öncelik sırasını belirleyen insandır. bir türk müslüman için arapça-türkçe okumak arasında kesin çizgiler olmamalıdır. allah aklımızı kullanmamızı söyler. benim aklım önce oku ve anla diyor çünkü bunun için indirildi kur'an diyor. allah ne buyurmuş, emretmiş, hangi yolu göstermiş diye soruyor. sonra arapça oku diyor o maneviyatı yaşa diyor duygulan diyor tanrısal aşka biraz erişebilirsen, o huzuru bir nebze tadabilirsen ne mutlu sana diyor.
namaz türkce olmaz, namaz sureleri kuran ayetleridir, kuran ayetleri, manzum dur yani siirdir, bu dünya da hicbir siir dogru düzgün, güzelligini kaybetmeden, baska bir dile cevrilemez. cevir bakiim istiklal marsini rusca´ya ayni güzellikte de göriim.
anlamak baska birseydir. anlamaya anla tabii... ama kuran ayeti, allah´in sectigi kelimelerle-inanan müslüman icin- bir tanrisal siirdir. onu herhalde ki arapca okumak lazim. dogrudur, anla tabii, ama dua esnasinda da orijinalitesini bozma.
keman koncertosu da flütle pekala da calinir, ama asla ayni tadi vermez. flüt koncertosu da kemanla calinir o da ayni tadi vermez, ikisinin de dinamikleri farkli farklidir. tipki dillerin dinamiklerinin farkli farkli oldugu gibi.
o yüzden cok dil bilen insanlar yirtinirlar, kitaplarin cevirilerini degil orijinallerini okuyun diye. shakespeare´i ingilizce okumakla, türkce okumak bir midir? türkce cooook kayba ugruyor o dil....ya da thomas mann´i almanca okumakla türkce okumak bir midir?...o da türkce de cok kayba ugrar. ama gelgelelim, aziz nesin´in türkce halk dilinde yazdigi o usta hikayeleri de almanca ya cevirince, o halk agzi lezzet tabii, tamamen yok oluyor. yani....
kuran konusu da ayni böyledir. kuran arapcadir, üstelik düz yazi da degil, siirdir. mutlaka arapca okunmasi gerekir. ama tabii- yukaridaki entry dogrudur, miras konusundaki paylasimlarin anlatildigi kuran ayetleri okunurken aglar bizim millet, tabii, anliycaksin ne yazdigini o baska birseydir. ama kurani en azindan dua esnasinda arapca oku. daha bir sürü sirri kesfedilmemis, bir sürü kücücük isareti tam anlasilamamis bir kitaptir kuran, o bakimdan da arapca okumak orijinalini allah´in gönderdigini sadik bir sekilde uygulamak, dogru olacaktir.
"madem ki dini bilmiyorsunuz kafanıza göre yorumlamayın.", "bir tarafınızdan element uydurmayın" vb. cümlelerin kendilerine iade edilmesi gereken kişilerdir. o halde şu arapça zorunluluğuna kaynak gösterilmesi isteminin kaçınılmaz olarak ortaya çıktığı durumu yaratan kişidir aynı zamanda.
edit: argo sözcük yerine "bir tarafınızdan" getirildi. orjinalinde argo kullanıldığı yanılsamasından kaynaklı hata düzeltildi. özür peşinen dilendi.
(#6713272) arapça öğren o zaman kardeşim. hazıra alışmışsınız armut piş ağzıma düş diyorsunuz. böyle mantıkla hiç bir şey yürümez. öğrenmek zorunluluğum yok da diyebilirsin. o zaman maçı izlemesin olur biter.
Kuran'ı Türkçe okumayın diye bir şey tartışılmamaktadır burada. Kuran'ı herkesin kendi dilinde anlayabilmesi için tefsirler yapılmıştır. Fakat Namaz gibi ibadet durumlarında belirli dualar vardır ve bunlar arapça okunur.
Bahsettiğin sure Tebbet Suresi 'dir. Bu surede Ebu Lehep'in yaptıklarından dolayı nasıl cezalandırılacağından bahsedilmiştir. Ebu Lehep zengin olmasına rağmen halka sürekli zulüm ve baskı yapmış biridir. Bu sebepten dolayı gelecektekilere ibret olsun diye sure bu şekildedir.
