küçük yaşlarda * sınıftaki arkadaşlarıyla dergi alışverişi yaparken slam dergisiyle bu ligle tanışmıştır. ligdeki bir oyuncuya önce fangirllük beslemiştir, sonra da gece uyanıp maçlarını izlemeye kadar götürmüştür. çoğu futbol maçından daha eğlenceli olduğu için midir bilinmez ama uyku düzeninin içine etmek ona fazla koymamaya başlar.
ortam için nba izleyen kızı da pek tanımadım. sonuçta ntv spor'da yayınlanan barcelona-real madrid maçı değil bu akşamında ''messii <3 ronaldoooo <333'' diye twitter'a facebook'a yazılan türlerden. konferans finali için 03:15 gibi bir saatte kalkıyorsan, ligdeki oyuncuların çoğunu biliyorsan, yeni gelen genç yetenekleri izlemeye bayılıyorsan ''ortam yapılıyor.'' denemez. ciddi bir ilgi lazım çünkü.
not: aşık olduğum basketbolcu da paul pierce. emekli olduğu zaman derrick rose tarafına geçmeyi düşünüyorum ama tabii ki boston celtics'i tutmaktan vazgeçeceğimi sanmıyorum.
kız arkadaşımdır. evet pes de oynar, futbol da izler, sabahlara kadar nba'de izler. vardır efendim böyle kızlar, sadece biraz şanslı olmak gerek sanırsam.
şu nba finallerinde karşılıklı oturup türkiye saati ile sabaha karşı izlemek büyük keyif verir. ayrıca finale çıkan takımın birisini o birisini sen tutuyorsan daha eğlenceli olabilir.
türkiye'de yoktur bu tip şeyler. türkiye'de kızlar serdar ortaç, gökhan tepe konserlerine falan giderler, arada evi toplarlar, izdivaç programı izlerler. genellikle kızların lise kafası evlenene kadar bitmez.
ben anlamıyorum bu erkekleri, kızlar sporun bir dalını sevse hemen ya "erkek gibi kız" ya da "özenti" yakıştırması yapılıyor. sevmeyip takip etmeyenlere "amaaaan kızlar ne anlar" yakıştırması yapılıyor. sevse de suç sevmese de.
iyi de odun, sen sevip takip edince spor sever oluyorsun sevmezsen cool oluyorsun. bu ne yaman çelişkidir.
spor severin kızı erkeği olmaz. seviyorsa takip ediyordur.