nazim hikmet e iade i itibar

entry35 galeri0
    26.
  1. belki oy kaygısı belki de farklı sebepler ama ne olursa olsun,ülke için güzel bir adım.
    gerçi nazım hikmet'in türkiye'de hatta dünyada itibarı gayet yerindedir.bu kadar itibar gören bir insanın,seneler önce vatandaşlıktan çıkarılması ve yine seneler boyunca sağ olsun sol olsun hükümetlerce sembolik de olsa iade-i itibar konusunda sessiz kalınması türkiye cumhuriyeti devletinin bir ayıbıdır.bu ayıptan geç de olsa dönülmesi tc devletinin bu konuda yıllar önce kaybettiği itibarını geri kazanmasıdır,yoksa sembolik bir şey olan iade-i itibar,bizim ve dünyanın nazım'ı için pek de bir şey ifade etmez.
    3 ...
  2. 27.
  3. "Hoş geldin!
    Kesilmiş bir kol gibi
    omuz başımızdaydı boşluğun...
    Hoş geldin!
    Ayrılık uzun sürdü.
    Özledik.
    Gözledik...
    Hoş geldin!
    Biz
    bıraktığın gibiyiz.
    Ustalaştık biraz daha
    taşı kırmakta,
    dostu düşmandan ayırmakta...
    Hoş geldin.
    Yerin hazır.
    Hoş geldin.
    Dinleyip diyecek çok.
    Fakat uzun söze vaktimiz yok.
    YÜRÜYELiM....."

    illa ki tanım: 10.01.2009 tarihli resmi gazetede yayınlanan "nazım hikmet ran ın türk vatandaşlığından çıkarılması hakkındaki bakanlar kurulu kararının yürürlükten kaldırılmasına dair karar" la birlikte, aklıma bu şiirin çakılp kalmasına neden olan olaydır.

    yine de ve herşeye rağmen, hoşgeldin ustam... hoşgeldin...
    2 ...
  4. 28.
  5. aslında nazım' a değil devlete verilen itibardır. en aklı selim açıklamayı edebiyat örgütleri bu şekilde yapmıştır. açıklaması için: http://haber.sol.org.tr/kultur_sanat_spor/8448.html
    1 ...
  6. 29.
  7. seçim arifesinde halka nohut-kömür dağıtan bunu da yapar.
    2 ...
  8. 30.
  9. *Nâzım Hikmet, Türkiye'yi, komünizm bataklığına çekmek, dolayısıyla vatanımızı, Moskova'nın sömürgelerinden biri haline getirmek istediği için mi itibarlı bir kişidir?
    *Rusya'ya kaçtıktan, Moskova hava alanına indikten sonra, basın mensupları karşısında: "Beni Stalin yarattı. Gözlerimin ışığını ona borçluyum!" diye haykırdığı için mi itibara ihtiyacı yoktur?
    *Aynı Nâzım Hikmet, Kuruçev devrinde, Kuruçev'in verdiği emirle, bu defa Stalin'i yerden yere vuran, bir şiir yazdığı Stalin'i lanetleyen bir karakter sahibi olduğu için mi muteber bir kişidir?
    *Nâzım, kötü ama çok kötü bir koca olduğu için mi omuzlanmaktadır? Dayısının kızı, oğlunun anası olan Münevver Hanım'a Nâzım'ın reva gördüğü zulüm en katı yürekleri bile kanatacak dehşettedir.
    *Nâzım Moskova'da iken "Memed Memed!" diye sayıkladığı ama Varşova'ya annesiyle birlikte çıkıp gelen oğlu Memed'in yüzüne dönüp bakmadığı için mi itibarlıdır?
    * Şeyh Bedrettin Destanı'nda: "Yârin yanağından gayri her şeyde/Her yerde hep beraber..." dediği halde, bilmem kaçıncı karısı Vera'yı, her hafta bir defa da (Vera'nın) eski kocasına gönderdiği için mi üstün ahlâklıdır?
    * Ruslar, Nâzım'a katiyen inanmadılar, güvenmediler. Nereye gittiyse arkasına iki sivil polis taktılar. Nâzım Hikmet onlardan yakınlarına: "Gölgem" veya "pasaportum!" diye bahsetti. Ama, kısık bir sesle de olsa Ruslara: "Bu adamları, neden peşime takıyorsunuz? Bana neden güvenmiyorsunuz?" diyemedi. Türkiye'li komünistler, onu bu karakteriyle mi alkışlayıp yüceltiyorlar?
    *Bu amansız takibe rağmen utanmadan yalan söylüyordu: "Moskova'da bir halk türküsü kadar hür olduğunu, Moskova'da çok mes'ud yaşadığını" haykırıyordu. Nâzım bu karakteriyle mi üstün adamdır?
    *Kore savaşlarına katıldığımızda, Mehmetçiklerimize: "Teslim ol Ahmet/Ya def olup gideceksiniz/Ya denize dökecekler sizi/Teslim ol Türk halkı adına!.." diye başlayan herzeler yazdığı için mi yerli komünistlerimiz ona toz kondurmuyorlar?

    yavuz bülent bakiler'in 11 Ocak 2009 Pazar günkü türkiye gazetesinde ki yazısından bir bölüm.

