türkiye'de son günlerde ortaya çıkan adı konmamış bir hata. ahlaki değerlerden nasiplenemeyen bir erkeğin, namaz kılmayan, başı açık, dinini yaşamayan bir kadınla evlenmesi durumudur.
ahlaki normları kendince yorumlayan bu kadın makyaj yapar, namaz kılmaz, başı da zaten açıktır. namaz kılan bir kadının başının açık olacağını beklemiyordunuz zaten değil mi?
hülasa, bu şekilde başı açık, dürüstlüğü belki de bilmeyen, namaz kılmayan, dünyanın güzelliklerini idrak etmemiş olabilecek bir kadınla evlenen erkektir.
bu şekilde evlendiğinde toplumun huzur, ahlak, refah seviyesini düşürebileceğini bilmez. çünkü kadın onu çeşitli şeylerle kandırmış, kalbini mühürlemiş olabilir.
bu şekilde kurulan bir aile dağılabilir, bertaraf olabilir. çocukları olursa aralarındaki anlaşmazlıktan dolayı sapkınlığın kucağına gidebilir, ateist olabilir.
edit: kimseye hakaret olmadığı gibi, sözlük formatına da uygundur. boşuna elleriniz yorulmasın sayın gammaz efendiler.
dine saygılıyımdır ancak başı kapalı kadınlardan nefret ediyorum ne olacak şimdi? özellikle üniversitelerde türbanlı kızların davranışları hiç azımsancak ölçüde değildir. şöyle ki;
geçen gün elimde defter fakültenin kapısından tam girecekken türbanlı üzerinde pardesü olan bir kız hızlıca yanımdan geçerken çarptı ve defter yere düştü. defteri eğildim aldım kız ortada yok. ulan insandan bozma öküz özür dilemek yokmu senin kitabıda? erkeklere denir birde odun diye asıl odun böyleleri. dinen herşeyi yapıyorlar amenna ancak iş insanlığa gelince herşeyden soyutlamış oluyorlar kendilerini.
(bkz: ozaman peki senin dilinde konuşalım)
bildiğim kadarıyla kimsenin ibadeti kimseyi ilgilendirmemektedir. karşımdaki kişiyi ben seviyorsam gerisi boştur. ne ben nede başkası sevdiğim kişinin inancını sorgulayamaz.o iş yaradanla onun arasındadır. ortada bi yanlışlık yoktur ahlaksız birşey yoktur herşey yolundadır.
bu kızların davranışları ne onların, ne de diğer türbanlı kızların namussuz olduğunu ispatlamaz, sadece doğanın çağrısına ayak uydurduklarını gösterir.
olaya tesettür yönünden bakarsak eğer zaten quantum71 in verdiği fotolar tesettürden sayılmaz çünkü tesettürde kot pantolon olamaz. tesettürün gereğidir vücut hatlarını belli etmemek.
olaya namaz yönünden bakarsak eğer kimsenin ibadeti kimseyi ilgilendirmez diye bir kaide konuşulagelmiştir ancak öyle değildir. her erkek karısından, her kadın kocasından sorumludur. her ikisi de birbirini uyarıp ibadete çekmeye mecburdur. aksi takdirde kadın, kocam bana namaz kılmamı emretmedi diye öbür tarafta şikayetçi olacaktır ki bu da sahih hadislerde ve fıkıh kitaplarında yer almaktadır.
olaya hür irade yönünden bakarsak eğer adam da tesettürlü biriyle evlenmek konusunda özgürdür. hatta kendince dine dayalı birşey yaparak doğru yolda ilerlemektedir. adamın bu görüşünü de saygı ile karşılamak gerekir.
fakat peygamber efendimiz (sav) veda hutbesinde de buyurduğu gibi, kişinin kişiye üstünlüğü ancak takva iledir. takva , korkma, sakınma, Allah korkusuyla günahlardan korunmak demektir. eğer kişi başını bu nedenle kapatıyorsa evlenilesidir. aksi takdirde ailesi dedi diye ya da daha da kötüsü neden kapattığını bilmiyorsa kendisinden uzak durulmalıdır. çünkü cehalet orada yaşamaktadır.
Nur Suresi : Zani (zina yapan erkek), zaniyeden (zina yapan kadından) veya müşrik olan kadından başkasını nikâhlayamaz. Ve zaniyeyi de, zani veya müşrik olan erkekten başkası nikâhlayamaz. Ve bu, mü'minlere haram kılınmıştır.
Allah(cc)'ın hükmü budur. başı kapalı diye namus abidesi sandığı kadınla evlenmeyi planlayan zani erkek bence bu ayeti iyi okusun. Şeriat kanunlarının olmadığı yerde yaratan kudret kendi hükmünü kader yoluyla kendisi tatbik edecektir.
El değmemişliği temizlik ya da namus olarak idrak eden zavallı toplumumuza hatırlatmak isterim ki Peygamber efendimiz (sav)'in çocuklarından iki defa evlenenler de vardır hem de islam halifeleriyle.
Lafın özü şudur ki sözlük; Ailesinin zorlamasıyla ya da bir hevesle başına geçirdiği örtüye layık olmayacak basiretsiz kadınlara güvenmenin ne akılla ne de islamla bir alakası yoktur. Sonuçta zina ettiyseniz ilk paragraftaki hükmün sizi bulması şans değildir ki hiç bir örtü bunu engelleyemez.
Namaz kılmak veya kılmamak, başı açık olmak yada olmamak kriterlerinin insan olmayla, dürüst, namuslu, güvenilir, temiz olmayla alakası olmadığını idrak edemeyenlerin olumsuza yorduğu bir söylem.