anadolu(trakya ve mezopotamya'da dahil) toprağında yetişmiş ve o kültürün pıtırcıkları olan nesillerin sosyal ve manevi bağlarını yansıyan cümle, serzeniş, davamız.
ırkçılıkla mutluluk olmaz. kaynaşmadan mutluluk doğar.
mutluluk kaynaşmadan doğar fakat dünyada iyi şeyler olduğu kadar kötü şeyler de vardır.
kur'an'da bile insan ırkının kavimlere bölündüğüne değinilirken,
atatürk'ün millet bilincini yitirmiş bir topluluğun esarete düşmesi kaçınılmazdır sözü varken,
en başta mutlu olmak,
sonra da ilelebet mutlu ve bağımsız yaşayabilmek için:
Hiç bir laz'ın, zaza'nın, çerkez'in kurmayacağı cümle kalbıdır. Bu toprak üzerinde yaşayan herkes "türk'tür". Kullanılacak tek cümlede;
"Ne Mutlu Türküm Diyene'dir".
bir yobazın ağzından dökülen olabilir en fazlasıyla. anadolu insanı gayet türklüğü ile mutlu bir şekilde yaşamakta. birilerine çok güzel batmakta bu durum. şayet kendi adıma söylemem gerekirse; saçmalık.
faşistçe bir yaklaşım. çok ırkçı gördüğünüz o "ne mutlu türk'üm diyene" lafını daha hümanist bir hale getirmeye çalışırken asıl kimliklerinizi de belli ediyorsunuz ya, ona çok seviniyorum. bir kere zaten "türk'üm diyene" demek kürdü, çerkezi, lazı bilmem nesi hepsini kapsıyor. hepsi bir millet bilinci taşısın diye kısaca türk olarak adlandırılıyor ve dikkat edilirse bu başlıktaki gibi türk olana gibi bir yaklaşımla değil türk'üm diyene gibi bir yaklaşımla vurgu yapılıyor. yani bu başlıkta denmek istenen şey; 'anadoluluysan anadolulusundur, yoksa hiç şansın yok. bu ülkeye yaklaşma' oluyor. asıl ırkçılık böyle olur vesselam.