Ayrıca Tebbet suresi pek okunmaz. Bu sure Kuran'da geçmişten bahseden ibretlik surelerden biridir.
müslüman olmayanları çok ilgilendirmese de, "Gerçekten Biz onu, belki aklınızı kullanırsınız diye Arapça bir Kur'an kıldık. (ZUHRUF SURESi)" ayeti, acaba araplara inen kuranı, "anlayasınız diye, sizin dilinizde indirdik" anlamıyla tanıtıyor olamaz mı sorusunu akla getiren başlık.
(#6712982) bazı kurallar vardır ve bunlar değiştirilemez. mesela sen futbol'a; ''lan ben ayak ile oynamak istemiyorum el ile oynamak istiyorum'' dersen bu futbol olmaz başka bir spor dalı olur. işte bundan doğacak sonuç; haşa allah'sız müslümanlık yapmayın lan. bir taraflarınızdan element uydurmayın.
herşeyin usulü varsa namazında bir usulü vardırki buda olduğu gibi arapça olmasıdır.
iki iki daha beş etmiyorsa, namazında türkçesi olmaz. ortak ve ulusal bir dinin usulude arapçadır.
biz türksek ve namazıda türkçe olarak kılacaksak, ingiliz olan bir müslümanda ingilizcemi kılmalıdır namazı
bir fransızca fransızca olarakmı...
--spoiler--
Afrika'ya gittin adam orada ezanı zuluca okuyor ne anladın?
minareden günde 5 kere gelen yerli tamtamı olmaz herhalde. o kadar da salak olma.
uydun imama adam zuluca okuyor ne yaparsın?
imama uyunca ne yapacağını bilmiyorsan namaz kılmayı bilmiyorsundur be evlat.
Gittin hoca hutbe okuyor Zuluca okusa ne yaparsın?
--spoiler--
* insan minarenin altında yatmıyor ezan mı değil mi anlasın diye. Bazen evde iken bile tereddüte düşer insan Ezan mı Sela mı diye? islam'dan ne kadar bi haber olduğun belli.
* imam duayı sesli okurken hangi ülkede olursa olsun namaz kılmayı fazla bilmesen bile okuduğu arapça dua kulağına aşikar olduğu için namaz esnasında ne yapabileceğini bilirsin. Oysa ki kendi dilinde okursa ne yapacağını şaşırırsın. Namaz'danda ne kadar
bi haber olduğun aşikar.
* Hutbeden insanlara mesaj vermek amacı ile zaten her ülkede kendi dilinde verilir. Fakat Hutbeden önceki dua arapça okunur. Bu bir ibadettir arapça bilip bilmemek önemli değildir. Zaten camii'ye gitmiş birisi Hutbenin namazın ne demek olduğunu edilen arapça dualarda ne yapması gerektiğini bilir ama herkes kendi dilinde kendi borusuna göre öterse herşey birbirine karışır.
Mesela Türkiye'nin resmi dili Türkçe. Hadi Türkiye coğrafyasında yaşayan her ırkın dili (Çerkezce,Kürtçe,Boşnakça,Pomakca,Arnavutça,Lazca,Gürcüce,Abhazca,Çeçence,Süryanice,Ermenice vs.) resmi dil olsun diyelim. Herkes kendi bildiği dili konuşsun yazışmalarını o dile göre yapsın nasıl olur? Olmaz değil mi? Neden? Çünkü Türkiye'nin resmi dili yani devletin dili tektir. islam'dada aynı şey söz konusudur. Diğer dinlerdede olduğu gibi. madem ki dini bilmiyosnuz kafanıza göre yorumlamayın.
