insanoğlunun kendi kendine sorduğu, cevapları aldığında ise kendini haklı bulduğu sorudur.
neden asosyalim?
çünkü;
konuşma dilinin artık layığıyla yapıldığına inanmıyorum,
kişilerle geçilen iletişimde muhakkak saygı sınırlarının aşıldığına şahit oluyorum,
hayatımın merkezine koyduğum kişiler bir gün muhakkak yabancı gibi davranmaya başlıyor,
her 10 arkadaşlıktan 9 u çıkar menfaat ilişkisi içeriyor,
karşılık beklemeyerek yaptığım şeyler fazlalaşırken, benden beklenen karşılık çoğalıyor gibime geliyor,
zaman eskisinden çabuk mu geçiyor ne?
faydalı ve yanlız yapılabilecek bir sürü yeni şey keşfediyorum..üstelik gerçekler.
cep telefonumu ve mail adresimi gereksiz kişilerle doldurup onlarla arkadaşçılık oynamayı sevmiyorum,
zaten ben oyun oynamayı da sevmiyorum. sanal hayvan dahil..
doğallığı; gıdalardan sonra insanların da kaybettiği bir vasıf olarak görüyorum.
10 kişiye 1 sorunu anlatıp 9 unun buna değmediğini görmektense, 1 kişiye 10 sorunu anlatıp 9 una çözüm bulamamayı yeğlerim. en azından dikkate alındığımı bilirim.
birileriyle bir şeyler paylaşmak; birlikte dizi izlemek değildir, bunun bilincindeyim. sosyal paylaşım sitelerinde asosyalleşmektense, asosyal olup sosyal paylaşım sitelerine girmemeyi daha sosyal buluyorum.
tercih meselesi diye cevap verilebilecek sorudur*. ama anlamak gerekir ki bazı insanların tamamen tercihiyle alakalıdır. hatta yalnız kalmaktan bile mutlu olan insanlar tanıyorum. özetle sosyal olmak iyidir asosyal olmak kötüdür gibi bir ayrım yapmak mümkün değildir.
bu sorunun cevabını bulan insanın, neden yaşıyorum a vereceği cevabın bu cevaptan farklı olması, o kişinin tutarsızlığını, dolayısıyla ilk soruya verdiği cevabın doğru olmama ihtimalini gösterir.
çünkü sosyalleşmeyi alışveriş merkezlerinde , sosyal paylaşım sitelerinde arıyorum. halbuki sosyalleşmenin tiyatroya gitmek , kitap okumak , hobilerimle ilgilenmek (gitar çalmak , bisiklet sürmek, vb.) bir kafede ya da çay bahçesinde arkadaşlarımla buluşmak olduğunun farkında değilim.
bir ihtimal ise şu : çünkü sosyalleşmek için maddi durumumun elverişli olması gerekir ; ama benim maddi durumum düşük. *
-insanlarla değil de uyuyarak vakit geçirmeyi seviyorum.
-sosyalleştikçe sorumluluk almak yerine kendimden sorumlu kalmayı seviyorum.
-insan kahrı çekilir dert değil.
-başkalarının beni sevip,değer vermesini beklerken üzülmek yerine asosyal olup kendi kendime yeterim.
insan hayatın bunca suniliğinde kendine bile zor katlanır halde iken insanlarla mış gibi yaparak/yaşayarak suniliğin somutlaşmasına katlanamıyor, yaşasın tekil kalabalık....
-başkalarına kendimi beğendirme çabasında olmayı sevmiyorum.
-fazla muhabbet fazla samimiyete, fazla samimiyet de zamanla istenmeyen diyaloglara yol açıyor.
-tek çocuk olduğumdan dolayı kendime vakit ayırmayı seviyorum.
-yengeç burcu olduğumdan bir ayağım hep frende oluyor.
-kendime, geleceğe güvenmiyorum.
asosyalliğin kötü yanı bir yere gittiğinde yanında kimsenin olmamasıyla beraber yapacak hiçbirşeyin olmamasıdır. normalde asosyallik iyidir, kafanı dinlersin, kimsenin dırdırını çekmek zorunda kalmazsın. evinde olduğun sürece mutlu olursun, fakat sosyal bir ortama girdiğinde sap gibi kalmak seni üzebilir. Asosyalliğin ktü birşey olduğunu söylemiyorum ama birçok insan kötü birşey olarak görür, bu yüzden insanlar ona: "amaaan bırak asosyal bu" der. halbuki adamı asosyal yapan odur.
"Hiçbir lokantada tek başınıza oturabileceğiniz
şekilde dizayn edilmiş masa bulamazsınız. toplum sizi yalnızlıktan
kurtarmak için gerekirse ruhsağlığınızla oynar!..."
KÜÇÜK iSKENDER