chp isimli partinin bugün gelmiş olduğu çizgiyi ortaya sermesi açısından önemli bir önermedir. chp'nin baykal sürecinde milliyetçilik sosu ile başlayan söylemi gün geldi sosu bırakıp ana yemek haline ulaştı, gelinen bu noktada chp için sol bir parti demek hatalı olmakla birlikte hitlerin partisi gibi nasyonel sosyalist bir yapıya bürünmeye başladığını görmek partinin kurucusunun atatürk olması sebebi ile insanı iki kere üzmektedir. ahmet inselin 24/09/06 tarihinde radikal 2'de yazdığı yazıdan alıntılayacak olursam "Baykal'ın başkanlığı döneminde yürürlüğe giren son parti programında, "ülkemizde farklı etnik yapıların, farklı kültür kimliklerinin varolması, varlıklarını sürdürmesinin çoğulcu demokrasinin zenginliği" olduğu belirtildikten sonra, CHP'nin "kültürel mozaiğimizin bu zenginliklerinin her boyutuyla geliştirilmesini çoğulculuk anlayışının gereği" saydığı vurgulanıyor. Devamı şöyle: "Türkiye Cumhuriyeti din, dil, ırk ve etnik köken temelleri üzerinde değil, siyasal bilinç ve ideal beraberliği zemininde kurulmuştur. Bu nedenle ırk temelinde çözüm arayışlarının veya asimilasyon uygulamalarının tuzaklarından demokrasimiz kendini her zaman korumalıdır."
işin mostralık yanı bu. Gelelim, Deniz Baykal'ın, devlet bakanı Mehmet Ali Şahin'e geçen gün söylediklerine: "Şimdi vakıflar bir serbest alan haline geliyor. Yani azınlık vakıfları, varolanlar, yeni kurulacak olanlar, sınırsız mülk edinme imkanı, hükmi şahsiyetin bir ekonomik güç merkezi olarak dönüşme imkanı. Bunların geriye dönük 1936'dan sonraki gelişmelere yönelik düzenleme talepleri. Ondan önceki dönemle ilgili muhtemel talepleri hepsi kaygı verici olaylar."
Gene Baykal, bu kez basın mensuplarına konuşuyor: "Şimdi özel eğitim kurumlarıyla ilgili getirilen düzenleme, Türkiye'nin çok geçmişte acısını çektiği misyoner okulları benzeri bir uygulamanın kapısını aralayacak nitelikte gözüküyor. Yani her ülkenin Türkiye'de vakıf kurması, vakıf kuracak bir takım insanları harekete geçirmesi, onlarla hükmi şahsiyet temelinde giderek sosyal ve hatta belki siyasal bir etkinlik araması şansı Türkiye'ye getiriliyor.
Bu konuda bir kamu denetiminin gündemden çıkarılmakta olduğunu görüyoruz. Ayrıca, Anadolu'nun dört bir köşesinde özel Hıristiyanlık anlayışına dayalı, başka dinlere dayalı, dini anlayışlara, mezhep anlayışlarına dayalı eğitim düzenlemelerinin yapılmapılabilmesi hiçbir şekilde kabul edilemez. Getirilen yasalarda bunlar var." yazının tamamı için http://www.radikal.com.tr...hp?ek=r2&haberno=6259