"gerçekten biz onu, belki aklınızı kullanırsınız diye arapça bir kuran kıldık"
laf olsun torba dolsun bir sure şimdi buna bakıpta vay ne derin anlamlar falan diyenler baya var ama bunu dünyadaki bütün dillerdede okusan anlasan saçma ve mantıksız geliyor.aklı kullanmak arapça öğrenmek bi bağ kuramadım doğrusu.
neyse konuya gelelim ben türksem türkçe anadilimse ibadet anadilde olmalı çünkü okuduğunu anlamassan neden okuyorsun o zaman.
al o zaman ingilizce bi kitap zerre ingilizce bilmeden oku aynı şey.
kişisel dünyasında nasıl kıldığı hiç kimsenin yargılamasında olmayacak müslümandır. Yani arapça kılması Türklüğüne zeval vermez ve "sen ne biçim türksün" diye eleştirilemez.
Lakin neyi zeval verir?
Türkçe kılan müslümana karışması zeval verir.
"gerçekten biz onu, belki aklınızı kullanırsınız diye arapça bir kuran kıldık"
gibi kurandan alıntıların da anadilde ibadeti desteklediğini anlamayacak kadar cahillerin bu "kişisellik" konusunu anlaması da zordur.
Afrika'ya gittin adam orada ezanı zuluca okuyor ne anladın?
minareden günde 5 kere gelen yerli tamtamı olmaz herhalde. o kadar da salak olma.
uydun imama adam zuluca okuyor ne yaparsın?
imama uyunca ne yapacağını bilmiyorsan namaz kılmayı bilmiyorsundur be evlat.
Gittin hoca hutbe okuyor Zuluca okusa ne yaparsın?
Arapça okuyunca bir şey anlamayacağın gibi zuluca okuyunca da bir şey anlamazsın. Dua et Ülkende Türkçe okunuyor.
yok dur ama önceden okunmuyordu. demek ki yeni ve güzel bir şey bu.
ek: oha ezanla sala'yı karıştıranlar varmış. E tabi manasını bilmeyince Arapça sesleri birbirine karıştırman doğal hele de makamı birbirine yakınmış gibi okuyorsa hoca. oysa hayatının çoğu zaman yüzde 100ünü istisna olaraksa yüzde 99 unu kendi ülkende geçirdiğini düşünürsen ezan gibi basit olan arapça sözcükler dizininin bile karıştırılmaması için anadilde olması gerekliymiş, bırak sen zulu ülkesinde çekeceğin zorlukları düşünmeyi di mi?
Ha bir de zulu ülkesinde cumaya gidersin de Öğle namazına müteakip kılınacak cenaze namazlarına gitmeyi ver. tabi daha öğlen olmadan gökte yankılanan sesi megafonla yapılan konser sanma olasılığında var zuluca okunursa.
Milliyetçi duyguları kabarmış insandır. ingilizcenin yaygın olması tamamen zoraki bir yaptırımdır nedenide maddi parametrelerdir. bunun bir örneği de başlama * meridyeninin londradan geçmesidir.
dinde aslen ırkçılık yoktur ama dini anlamakta önemlidir.
türk müslüman diye birşey varmıdır onu tartışmak lazım aslında ama bildiğin dilde ibadet en iyisidir.
sonuçta Allah her dilde konuşabilir diye düşünüyorum.
islamın evrensel olduğunu bilmeyen sadece bir ırka geldiğini düşünen mantığın açtığı başlık. Namaz ve Ezan arapçadır çünkü islam'ın dili arapçadır. Yarın başka bir ülkeye örneğin Uganda'ya gidecek olan başka milletten bir müslüman ezan eski zulu dilinde okununca ezan okunduğunu nasıl anlayacak? veya imam namazı sesli kıldırırken o sırada camii'de bulunan başka bir millettten biri duaları kendi diliyle okurken kafası karışmaz mı?
Namaz farz değil mi? Sen hiç Kur'an 'ın Türkçe mealini okudun mu yoksa kulaktan dolma bilgilerle mi atıp tutuyorsun diye sormak lazım bu zihniyet sahiplerine:
* Onlarki Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir;kendilerine isabet eden musibetlere sabredenler,namazı dosdoğru kılanlar ve rızık olarak verdiklerimizden infak edenlerdir (hac suresi 35)
Yahu neden kimse demiyorki Hristiyanlık neden ingilizce değilde Latince? Neden Yahudilik ibranice? Neden Budizm eski Hintçe? Neden konu islam olunca bu kadar atıp tutuyorsunuz?