ne kadar çok yanımız var yahu

entry1 galeri0
    1.
  1. Bir yanım evcimen bir yanım da feci serseri demişti. Bu yetenekli bir insandı. Birbiriyle uzlaşmaz gözüken insanlık hallerini aynı bünyede toplayabiliyordu. Bu iki insanlık hali aynı vücutta birbirine dokunmadan yan yana yaşayabiliyordu. sanırım duruma göre bir o yanını bir bu yanını kullanıyordu ve bu durumdan da memnundu. Kafasını titreterek, ellerini oynatarak, dudaklarını büzerek bana yanlarını anlatıyordu. Kendi yanlarımı kontrol ettim. Bir yanım 'başkasının yerine utanmak' lanetiyle boğuşurken, diğer yanım sinir içinde tepiniyordu. Sinirli yanım masadan kalkıp gitti. Anlayışlı yanımla oturmaya devam ettik.
    'Hem oyum hem de buyum' kalıbını kullanan insanlara dayanamıyordum ve o gün böyle biri yanımda oturuyordu. Hangi yanımda oturduğunu bilmiyordum. Yanlarım feci şekilde karışmıştı. Fena sinirli halimle 'senin bir yanın kuzu, diğer yanın da sinsi yılan olmasın sakın' dedim. Bunu söylediğime pişman olmamıştım. zaten anlamamıştı. Devam etti. aynen şöyle ; ' Yani gerektiği yerde yılan olmasını da bilirim ' güldü. 'çok iyi' dedim. Dünyamızda 'gerektiği yer' adlı bir yer olduğunu daha öncede duymuştum. Ama elimizde bu yer ile ilgili kesin bilgiler yok. Bir daha konuşmadım. Ortam göze batmayacak kadar kalabalıktı. Suskun yanım iyiydi, rahat ettim. Sinsi yanımla gözlerimi kısarak bira içmeye devam ettim.
    Bir ara lavaboya gitmeye tam kalkacaktım ki yanımda duran bir yanı evcimen bir yanı feci serseri olan insan dans etmeye kalktı. Dans eden yanı serseri yanıydı sanırsam. Evcimen yanı ortalarda gözükmüyordu. kalkıp tuvalete gittim. Yani 'gerektiği yerde' tuvalete gitmesini de bilirim.
    Geri geldiğimde dans devam ediyordu. Feci serseri yanı ile erotik yanı el ele, kol kola nefis bir performans sergilemeye başlamıştı. Dans esnasında sık sık çömeliyor sonra da gıdım gıdım ayağa kalkıyordu. (bilirsiniz dans esnasında çömelme köylü yanlarımızı değil, şehir imalı yanlarımızı anlatıyor. ) Masadaki diğer insanlar da çeşit çeşit yanlarıyla figürler yapmaya başladı.
    bütün yanlarımı toplayıp sıkılarak bardan çıktım. 'gerektiği yerde' dışarı çıkmasını bilirim..
    Canım eve gitmek istemiyordu sanırım maceracı yanım ağır basıyordu. Bu yanım beni en boktan bir mekana götürtüp en ücra köşeye oturtup 'ulan o son birayı içmeyecektim' dedirten o son birayı içirtti.
    Sabah kalktığımda başım ağrıyordu. Üşengeç yanım yataktan çıkmayı reddediyordu. 'dayanıklı yanım'ın yardımıyla kalkıp derse gitmek için hazırlandım. Yolda 'politik yanım' bir gazete ve 'acıkan yanım' bir simit aldırdı. Sabırsız yanımı simitten ufak bir ısırık alarak yatıştırdım.
    Gazeteyi açtığımda bir manken aynen şöyle demişti '' Bir yanım süt liman ama bir yanımda fırtınalar kopuyor; bir yanım uysal ama bir yanım uçuk kaçık; bir yanım sevecen ama bir yanım da kedi gibidir. '' Derin bir ooofff... ! çektim. Manken yanlar rekoru kırmıştı.
    Bütün yanlarım birbirine karıştı. Sonra 'aferin' dedim içimden. Ne kadar yan varsa hepsini bünyesinde barındırmıştı. Açık bir yan bırakmamıştı. Her şey olmuştu. haberi bir daha okudum. önce tüylerim sonra bütün yanlarım ayağa kalktı. Deliler gibi alkışladık . ama bir yanım var ki hiç ayağa kalkmıyor. Öyle oturup pis pis bakıyor. ismi: G.tümün yanı !
    ( küfreden yanım için özür dilerim.)
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük