Yeter artık! Yeter! bu oyunların, bu kirli düzenin içinde olmaktan nefret ediyorum! Birileri rant sağlayacak diye, davullar ile zurnalar ile çocuklarını asker ocağına gönderen anaları ağlatan, vicdanı bir an olsun bile sızlamayan psikopatların, kan emicilerin arasında sıkışıp kalmaktan, bu düzenin dayatılmasından, masallarına inanırmış gibi yapmaktan iğreniyorum...Vatan sağolsun diye ölen gencecik çocuklar, son nefeslerini verirken, gerçekten vatanın onlardan sonra sağ olacağına inanarak mı öldüler sanıyorsunuz!
sebepsiz yere ölen askerdir. kim için ne için can veriyorsun. bizi yönetenler ülkeyi ne kadar salliyor ki.. hep ayni senaryo; sehitler ölmez vatan bölünmez. adam öldü ötesi yok, vatansa çoktan bölündü...
edit: eskileyen zat bas eksiyi acima ama askere giden arkadasin vardir. kaç kisi malum bölgelere gitmek ister, gidenlerin kaçi içi huzurlu bir halde gitti, kpss ye girip yazan var mi? yada bir yere giderken yolunu oradan geçiren var mi? bunun adi gayriresmi bölünmedir.
özellikle emperyalist sömürgeciliğin çok yaygın olduğu 19. yy. sonları ve 20. yy. başlarında en yaygın şekilde olmak üzere, ingiltere, fransa, almanya gibi emperyalist devletlerin sömürgelerinden toplayıp doğdukları topraklardan binlerce km. uzakta kendi çıkarları için cepheye sürdüğü askerleri de gayet net tarif edebilecek bir ifade.
ne uğruna, hangi hesaplar uğruna, hangi pazarlıklar uğruna hiç bir şey bilmeden kendi canından, anasından, babasından, yarinden ayrı düşen askerdir. garibandır iki hafta sonra adını hatırlayanı olmayacaktır. uğruna hayatını verdiği topraklarda normal yaşam sürecektir. ailesine 300 lira şehit maaşı, otobüslere ücretsiz seyahat mirası bırakacaktır. ve gün gelecek askeri kapılardan annesi ite kaka dışarı atılacaktır. uğruna yaşamını bıraktığı bu topraklarda değeri sadece lafta olacaktır.