çağın hastalığı 'stres' ve 'panikatak' olarak nitelendiriledursun, namazı hakkıyla, kendini vererek kılanlardan hala bu iç karartan gerginlik rahatsızlıkarına sahip olan var mı diye zorluyorum hafızamı. ben hatırlamıyorum.
müslümanlıkta islamın şartlarından biridir. tartışmaya açık kılınmaması gereken hassas bir konudur. kılana saygı duymak, kılmayanı yargılamamakta şartlardan biridir..
kısaca tüm insanlığa farzdır. öküzlüğün lüzumu yoktur. inanmayanlar ateistliğin verdiği dayanılmaz hafiflikle uçmaya devam edebilir. nasıl olsa ölüm korkusu g.öt korkusuna dönüşünce "tövbee" diyerek dönülecektir...
"Eğer dileseydik, içinizden yeryüzünde sizin yerinize geçecek melekler yaratırdık. "
zaten kendisini anmaktan bir an bile gafil olmayan melekleri var.
bir de sanal alemde ahkam kesecek kadar serbest bıraktıkları.
insanı tövbe etsin diye yaratan rabb'in, insan için rahmet kıldığı.
tıpkı kurban ibadetinde olduğu gibi kendi yarattıklarının yaptıklarından fayda görmek gibi abes bir düşüncenin sonsuz derece uzağındakinin, kulları için düşündüğü bir güzellik.
bazı insanların egoist bir tutum sergileyerek, allah'ın herbir insana bir gün içinde verdiği 24 saatten, totalde istediği -ortalama- sadece 1 saati çok bulup, gerçekleştirmediği "aktivite".
bakalım;
24 saat-1 saat=23 (koca) saat. -hmm-
edit: yukarıda "allahın egoist bir tutum sergileyerek kendisine tapm..." bik bik bik gibi bir entry vardı. nedense gitmiş bu entry'den sonra. [hahahaha]
bana gora filminde gecen "guc icinde..." repligini hatirlatan eylem. cunku nedir? icinden gelerek yapmadigin bir i$ten ne sana ne de ba$kasina fayda gelir.
alakasiz mi oldu? sizi 3 gun oncesine goturuyorum:
b : lan cumaya geliyor musun?
i.t. :gelecegim. ama dur abdest alayim.
b : hay abdestini sikeyim...
islamın beş şartından biri olup, yapılması kimseyi ilgilendirmeyen ibadettir.kişiye huzur verir.
isteyen bu ibadeti yerine getirip mükafatını alır, isteyen kılmayıp layığını alır. ayrıca hiç kimsenin saygısızlık etmeyip, gereksiz tartışmaya girmemesi gereken hassas bir konudur.*
insanın kendi yaratanıyla başbaşa kaldığı, onunla konuştuğu, maddi- manevi huzur bulduğu ve dinin direği olan ibadettir. kılmayanların kesinlikle lezzetini anlayamayacağı kılanlarınsa asla bırakamayacağı müminin allah'a en yakın olduğu zamandır.
allah'ın kuluna verdiği en önemli görevlerden haliyle en önemli ibadetlerden biridir.Şurda yapılmalı burda yaplımamalı gibi tanımlardan uzak olması gereken bir tartışma konusudur.Ama illada bu ibadetin yapılamıyacağı ve haliyle mükellef olunamıyacağı tek yer Alla'ın olmadığı yerdir.Bu ilkeden yola çıkarsan mümkün değildir.ibadetin mekanı, yeri ve zamanı olmaz.islamda aklı baliğ çağı bellidir.ibadete başlama yaşıda bellidir.öle yok ergenlik yok bergenlik hikayeleri ile de kimseye bişi yutturamayız.5 ayrı vakit ile belirlenmiş dualarla ile devam eden ibadet biçimidir.Müslümanın miracı olarakta tanımlanır.
ilim irfan yuvalarında yapılmaması gereken ibadetmiş efenim, çünkü oralar din-iman yurdu değilmiş, din kötü bir şey ya, imanlı olmak kötü bir şey ya, okullarda her türlü rezillik mevcut ama dinin direği olarak tanımlanan namaz, kılınmasın, yasaklansın, neymiş gazete kağıdının üzerinde kılınsınmış, ne gerek varmış mescite camiye, neymiş zaten amaç şov yapmakmış, gülsem mi, ağlasam mı hala karar veremedim, yüz yıllardır yapılan bu ibadet bulanık zamanlarda ortaya çıkıyormuş hep, zati namaz kılmak da siyasi bir hareketmiş, ne gerek varmış, allah'ın emri siyasi hareket olmuş haberimiz yok, peh peh, tıpkı bir zamanlar baş örtüsüne siyasi kulp takılarak, kamusal alanda yasaklandığı gibi...
