yurdum insanı içerisinde öyleleri var ki; "ulan inşallah gerçek düşüncesi bu değildir" dedirtir, dedirtir ki durumun vahimliğini düşünmek istemeyelim.
ama yine de, gerçek düşüncesi bu değilse bile "yahu bir insan neden böyle bir şey söyleme ihtiyacı duysun ki" düşüncesiyle karşı karşıya kalınır, ki bu da sıkıntılı bir durumdur.
velhasıl; akıl fikir diyeceğim ama, akıl fikirden önce başka şeyler var bence...
tanım : nazım hikmet'in bir şiirini dahi okumamış, kim olduğunu bilmeyenlerin söylediği sözdür.
(bkz: memleketimden insan manzaralar)
nazımı hiç okumayan necip fazılın hayranı olan kişi. necif fazıl duygu yuklu şiir yazar ama edebiyat dili asla bir nazım hikmet gibi olamaz.
tabi şimdilerde küçük iskendervari sözde şairler ortalığı gaspettiği için bizim yeni neslimiz bu şairimsileri yüceltiyor. bak genç arkadaşım bu dünyada aşktan çok daha önemli konular var. açlık var, katliam var, adaletsizlik var, şerefsizlik var. bu senin beğenmediğin nazım hikmet bunları anlatabilmek için 62 yıllık ömrünün 13 senesini hapislerde geçirmiş. dile kolay tam 13 sene. he sen gene de banane kardeşim ben aşk şiiri istiyorum diyorsan tahir ile zühre meselesi var, o mavi gözlü bir devdi var. hatta daha da detayına inmek istiyorsan memleketimden insan manzaraları var. al, korkma, oku. siyasi ön yargıların varsa onları yık öyle oku. kendinden bir şeyler mutlaka bulacaksın.
sanatçıları ve eserlerini ele alırken ideolojilerinden arınamamış insanların söyleyebileceği söz. keşke sanat eserine ve sanatçıya hem kendi ideolojilerimizden arınarak hem de onların ideolojilerini dikkate almayarak bakabilsek dedirtir insana.
bir delinin bir kuyuya taş atmasıdır. elbette oldukça iyi bir şairdir. yalnız, ideolojik kökeni olduğu için daha bir yüceltilir kimi çevrelerde bu da bir gerçek.
iyi bir şairdir. yeteneklidir. ancak aşk şiirlerini hayatını okuduğumda hiç samimi bulmadım.
ve birisi bunu ancak bir kemalist söyler demiş.
kendisi öncelikle emperyalizmin yenilebileceğini göstermiş sayılı liderlerden birisi olan mustafa kemal'e saygı duyması gerektiğini öğrensin. Kaldı ki sovyetlerde yaşayarak ve sovyet rejimini yaymaya çalışarak insanlığa hizmet ediyorum demek de saçmalıktır.
Nitekim sovyetler kendi halkını dahi katletmiştir. kırım soykırımı ve orta asya soykırımları, baltık ülkelerinin ve orta asya'nın asimilasyonu bu birliğin sözde insanlık adına kurulduğunu gösterir.
kırım'da hayvan vagonlarıyla tahliye edilmesi unutulan bir köydeki 150 kişilik türk nüfusunun katledilmesi için verilen stalin'e ait emir mektubu dahi mevcuttur.
sovyetler cepheye insanlık diyerek insan sürüyordu, batı bloku ülkeleri ise ya din diyerek ya da özgürlük diyerek cepheye insan sürebiliyordu. ama unutulan bir gerçek vardı ki o da ikisinin de insanlık düşmanı emperyalistler olduğuydu.
şişirilmiş bir sözlük yazarının ortaya attığı hurafedir. Nazım Hikmeti tüm dünya kabul etmişken bu konunun tartışılması bile abes.
Siyaseten anlaşamayabilirsiniz, size ters gelebilir. Necip Fazıl da bana ters gelir ama bu Necip Fazıl'ın çok iyi ve etkileyici bir şair olduğu sonucunu değiştirmez.
Balonluğu tartışılır, bence balon değildir, lakin fazla abartıldığı ve popülarite kurbanı olduğu bir gerçektir. Bu ülkede nice değerli, Nazım'a kat be kat fark atacak düzeyde nice şair varken, Nazım ile yatıp Nazım ile kalkmak ayrı bir inceleme konusu. Nazım değersiz, kötü şair demiyorum ama buram buram popülarizm koktuğu ne yazık ki bir gerçek. Neredeyse tüm şiirlerini okumuş ve bizzat kitaplarını almış biri olarak söyleyebilirim ki bunları bir taraflarımdan uydurarak yazmıyorum. Lütfen sevdiğiniz herhangi biri-yazar olur şair olur futbolcu olur vs. vs. vs.- hakkında eleştiri yapan insanı aman, pis cahil; okumadan burada yorum yapıyor diye yaftalamaktan vazgeçin. Nazım'ı da diğerlerini de Facebook paylaşımlarından öğrenmiş bir insan değilim.
onca insanın nasıl olup da dikkatten kaçırdığını anlamadığım gerçeklik. hayır sadece abartılmış olsa anlardım, sadece balon olsa gene anlardım gözden kaçmasını ama hem abartılmış, hem de balon bir şair olan nazım hikmet ile ilgili bu gerçek dikkatten nasıl kaçar onu anlamakta zorlanıyorum.
hele ki bir de bizim gibi edebiyatla, şiirle, okumakla bu denli içli dışlı bir toplum için bu aymazlık, kabul edilir cinsten değil.
utanıyorum arkadaş toplumun bu denli ciddi boyutlara ulaşmış utanmazlığından, cehaletinden. oysa ülkede milyon tane edebiyat eleştirmeni varken, neden birine sormazlar ki?
danışın arkadaş "bu nazım nemene bir şairdir, balon mudur, abartılmış mıdır?" diyerek. biz de söyleyelim size "nazımda iş yok, gomünis bi kere" diyelim. siz öğrenmiş olun, biz de kendimizi bir halta yaramış hissedelim.
nazım hikmet'in ne kadar abartıldığına bir örnek olarak çocuk yaşta yazdığı şu şiire de göz atmanızı katiyyen tavsiye ederim;
klasik sol nazım hikmet'in edebi kişiliğinden o kadar az bahsediyor ki bu şairin tek özelliğinin sürülmek olduğunu düşünür hale geliyorsunuz.'balon şair' yaftasını nazım hikmet'e giydirenler 'sürgündeki nazım' dışında başka bir tema işlemeyen yurdum solcularıdır.