müminlerdir usul erkan erbabı
geçen poker oynarken içtim şarabı
solcular söyler durur necip fazıl sapık mı
üstad da durur mu yapıştırır cevabı;
(büyük harflerle)sizi ne lan inanmıyorsan saygı duy amına koduğumun orospu çocuğu piç atayız
yontem buyuranlarin yazdigi siiri paylasmasini beklemekteyiz. zira yok oyle bir yontem. siyasi olarak sevmemek herkesin hakki. ama sairligine laf edeni kaldirim tasiyla kovalamak lazim.
"
ince sütunlardaki ilahi güzelliğe
bacakların ruhudur şekil veren, diyorum
bacakları bir kalın örtüde saklı diye
mermerde kalbi çarpan venüs'ü sevmiyorum
boynuma doladığım güzel putu görseler
insanlar öğrenirdi neye tapacağını
kör olsam da açılır gözüm ona sürseler
isa'nın eli diye, bir kadın bacağını "
necip fazıl kısakürek
sözlüğün abazaları tarafından gayet yazılması mümkündür.
edit: ulan şakirtler ne adamsınız. koskoca üstad dediğiniz adam yazıyor bunu ona sevgi saygı gırla, biz iletince eksiler şelale.
asuya felek vurmuş arkadan
geçen duydum çıkarken cumadan
yılar öncesinde askıntıydı asuman
derdi bana gelip istesene yok mu baban
bakardım sanki kaldırım derdim siktir lan.
necip fazıl ın şiirlerini okurum. neden okuyosun solcuysan diye sormasın kimse çünkü hemen yanıtlıyorum: sadece tek tip insanların ürettiği şeyler seni at gözlüklü yapar da ondan. solcuysan sade sol yayınlar okursan bilgili değil önyargılı,analitik düşünemeyen, hayal dünyası dar olan bir insan olabilirsin ancak. ve düşüncelerin o önyargılar bir şekilde yıkılınca ortadan kaybolacaktır. sağcılar için de geçerli bir durum bu.
sırf ideolojik nedenlerle birinin sanatını kötülemek ( ki bu o kişi hakkında bilgi sahibi olmadan da yapılıyor) cehalet olabilir ancak. çünkü o bir kaç arapça kelimeyi dedikleri gibi şiire sıkıştırmak şair olabilmenin ince çizgisidir.
Zordur. Zira üstadın nev-i şahsına munhasir bir yapısı vardır. Ama gelgelim Nazım Hikmet'te balon bir sair değildir. Sırf siyasi görüşlerinden ötürü iki edebiyat devini gömmenin anlamı yoktur.
öncelikli olarak cümle kurmayı öğreneceksiniz. insanlarla konuşurken bile 100 kelimelik cümleler kurabileceksiniz ki bu yolda önemli adım atmış olacaksınız.
devamı var ama siz önce yukarıdaki söylediğimi yapın ben devamını anlatıp sizi bir necip fazıl olarak yetiştireceğim söz veriyorum.
adamcağıza siyasi ve dini açıdan bakanların, bi taraflarından uydurduğu yöntemlerdir. örneklere bakıyorum olmamış, açıklamalara bakıyorum bağırıyor "bok atmak için ne yapacağımı şaşırdım" diye. bir şairi yermek için; içine "saçma sapan, anlamsız, iğrenç, böğğğk çok kötü olmuş" gibi basit kelimeler/cümle öbekleri sıkıştırılmış cümleciklerden fazlası lazım.
--spoiler--
ne hasta bekler sabahı,
ne taze ölüyü mezar.
ne de şeytan, bir günahı,
seni beklediğim kadar.
geçti istemem gelmeni,
yokluğunda buldum seni;
bırak vehmimde gölgeni,
gelme, artık neye yarar?
--spoiler--
nazım hikmet'i daha çok sever ve daha çok okurum, ama necip fazıl'ın da yeri ayrıdır. diyeceğim o ki, bir tarafı övmek için diğer tarafı itin kıçına sokmaya gerek yok.
vatanın milletin elden gitmek üzere olduğunu düşünen bir grup heyecanlı genç bulunur. Gençlik döneminizde aldığınız felsefe eğitiminin de yararıyla, bu gençlere ümmetçi milliyetçi vaazlar verilir. Arada da fransa günleri anlatılır. Böylelikle geldiğiniz yerde zaten ne yazsanız iyi şiir kabul edilir.**
tabii şairliğin ölçüsü yerelin ardına çıkabilmektedir. Yazdığınız şiir, kendi diliniz ile yaptığınız küçük kafiye oyunlarından arındırılarak başka dillere çevrildiğinde de hala etkileyici olabiliyor mu, hala insanların edebi duygularına dokunabiliyor mu o önemlidir. O nedenle de şairleri karşılaştırırken, eserlerinin kaç dile çevrildiğine, o dillerde ne kadar okunduğuna, dünya edebiyatı ile ilgili derslerde, konferanslarda ne kadar yeri olduğuna bakmak gerekir.
Yoksa ideolojik çatışma dönemlerinde her grup kendi edebiyatçılarının bir kısmını efsane kabul eder. Hatta aradan 30 yıl geçtikten sonra bile, "hikmetof yoldaş" ifadesinin bir aşağılama olduğunu düşünecek kadar o yılların kör bataklığına saplananlar, o efsanelerine dört elle sarılırlar. Aslolan, bu ideolojik kamplaşmanını dışında kalan gerçek edebiyat uzmanlarının, uluslarası edebiyat çevrelerinin, şiirseverlerin görüşüdür.
necip fazıl kısakürek in yazdığı şiirlerin en az biri kadar güzel şiir yazabilirseniz bu yöntemlerin ne oldugu hakkında fikir edinebilirsiniz. bunu bile dinden ayıramamak gibi bir yanlışa düşmek anlayamayacağım birşey. görüyorum ki edebiyatın belli fikirlere özel olduğunu zanneden insanlar bu büyük şairin fikirlerine saygı göstermeyerek farklılaştıklarını düşünüyorlar. her ne kadar hoş karşılanmasa da ben dinini yaşamak isteyen insanların bunu her anlamda yaşamaya hakkı olduğuna inanıyorum. şiirinde bahsetmek isterse eder bunda art niyet aramak zavallılıktır.