Böyle deli saçması görüşlerinizi ortaya atarak alemi güldürmeyin kendinize, kılmıyorsunuz bari kılanlara engel olmayın, okullarda her türlü pislik varken bırakın da çocuklar ibadetlerini yapsınlar...
tanım: namaz kılma eylemi. müslümanların ibadeti. islamın ikinci şartı.
hala elmalarla armutları karıştıranlar var, inanamıyorum. tamam abi madem yaptığınız ibadeti böyle göze soka soka yapmak istiyorsunuz, sadece allah'ın bilmesi, bunun allah ve sizin aranızda olması size yetmiyorsa, herkes bilsin ben ne mümin bir insanım demek istiyorsanız, kalbinizde olması gereken inancı giyim, kuşam, aleni ve artık şov haline dönüşmüş ibadetle göstermeye çalışıyorsanız, size buyrun devlet kurumlarında, okulda, hastanede, sokakta, orada, burada bunu gösterin diyemeyeceğim. çünkü bu ülke sizin düşündüğünüz, yaşamak istediğiniz şekilde yönetilen bir ülke değil. bu ülke laik bir ülke.
bazı din düşmanları tarafından uyuşturucu ve bilumum kötü alışkanlıklarla aynı kefeye konan ibadettir...
islamın beş şartından biri, dinin direği olarak tabir edilen ibadet, çoğumuzun yaptığı gibi sadece cuma günü yapılan bir ibadet de değil, günde beş defa kılınması allah'ın emri, yok lise çağıymış da, yok devlet kurumuymuş da, yok yönlendirmeye açıkmış da, bilmeyen de alem yapılıyor sanır, tam dinsiz imansız yapıp bırakacaklar memleketi...
Lise ve dengi eğitim kurumlarında yapılamaz. çünkü bu kurumlar eğitim kurumlarıdır; bu kurumlardan eğitim-öğretim hizmeti alan bireylerin çoğunluğu 18 yaşın altındaki ergenlerdir, gençlerdir. genç bireylerin henüz olgunlaşma çağında oldukları ve kendi kendilerinin sorumluluğunu alma ve kişisel tercihlerini oluşturma hüvviyetine sahip olmadığı düşünülecek olunursa (ki resmi olarak bu böyledir) bu bireylerin yönlendirilmeye maruz kaldıkları apaçıktır. bu bireyler yasal olarak bir yetişkin konumuna geldiklerinde zaten özgür iradeleriyle kişisel tercihlerde bulunacaklardır. bunun ötesinde yapılan her şey genç beyinlerin suistimalidir.
müslüman olmayanlarin, olanlardan daha saygili baktiklari ibadet cesididir, times da ya da der spiegel'de "x okulunda namaz kiliniyor öcüüüüü" gibi haberler göremezsiniz, cünkü onlar ki$lalarinda (askeri mekanlarinda) camii acarak ve imam getirtip maasini da vererek müslüman olan askerlerine en gerekli olan ibadetlerini yapmalarina olanak tanir.
askeriye kapisindan ba$i kapali diye geri dönderilme zevki, cogunlugu müslüman olan ama irtica gibi siktir boktan kelimerden dolayi ya da dolaysiz islamiyet düsmanligi yapilan t.c den baska yerde yoktur.
namazla niyazla devlet yönetimi bu ülkede karıştırılamaz; çünkü bu ülke laik, demokratik, sosyal bir hukuk devletidir.
kişinin inançları ve bu inançların gereklilikleri, yükümlülükleri sadece ve sadece kişiyi bağlar.
