nas suresi

    1.
  1. kuran-ı kerimin 114. suresidir.
    meali şöyledir ;

    1. De ki: Sığınırım ben insanların Rabbine,

    2. insanların Melikine (mutlak sahip ve hakimine),

    3. insanların ilâhına.

    4. O sinsi vesvesenin şerrinden,

    5. O ki insanların göğüslerine (kötü düşünceler)fısıldar.

    6. Gerek cinlerden,gerek insanlardan(olan bütün vesvesecilerin şerrinden Allah'a sığınırım!
    21 ...
  2. 3.
  3. 1400 yıl önceden yükselen muhteşem bir kelam.
    16 ...
  4. 17.
  5. bu duanın öyle bir ahengi vardır ki okurken insanın içi ürperir.

    şu an kapkaranlık bir odada okudum ve çevremdeki habis cinlerin mekanı terk ettiğini hissettim.
    9 ...
  6. 2.
  7. anne baba dede tarafından cin görüldüğü zaman felak suresiyle beraber okunması tavsiye edilen sure.ayrıca nazardan korunmak içinde okuyan vardır.
    7 ...
  8. 4.
  9. MÂNÂSI

    "De ki: Sığınırım Rabb'ına nâsın. Melikine nâsın. ilâhına nâsın; şerrinden o sinsi vesvâsın. Ki, fiskos eder sinelerinde nâsın; gerek cinden (olsun o sinsi) gerekse insden."

    Nâs, insan demektir. Rabb, duygusu olmayan maddedin canlı insanlar yaratıp onları birçok nimetleriyle terbiye eden, halden hale geçirip yetiştiren, besleyip büyüterek kemâle erdiren ulu yaratıcı (Allah) demektir.

    Melik; kemâle eren insanların hepsini hükmü altında tutan, hayatî işlerini kudreti ile tedbir eden, onların üzerinde hükümlerini, iradelerini dilediği gibi yürüten yaratan, rızk veren ve öldüren hâkim demektir.

    ilâh, sonsuz kudreti ve büyüklüğü ile insanın kalbinde yaşayan ve kendisinden başkasına tapmak câiz olmayan hak Ma'bud, Allâhu Teâlâ Hazretleridir. Binaenaleyh Rabb, Melik, ilâh her üçünden maksat Allâhu Teâlâ'dır. Her biri insanın muhtelif hâline nazaran ayrı mânâlara işârettir.

    Allah yalnız insanların değil, her şeyin Rabbi, Meliki ve ilâhıdır. Fakat bunun böyle olduğunda şaşıran ve sapıtan yalnız insanlar olduğu için, nâsın Rabbi, nâsın Meliki, nâsın ilâhı denilmiştir. Binaenaleyh nâsın tekrar olunmasında yüksek bir hikmet ve belâgat vardır.

    Vesvâs; vesvese veren, insanın içine kötü şeyler getiren, bağrında yavaş yavaş kötülük fısıldayan, fiskos eden demektir.

    Hannâs; geri geri çekilip sinen, aldatmak ve hak yolundan geriletip fenalığa sürüklemek için sinsi sinsi çalışan, sinerek fırsat kollayan vesvese kaynağı demektir.

    Cin; gizli olan ve göze görünmeyen mahlûktur. ins de bildiğimiz insanlar demektir. Bunların her ikisinin vesvese ve fiskosundan Allâh'a sığınmak lâzım geldiği bize talim olunmuştur.
    7 ...
  10. 14.
  11. (img:#936596)

    1. Kul, euzü birabbin nâs,
    2. melikin nâs, ilâhin nâs,
    3. min şerril vasvasil hannas,
    4. elleziy yuvesvisu fiy sudûrin nâs,
    5. minel cinneti ven nâs.

    Anlamı - Meali:
    De ki: “Cinlerden ve insanlardan; insanların kalplerine vesvese veren sinsi vesvesecinin kötülüğünden, insanların Rabbine, insanların Melik’ine, insanların ilah’ına sığınırım.”
    5 ...
  12. 6.
  13. insanı gerçekten rahatlatan, inanarak okunursa sıkıntıdan buhrandan uzaklaştıran, okurken bile söz dizimiyle bir ahenge sahip, mucizevi surelerden biridir.
    7 ...
  14. 7.
  15. Felak suresi ile birlikte, cinlere,büyülere ve bilumum metafizik güçlere karşı komboyu oluşturur.

    Arapçası: Kul e'uzü birabbinnâsi. Melikinnâsi. ilâhinnâs. Min serrilvesvâsilhannâs. Ellezî yüvesvisü fî sudûrinnâsi. Minelcinneti vennâs.

    Okunduğu vakit,sondaki "s" seslerinin etkisinden olsa gerek, sanki birşeyler fısıldanıyormuş gibi hisseder insan.
    3 ...
  16. 5.
  17. gözle görülemeyen kötü varlıkların uzaklaştırılması için okunması gereken iki duadan biri.
    diğeri için,
    (bkz: felak suresi)
    4 ...
  18. 10.
  19. insanların her nedense büyü ile ilişkilendirdiği suredir. halbuki konusu günümüzdeki anlamı ile dezanformasyon ve provakasyondur. dezanformasyon ve provakasyon yapan yani iyiyi kötü gösteren insanlardan bahseder ve kendi ölçüsünde onları lanetler.
    Mekke döneminde ve peygamber ile ilk müslümanlar ağır bir ambargo halinde iken nazil olmuş ( inmiş ) bir suredir. O dönemde büyük sıkıntılar çeken peygamberin sözleri hem arap çoğrafyasına hem de çevresine yayılmakta idi. sahiplerinden kaçan bazı köleler veya onu tanımak için uzak diyarlardan gelen bazı insanlar peygamber ile görüşebilmek için mekkeye akın etseler de zamanın müşrükleri ve kuranın 9 lu çete diye adlandırdığı mekke yöneticileri-zenginleri bu insanların peygamber ve müslümanların yaşadığı mahallelere geçmesine izin vermiyordu.
    bununla birlikte onu görmeye gelen insanlara hakkında yanlış bilgiler veriyor ( delidir, mecnundur, kötüdür, büyücüdür vb. ) hatta bu insanları peygambere karşı dolduruyorlardı. bu durumu günümüz dezanformasyon ya da provakasyon faaliyetlerine benzetebiliriz.
    sure özelde peygambere bu insanlardan allaha sığınmasını söylerken evrensel mesaj olarak da bu tip faaliyetlerde bulunan herkesi kendi tarzı ile lanetlemektedir.

    büyü ile filan alakası yoktur. yatarken arapçasını okuyarak büyülerden kurtulacağınızı sanmaktansa, insanlara iftira atıp onları diğer insanlar nezdinde karalamayarak allah'ın emrine uymuş olursunuz.
    ayrıca müslüman arkadaşlara hatırlatayım ;
    dezanformasyon yapan provakasyon yapan mesala olmadığı halde camide içki içtiler diyen, kendi cinsel fantezilerini olmuş bir olay gibi sunup " benim türbanlı bacımı yerlerde sürüklediler kafasına penis sürtüp üstüne işediler" filan diyen adamlara oy verirken bu sure aklınızda olsun.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük