magazinci:hüsnü bey bu sene deniz'e giricekmisiniz?
hüsnü:töööbe tööbe...
nazire:allah belacığını versin puşt gasteci.defol!.. bak hala mikrofon uzatıyo.
katıldığı bir televizyon programında eşiyle kavgasını anlatırken;
- hüsnü beni evden kovdu, "al kendini git burdan" dedi, sözleriyle aylardır evimizin neşesi olan şahsiyet.
yine bir televizyon programında, deniz seki'nin evini basmışsınız sorusuna
-bir emanetimiz vardı 3 aydır, onu aldık , diyerek sempati toplamış ve magazin basınına "allah belanızı versin" sözüyle kızgınlığını dile getirmiştir.
lohusalık döneminde "lohusa avcıları" nın kurbanı olan bir anne. bu şöhret ve para bittikten sonra, eşine kavuşacak ve tilki hikayesini canlı canlı yaşayacak kadındır.
hüsnü'den boşanmak için 2si istanbul'da 4ü bergama'da olmak üzere 6 tane ev isteyen hatun kişisi. deniz hanım bu haberi aldıktan sonra 2 ev benden demiştir.
magazin haberlerinden pek hoşlanmama rağmen, ağların ağında (internet) gezinirken buralara uğramadan edemem. güzide sanat ve sosyete camiamızda neler olup bittiği beni zerre kadar ilgilendirmiyor da kadınlar hamamı kıvamındaki dost meclislerinde pek bir cahil kalıyorum ondan bu edimim. bana cahil denmesini asla kaldıramam. hatta kafama sıkar giderim o derece.
konu ile alakasız girizgahtan sonra, sadete gelirsek, nazire hanımın, deniz sekinin evini basıp, oradan da (hızını alamamış besbelli) hüsnü beyin (hüsnü şenlendirici) motosikletini parçaladığını öğrendim.
haberin doğru olma ihtimali üzerinden gidersek,
olayların başlangıcında haklı olduğunu düşündüğüm nazire hanım, artık sadık bir taraftarını kaybetmek üzere. yakıp yıkmak da bir yere kadar be ablacığım. motosiklette gitti, parçalayacak ne kaldı geriye? kendini düşünmüyorsan, bizi düşün.
haberin doğru olmama ihtimali üzerinden gidersek,
hürriyet! seni kınıyorum ve sana laflar hazırladım.
aldatıldın bari günahınla otur lafına layık görülmüş hanım. modernitesi fazlaca yükselmiş bireyler ay bu çok çirkin, tabii ki aldatırlar seni be anam tavrıyla yaklaşıyorlar olaya, yazık.
aldatmak bu kadar basit bir olay değil mi, parayı buldun aldat, camiaya girdin -camianızı s.keyim- aldat, ayy bana ilgi göstermiyorsun durumuna sığın aldat, kendine bakmıyorsun de aldat, o senden daha güzel de aldat.
aldatmaktan daha elem verici olan ise, olayın normal karşılanması. deniz seki güzel, bu çirkin, ee o zaman aldatsın be hocam!
diksiyonu bozuk, görüntüsü bozuk, ağzı bozuk bir kadın. kendini hiç yenilememiş, hiç değiştirmemiş. özünü pek güzel korumuş hanım(!) ekranları şenlendirmektedir son günlerde. "böyle bir kadına aşık kalmak da epey zor olsa gerek." diye düşünmeden edemiyor insan.
deniz seki ile kendisini kapıştırdığımda, (bkz: google fight)
kendisinin 48.500 results una karşılık deniz seki nin 1.070.000 results u sonucunda deniz seki nin kavgada ağzını burnunu kırdığı şahıstır. ha gerçek hayatta değişir mi bu sonuç? gayet tabi.
ah be ablacım kocan meşhur olmuş, sanatçı ağzıyla söylersek camiaya girmiş, sen de kendine biraz baksaydın yav. hiç mi korkmadın ''ya bu adam şimdi beni o camiadakilerle kıyaslamaya başlarsa'' diye. dün bir senin resmine baktım bir deniz seki'ninkine, allah günah yazmasın ama hiç bakmamışın kendine. hüsnü şenlendirici'nin yaptığı kabul edilemez ama aldatılan bayanlarda bazen özeleştiri yapabilmeli.
