başkanlık sistemi referandumuna günler kala birçok kişide görülen hastalıklı düşünce. sen böyle düşünüyorsun, ali böyle düşünüyor, ayşe böyle düşünüyor. sandığa gitmediğiniz için evet oyları yüksek yüzde alıyor.
2010 anayasa değişikliği referandumunda hayırcılar sandığa gitmediği için fetö devletimize iyice yerleşti. bu sefer sandığa gidin ve oyunuzu verin. cidden yapın bunu.
televizyonlarda sürekli evetçiler var. bunun nedeni evetin önde olması değil. size hayırcıları göstermiyorlar bile. psikolojik baskı altında kalmayın.
boşa umutsuzluğa kapılmaktır. zaten evet oylarının geride olması nedeniyle nereye saldıracaklarını şaşırdılar. ancak önemli bir nokta ne kadar çok hayır çıkarsa, o kadar çok tokat yüzlerine çarpılmış olacak.
bu güne kadar yapılan haksızlık, hukuksuzluk, yolsuzluk ve arsızlıklara bir dur demek için, hastalıklı düşüncelerle bu ülkenin gündemini meşgul etmemeleri için, vurun kahveye.
Matematiksel olarak EVET çıkması mümkün değildir. Hatta sahte, oy, oy çalma vs. dahi olsa gene % 60 kadar HAYIR çıkar.
Bu sefer lütfen herkes gidip oyunu kullansın. Bu siyasi bir seçim değil, parti vs. ile zerre alakası yok. istediğiniz kadar ciddiye alın veya almayın, yaşam ile ölüm seçimi arasındaki kadar ciddi bir tercih yapacaksınız!!!
Bunun daha önceki referandum vs. şeylerle de hiç bir alakası yok. Öyle "Yav bana ne kim kazanırsa kazansın, ben siyasetle ilgilenmiyorum" vs. denecek bir şey de değil. Çünkü siyasetle de alakalı değil!
ister "GOMPLO TÖÖÖÖRiSi O, ZiKTiT ET LANG" vs. deyin ister başka şekilde umursamayın ama bu "Ana Yasa Değişlikliği" kabul edilirse bir daha asla geri dönüş olmayacak!
Bundan evet çıkmasından doğacakların başımıza açacağı bale da kimsenin kaçıp kurtulamayacağı, kimsenin görmezden gelemeyeceği, kimsenin ödeyemeyeceği kadar ağır olacak.
Biraz tarih okuyan, Orta Doğu tarihine şöylece bir bakan, özellikle son 150 Yılda Orta Doğu ve çevresinde olan değişime, hele ki son 20 Yıla dört bir yanınızda olan şeylere bakarsanız bu referandumun bu topraklara açacağı belayı açık ve net şekilde görürsünüz.
işin daha vahim tarafı burası Türkiye! Yani Libya, Lübnan, Suriye, Irak, Mısır, Yugoslavya vs. filan değil! Burada en ufak bir kıvılcım sonunda 1. Dünya savaşında yaşadıklarımızdan bin beter bir duruma dönüşür. Suriye, Irak vs. hemen yanı başınızda olan pisliğin binlerce katına bulaşır ve bir daha asla çıkamayız. Şimdi Atatürk gibi biri yok ve asla da olmayacak! Artık savaşlar vs. Çanakkale, Kurtuluş Savaşı vb. gibi tüfek, süngü vs. ile yapılmıyor. Yani batıp batıp çıkmak gibi bir lüksün de yok. Suriyeli vb. gibi ne kaçacak yer bulabilirsin, ne sığınacak toprak vs. Bu topraklar içinde sıkışır kalır ve hiç bir yere kıpırdayamaz, istediğin kadar inkar et, görmezden gel, bulaşmam de, kafanı ne kadar kuma gömersen göm, gerçekten kaçamaz, bu bataklığın içinde herkesle birlikte boğulursun!
Normal seçimlerde vs. ister oy verin, ister partizanlık yapın, ister hiç bir şey yapmayın, umursamayın, apolitik olun vs. ancak bu referandum bütün bu ülke ve dört bir çevresinin kaderini değiştireceği gibi, sonu zamanla bütün dünyada içinden çıkmaz bir bok çukuruna neden olacak!
Bu nedenle seçim günü babanız ölse, kanser olsanız, tepenize hidrojen bombası dahi atsalar üşenmeyin lütfen gidip "HAYIR" oyunuzu kullanın.
Evet çıkması demek, 5 katlı binanın altında dükkan alan çomara izin vermek, çomarında dükkan büyüsün diye bütün bina kirişlerini kökünden kesmesi demek! Yani senin altındaki kirişleri kesiyor bunu asla unutmayın. Sikimde değil de desen çomar o kirişleri kestiği anda senin oturduğun bina çökecek, sende o binanın altında ezileceksin!!! Bunun olmaması için Çomara o dükkanı hiç vermeyeceksin, hadi kaptırdın o zaman en azından kirişleri kesmesine engel olacaksın....