nazım hikmet ran

entry2958 galeri144 ses1
    2850.
  1. 2849.
  2. 2848.
  3. Türk edebiyatı'nın en büyük iki şairinden birisi.

    Nazım'ı daha iyi anlamak, tanımak isteyenler alsın "mavi gözlü dev" kitabını zekeriya sertel'in okusun.
    1 ...
  4. 2847.
  5. bu adama moskof köpeği diyenler amerikadan gelen süt tozlarını yudumluyup. nato ve abd üstleri için hibe topluyordu amerika'dan.

    bana göre o dönem rusya'ya yakınlaşmak amerikan köpeği olmaktan evladır.

    rusya pragmatist değil müttefiklerini çıkarına ters düştüğü zaman bile satmıyorlar.
    3 ...
  6. 2846.
  7. --spoiler--
    Memleket mi, yıldızlar mı, gençliğim mi daha uzak?
    --spoiler-

    şu dizeleri bir tane aşk sözüne bedeldir anlattığıyla. büyük şair.
    3 ...
  8. 2845.
  9. "ben artık şarkıldinlemek değil şarkılar söylemek istiyorum"

    -NAZIM HiKMET

    böyle bir şiiri vardır ne zaman dinlesem içim bir burkulur.
    0 ...
  10. 2844.
  11. Üstad'ın Elindne her iş gelirdi. Bulaşık bile yıkardı, ütü yapardı.
    0 ...
  12. 2843.
  13. hoş geldin kadınım benim hoş geldin
    ayağını basdın odama
    kırk yıllık beton, çayır çimen şimdi
    güldün,
    güller açıldı penceremin demirlerinde
    ağladın,
    avuçlarıma döküldü inciler
    gönlüm gibi zengin
    hürriyet gibi aydınlık oldu odam...
    7 ...
  14. 2842.
  15. sen şiiri,
    nazımın va nu yani vala nurettin için yazdığı şiirdir.

    bir zamanlar yaşamınızda olan değerli bir kişiyi silip atmanın en net ifadesi olan şiirdir.
    öfke, kırgınlık, kızgınlık, düşmanlık gibi duygulara bile değmemeyi anlatır.
    " değersizleşmiş bir kişiliğin " en şairane anlatımı.
    1 ...
  16. 2841.
  17. 2840.
  18. Rahmetle anıyoruz.

    Onlar ümidin düşmanıdır, sevgilim,
    akar suyun
    meyve çağında ağacın,
    serip gelişen hayatın düşmanı.
    Çünkü ölüm vurdu damgasını alınlarına :
    - çürüyen diş, dökülen et-,
    bir daha geri dönmemek üzere yıkılıp gidecekler,
    Ve elbette ki, sevgilim, elbet,
    dolaşacaktır elini kolunu sallaya sallaya,
    dolaşacaktır en şanlı elbisesiyle : işçi tulumuyla
    bu güzelim memlekette hürriyet.
    Bursa da havlucu Recebe,
    Karabük fabrikasında tesviyeci Hasana düşman,
    fakir köylü Hatçe kadına,
    ırgat Süleymana düşman,
    sana düşman, bana düşman,
    düşünen insana düşman,
    vatan ki bu insanların evidir,
    sevgilim, onlar vatana düşman...

    Nazım Hikmet RAN
    2 ...
  19. 2839.
  20. Akp kurulmadan önce “vatan haini” idi. Akp hükümeti döneminde vatandaşlığa alınıp iade i itibar yapıldı.
    0 ...
  21. 2838.
  22. Atatürke burjuva Kemal diyen Polonya Yahudisi bir moskof artığıdır. ilaveten şiir alanları farklı olmasına rağmen Necip Fazıl kendisinden daha iyi bir şairdir. isteyenler NFK'in "Kadın Bacakları" ile Nazım Hit and Run'ın burjuva kemal dediği şiire bakabilir.
    3 ...
  23. 2837.
  24. Ulan tamam sevmezsiniz etmezsiniz ama siirleri bir halya benzemiyor demeyin...

    Komünist nazım'in da...

    irkçı atsiz'in da...

    Dindoş necip fazil'in da...

    Güzel siirleri var...

    Bu hasret bizim şiirini yazmis adam nasil kotü sair olur...

    Cehape zihniyeti bitirdi adami...
    1 ...
  25. 2836.
  26. hür ve orman gibi yaşamaktan kastı böyle bir dünya değildi aslında. bilgisayar başında beli bükülen gençlerden, eylemlerde, hapis ve zindanlarda ölenlere kalan bir dünyaya merhaba de nazım.
    0 ...
  27. 2835.
  28. En güzel şiiri bence şudur:

    Tttrrrrrr trrrrrrrrrrrrıııım trrrrrııım makinalaşmak istiyorum.
    2 ...
  29. 2834.
  30. Lakabı 'Güzel Yüzlü Şair' veya 'Mavi Gözlü Dev olan şairdir.
    0 ...
  31. 2833.
  32. herkese selam, sana hasret
    saygı, sevgi ve hasretle.
    7 ...
  33. 2832.
  34. şiiri olmayan "şair"dir.

    siyasetiyle prim yapıp, devrimlerini yaymaya çalışan sovyetler tarafından şişirilerek pazarlanmış bir vasıfsız.

    solun bütün "dev"leri böyle. alanı ele geçirerek kendileri dışındakilere söz hakkı tanımaz ve kendilerinden olanı ne kadar kalitesiz olursa olsun şişirerek "abartılı temsil" yöntemiyle kabul ettirirler.

    mesela can yücel diye bi şarapçıları vardı, "sabah evden çıkarken malafatımı sol tarafa yatırdım" filan gibi bişeyler yazıyodu, bu kızıl davarlar da alıp yüzlerine gözlerine sürüyorlardı.
    3 ...
  35. 2831.
  36. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1688488/+

    Nazım, bu ülkenin yetiştirdiği büyük bir şairdir, büyük bir sanatçıdır. Tüm dünyanın mavi gözlü devidir o. Sanki ölümünün ipuçlarını şiirlerinde vermiş gibi:

    “1902’de doğdum
    doğduğum şehre dönmedim bir daha
    geriye dönmeyi sevmem…
    kimi insan otların, kimi insan balıkların çeşidini bilir
    ben ayrılıkların
    kimi insan ezbere sayar yıldızların adını
    ben hasretlerin…

    Yaşamı boyunca çektiği çileleri, acıları, zorlukları ziyaretine giden her insan yüreğinde duymuş ve ondan özür dilemiştir.

    Ona gerçek huzuru tattıramadık.

    Öldüğü gün cebinden eşi Vera’nın fotoğrafı çıkıyor, fotoğrafın arkasında şu dizeler yazılı:

    Gelsene dedi bana
    Kalsana dedi bana
    Gülsene dedi bana
    Ölsene dedi bana
    Geldim.
    Kaldım
    Güldüm,
    Öldüm.

    Ama bizce sen:
    Geldin,
    Kaldın
    Ama gülmedin
    Ve de hiç ölmedin…
    9 ...
  37. 2830.
  38. 2829.
  39. Seni Düşünmek

    Seni düşünmek güzel şey,

    ümitli şey,

    dünyanın en güzel sesinden

    en güzel şarkıyı dinlemek gibi birşey...

    Fakat artık ümit yetmiyor bana,

    ben artık şarkı dinlemek değil,

    şarkı söylemek istiyorum...
    4 ...
  40. 2828.
  41. gercek anlamda yazmayı bilen yazardır. Bir ayrılış hikayesi şiiri bunun en güzel kanıtlarından biridir bence.

    2 ...
  42. 2827.
  43. “Yıldızlar ve senin kafan
    Bu kainatın en mükemmel
    Şeyidir.”
    2 ...
  44. 2826.
  45. Nazım Hikmet'in Bursa Cezaevi'nde tutsaklık günleri. Koğuş
    arkadaşlarını okumaya yazmaya yönlendiren Nazım, aynı zamanda cezaevi
    yönetimine de yardım etmektedir.
    Cezaevi denetimine Adalet Bakanlığı'ndan bir müfettiş gelir.
    Bir kaç gün denetim yaptıktan sonra müdüre:
    - Nazım da buradaymış, çağır da görelim nasıl biridir? der.
    Nazım'i odaya getirirler. Müdür koltuğuna iyice kurulan
    müfettiş Nazım'ı tepeden tırnağa süzer ve:
    -Demek Nazım sizsiniz, der. Nazım'a oturması için yer
    göstermez. Kısa bir konuşma sonrası, gidebilirsiniz, der.
    Nazım tam kapıdan çıkarken durur ve müfettişe:

    -Ömer Hayyam adını duydunuz mu? diye sorar.

    Müfettiş hemen atılır:
    -Kim duymaz Hayyam'i.
    Nazım:
    -Hayyam zamanında iran hükümdarı kimdi? diye sorar.

    Müfettiş şaşırır. Nazım konuşmasını sürdürür, görüyorsunuz sanatcıyı
    anımsadınız ama hükümdarı anımsamadınız. Yıllar sonra beni dünya
    anımsayacak ama dönemin Adalet Bakanı'nı ve sizi kimse anımsamayacak,
    der çıkar.
    Müfettiş yaptığı yanlışı anlar, Nazım'ı geri çağırır ama
    Nazım koğuşunun yolunu tutmuştur.
    Sahi, o dönemin Adalet Bakanı kimdi?

    BiR ZAMAN SONRA ŞiMDiKiLERDE ÇEKiP GiDECEKLER VE UNUTULACAKLAR,
    GERiYE YURDUMUZA YAPTIKLARI KÖTÜLÜKLER KALACAK…….
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük