Anlatılması zor biri, birbiri ardına hikâyeler zırvalıyordu. Canlı canlı yürüyen bir genç, birazdan doğum gününe degil, ölüm gününe doğru yürüyordu. Günlerden pazar' dı. Uzun zamandır ilk kez hava bu kadar güzeldi. Güneş açmış tüm sıcagıyla taksim' i ışıl ışıl yapmıştı. insan dogacagı günü seçemezdi. öleceği günü ise kimse seçmek istemezdı. Ama bu genç birazdan oleceğini biliyordu. Yarın hayat yoktu. Feci bir ölüm olacaktı. orası kesindi. Paramparça bir ceset kalacaktı geriye... Ama neden?
tamam bu adam teröristti... provakatördü... ama neden diye sormaz mı insan? nasıl?