video'ya alacağım süper söylüyor. whatsapptan göndereceğim.
ben : seninki uyumuştur bu saatte (çocuk işi gereği çok erken yatıp çok erken kalkmak zorunda) boşa gönderip uyandırma çocuğu.
1.kız : ya aslında ona değil eski sevgilime göndereceğim, bu şarkıyı çok severdi, zaten evli kötü niyetle göndermiyorum.
ben : karısı görünce sormayacak mı kim gönderdi diye, senin sevgiline gönderseler ne yapardın?
1.kız : doğru haklısın ama birşey olmaz ( mesaj gönderilir.)
2. kız : ya burdan sonra bir yere gidelim mi eve gitmek istemiyorum erkenden.
1.kız : benim gitmem lazım yarın erken kalkacağım.
2.kız (bana) : biz gidelim mi?
ben : gidelim.
hikayeyi uzatmadan , 1. kız eski sevgilisine mesaj atıp tekrar yazışmak, belki görüşmek ve sabah erkenden mevcut sevgilisine (müstakbel kocasına) günaydın aşkım mesajı atmak üzere evine gider.
2.kız geceyi bende tamamlar, ertesi gün çocukla buluşur ve çocuğun romantikliğinden etkilenip bu sabah biz x le çıkmaya başladık lütfen dün geceyi kimseye anlatma diye bana telefon eder, çocuk kızın dün gece henüz sevgili değillerken sürekli onunla yazışırken gecenin bazı farklı detaylarını anlatmadığını bilmeden büyük umutlarla yeni ilişkisine başlar.
sen çok mu namuslusun lan ibne diye düşünenlere söyleceyeceğim de şudur.
evli değilim, sevgilim yok, sana gidelim diyen kıza hayır demem (diyene helal olsun)
Burada kadınlar kötüdür demek istemiyorum. Hepimiz götüz, fırsat çıkarsa her boku yaparız, bunu bile bile evlenmenin anlamı yok diyorum.
Ne kadar büyüsem de ailemle yaşadığım müddetçe kısıtlandığımı hissediyorum. Kendi hakimiyet alanımın oluşmasından yanayım ama bunu da tam ekonomik bağımsızlığıma kavuşunca yapmak istiyorum. Bunun için 3 yıla ihtiyacım var. Evet tam olarak bu yüzden.
ailemden ayrilip baska bir aileye dahil olmak istemiyorum. cunku bir parca da olsa kopuyorsun illa ki ailenden. bide bu kotuluklerle dolu dunyaya cocuk dogurmak istemiyorum falan filan.
