kıldığı namazın yaratan tarafından kabul edilip edilmediğini sorgulayan bilinçli müslüman suali.
namaz zaten kılacağız bunda herhangi bir bahis yoktur. fakat namazı, allah'ın ve peygamber aleyhisselatu vesselamın ısrarla, şiddetle, sürekli, tekrar tekrar üzerinde durduğu bu namaz ibadetini nasıl kılıyorum. bunu her müslüman sorgulamalı. Acaba yaptığım bu ibadeti allah'a layık bir şekilde ifa edebiliyor muyum. tabiri caiz olursa benim şöyle bir sağlamam var. tam anlamıyla sağlama diyemesek de en azından benim içimi biraz daha rahatlatan bir tatbik oluyor. Yaptığım ibadeti önce ben beğenmeliyim. Yani bu ibadet güzel oldu mu. Hareketleri tam yaptım mı. Sureleri tam okudum mu. Anlamlarını biliyor muyum, bunu düşündüm mü. Namaz içinde farklı bir düşünceyle meşgul oldum mu vs. gibi sorularla kendimce bir kontrol. asla kesin bir şekilde bilemeyiz elbet. ancak hak olan bilir.
namaz o kadar önemli bir ibadet ki şuan bunu anlayamıyoruz. özellikle yetişen yeni nesil öneminden bi'haber. bir müslümanın allah'a karşı olan sorumluluklarından belkide en önde olanı. Namaz. Babam bana yıllarca namaz dedi, şöyle dedi böyle dedi öneminden söz etti bıkmadı yılmadı. buna rağmen ara ara bazı dönemlerde kılmadığımı bilirim. Şükürler olsun ki bu dönemler kısa sürdü. Bizlere-çocuklarına bu ibadeti aşıladı hamdolsun. Allah ondan razı olsun. işte insan anlayamıyor bazen. Bocalıyor. Önemsemiyor. Geçiştiriyor. Yaparız diyor.. emin olun bunlar tamamen kendi kendini kandırmaktır. Düşünün namaz o kadar önemli ki hak kitabullah'da çoğu yerde namazı dosdoğru kılın diye ikaz ediyor. namaz zaten kılacaksın. muhatap müslüman olduğu için o kısım geçilmiş dikkat buyurun. Namazı zaten kılacaksın. Kılacaksın ama adam gibi kılacaksın. Yaratana yaraşır şekilde eda edeceksin.
Unutmayın. namaz sizi bırakırsa işte o zaman dönüşü olmayan o yola girmişsiniz demektir.
allah yardımcımız olsun.
katılmakla beraber eklemek istediğim bir örnek var.
nasıl ki bitirme tezlerini ince eleyip sık dokuyarak hazırlıyorsak aslında namazlarımızı da kulluk vazifesini tam olarak idrak ederek belirli bir huşu ve ferahlık içinde eda etmeliyiz.
kesinlikle her müminin kendisine sorması gereken sorudur ama şeytanın sağdan da yanaşabileceği göz önüne alınarak bunda d bir sınır olmalıdır şöyle ki;
siz elinizden geleni yaparsınız ama hala içinizden bir ses inatla bir şeyleri yanlış yaptın diyorsa bu namazın huşu boyutuna en gel olmak isteyen bir şeytanın sesi olabilir siz elinizden geleni yapın ondan sonra allaha sığının diye düşünüyorum en doğrusunu allah bilir yinede.
bununla ilgili bir video var..
iskender evrenesoğlu yapmis..
kendini mehdi ilan edip allah ile iletisime gecip sorardi kabul olup olmadigini..
komik idi..