en önce bakmayı dahası görmeyi öğrenmek gerekir. gözlemci olmak, her ayrıntıya dikkat etmek mühümdir. fotoğraf çekmeye başlamadan önce bir süre fotoğrafları okumaya, hissetmeye odaklanmalı, manzaraları zihindeki duygularla bütünleştirmeli, portreleri ruh halleriyle ilişkilendirmelidir. teknik tabi ki önemlidir ama fotoğrafı fotoğraf yapan fotoğrafçının karşıdaki insana yansıyan ruhudur.
Klasik olacak ama olunmaz, doğulur. Eğer birileri çıkıp "şöyle şöyle yaparsan olursun" diyorsa, kusura bakmayın ama fotoğraf sanatına hakaret etmiş olur. Yahut fotoğrafı bir sanat olarak görmediğini ifade eder. Fakat başlık "nasıl iyi bir fotoğraf sanatçısı olunur" demediği için, sanırım köşebaşındaki fotoğraf stüdyosundan bahsetmekte. Onun için çok fazla şeye gerek yok, gören gözler yeterlidir, bir de ağzın iyi laf yapıyorsa, diğerlerinde de ucuza çalışıyorsan olmuşsun demektir.
- kadıköy'e gidin. haydarpaşa garı, vapur ve martıları aynı karede yakalayın. (mümkünse siyah-beyaz)
- istiklal'de bir yere konuşlanın ve tramvay geçmesini bekleyin. kalabalık insan topluluğu ve fonda tramvayı çekin.
- yoksul, üstü başı dağınık ve gülümseyen bir çocuk ya da yaşlı bir insanın portresini çekin. (bu da siyah-beyaz)
bunları yaptınız mı iyi fotoğrafçıyım diye caka satabilirsiniz. zira türk insanı (hele ki istanbullular) bu 3 tip fotoğrafa doyamıyor.