    ölüye hakaret(!) etmek istemiyorum. yorum siz değerli okuyucuların...
    1 ...
  10. 31.
  11. tüm dünyanın saygı ile önlerini ilikleyerek egildiği bir ustad..
    içinde memleket ateşi bürümüş,
    ellerini uzattıgı topragı yasaklı ilan etmiş,
    ve ustad içindeki ateş ile, topraga verilmiş.

    yıllarca, belki asırlarca savasılan zafer işareti bu, haber dehseti.
    dehsetliği, toprak içince kemikleri dahi kalmamış usdatı nasıl getirecekleri?
    dehseti, memleket hasretinin nasıl dineceği?

    dehset..hatanın üstüne hata ile gidebilmek..
    evet, yanlışlığı düzeltmektir özünde ve kazanılmıştır ustada aıt zaferler görünürde ama
    ya içteki ates?

    onu kim iade i itibar edecek?
    1 ...
  12. 32.
  13. sadece kısa bir hatırlatma... gerçek vatan hainleri şimdi bir iadei itibarla pek hümanist-miş gibi takılıyorlar. seçim öncesi...

    "Vatan çiftliklerinizse,
    kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,
    vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,
    vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,
    fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
    vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,
    vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,
    ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
    vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası,
    Amerikan donanması, topuysa,
    vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,
    ben vatan hainiyim.
    Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla:
    Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."
    3 ...
  14. 33.
  15. Nazım Hikmet'in yaşasaydı yüzüne tüküreceği kesin olan güruhun seçim dönemi yatırımıdır. Emine Erdoğan'ın kürsülerden Filistin halkı için ağlayarak şiirini okuması ve izmir Akp teşkilatının mezarı için yer ayarlaması ile zirve yapmıştır.
    Kimin gözünde kimin itibarı kaybolmuş ki onu geri veriyorlar bunu da anlamış değilim. 1992'de vatandaşlıktan çıkarılan ve o güne kadar akılları bir yerlerinde gezen , emperyalist tekellerle havlet olan kapitalist oligarkların itibarını geri verdiklerinden şüphe duyulmamalıdır.
    2 ...
  16. 34.
  17. güzel hem de çok güzel bir şey ama seçim yatırımı olarak kullanılması çok acı hem de çok çok acı bir şey.
    1 ...
  18. 35.
  19. (bkz: nazım hikmet kültür merkezi)
    *"Nâzım Hikmet Kültür Merkezi, vatandaşlık iadesi kararının ardından yaşananlara tepki göstererek, Nâzım adının ve mücadelesinin iktidarın piyasacı anlayışına terk edilmeyeceğini açıkladı. NHKM Yönetim Kurulu tarafından dün yapılan yazılı açıklamada, karardan sonraki gelişmelerin, NHKM' nin yaptığı temel değerlendirmeyi doğruladığı belirtildi.

    6 Ocak 2009 tarihli ilk basın açıklamamızda, AKP' nin toplumsal meşruiyet açısından bir sıkışma yaşadığını vurgulamış, toplumsal desteğini tazelemek için muhtelif konulardaki özürcülük kervanına Nâzım' ın adını da karıştırdıklarını belirtmiş; bu uygulamada herhangi bir samimiyet ve demokratlık aranamayacağını ifade etmiştik denilen açıklamada, daha sonra yaşanan gelişmelerle AKP'nin tüccarca hesabının ortaya çıktığı vurgulandı.

    Bu hesabın, dokunduğu her şeyden rant elde etme hırsı, mülk sahiplerinin babalar gibi satma dürtüsü, sattığının arkasındaki emek, alın teri, yaşam kavgası, mücadele ve tarihten marka değeri imal etmek şeklinde gerçekleştiğinin belirtildiği açıklamada, Nâzım Hikmet' in vatandaşlığa iadesinin bir barışma, hukuk ayıbını ortadan kaldırması, hakkını teslim etme,anlamına gelmediğinin altı çizildi.

    -Düşün Nâzım'ın yakasından
    Açıklamada, tüm bunlar, toplumun kolektif aklı ve vicdanını teslim almaya tahvil edilmektedir. Ülkenin bilimsel, sanatsal, kültürel birikimini ve geleceğini, sermayenin hesaplarına bağlamaktır. Çünkü Nâzım'ın vatandaşlığından elde edecekleri ranta göz dikenler, barışa, sevgiye, kardeşliğe, adalete, eşitliğe, özgürlüğe, iyiye, güzele, doğruya yer bırakılmayan bir memleketi geri dönülmez bir uçuruma götürmektedirler. Toplumsal yaşamı, komşu ülkelerle ilişkilerini, insanlığa dair hesaplarını çıkar, fırsatçılık, sadaka, ulufe dağıtımı, alım-satım çerçevesinde şekillendiren, sıtmayı gösterip vereme razı eden icraatlara önderlik eden bir iktidarı ve först leydileri, Nâzım' ın yakasından düşmeye çağırıyoruz. El âlemin ağzı torba değil elbette. Yasakçılığı da savunacak değiliz. Ama biliyoruz ki Nâzım, bu çıkar hesaplarına, rantiyeliğe, içten pazarlıkçılığa, emekçilerin sırtındaki först leydi şovlarına büyük gelir denildi.

    -Nâzım bütün insanlığındır
    Barış deyip her fırsatta savaş çığırtkanlığı yapanların,dayanışma deyip sadakaya mahkum bir toplum yaratanların,ilerleme deyip toplumu TV ekranlarına ve alışveriş merkezlerine hapsedenlerin,demokratik toplum deyip toplumu cemaatlere bölenlerin, bir de Nâzım deyip Nâzım' ın onurunu, inadını, umutlarını, kavgasını pazara çıkarmalarına izin vermeyeceklerinin ve sessiz kalmayacaklarının vurgulandığı açıklama,evet, Nâzım bütün insanlığındır! O insanlık ki, eşitlik, özgürlük, kardeşlik ve barış için verdiği mücadeleyle büyüyecektir sözleriyle son buldu.
    http://www.sol.org.tr
    http://www.nazimhikmetkulturmerkezi.org/
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük