aslında sebepsiz de değildir. sadece biriken sebeplerin, artık unutulan sebeplerin, "yeter artık at bu vücuttan" demesidir. sonra bir kısım sebepler akar gider gözlerden. ta ki yenileri orda tekrardan birikinceye dek.
genel de kadın davranışıdır.
hayatım neden ağlıyorsun birşey mi oldu?
olmadı.
neden ağlıyorsun peki?
bilmiyorum sinirlerim bozuldu.
neden bozuldu peki?
bilmiyorum.
sonunda "aaa demek ki ben bunun için ağlamışım..." şeklinde bir aydınlanma yaratan durumdur.
sebebsiz yere ağlıyorsun, başına bir çıkacak mı var ne...denilir anadoluda...
yüksek ihtimal son olarak gerçekleşen minicik, minnacık olay sadece tetikleyicidir. yani bardağı taşıran son damladır. uzun zaman bir çok şeyi içine atan insanlarda sık sık gözlemlenir. belki de yılların birikimidir bu gözyaşları.
her şeyi dilinde yaşayan, vara yoğa konuşan, hatta bağırıp çağırıp stres atan ve bu şekilde olay ilk olduğu zaman deşarj olan kişileri gözlemleyin, bu ağlama olayını pek gözlemleyemezsiniz onda.
geçen gün başıma geldi bu. bir film izliyorum almanya diye acıklı bir filmde değil çok güzeldi. sonlarına doğru oyuncular gülüyor eğlenceli bir sahne hemde, birden gözlerimden yaşlar süzülmüye başladı sözlük. sessiz sessiz akan ağır yaşlar vardır ya, öyle.
Aslında bu her iki cinse de olur. Sadece ne için ağladığını kendisi de bilmek istemiyordur diğer insanlar gibi. Başına istemediği bir şey gelmiştir ve bu onu içten içe çok yaralamıştır. En yakın arkadaşına bile söylemez ve bu yüzden nedenini bilmediğini düşünerek ağlar bazen insan.
O çok acı bir durum ya. Artık insan kendini sıka sıka herşeyi içine ata ata artık bi patlama noktası gibi bişey. Neye ağladığını bilmiyorsun ama içinden ağlamak geliyo, sonrasında da güzel bir uyku.
en azından rahatlama hissi elde etmektir.yıllardan sonra ilk defa anneannem vefat ettiğinde gözümden 2 damla yaş gelmişti o kadar unutmuşum ki onu bile garipsemiştim.