nakşibend kavga etmez. tuzak kurmaz. nakşibend şeyhleri siyasete de karışmazlar. tasavvuf ehlidirler. mürid olduğunu söyleyenleri bilemem. ama mürşide ve mürşidi kamil'e rabıta edenler de siyasete bağlanmazlar. bağlanacak vakti de bulamazlar zaten. günde 5 vakit namaz, teheccüd, işrak, tefsir, hadis, kuran dersleri, zikir ödevleri derken gün yetmez olur zaten. müridin de tek misyonu emri maruftur, tebliğdir. şeriat yanlısıdır ancak aktif politikaya karışmaz. onun zaten biat ettiği bir şeyhi de olduğundan oy bile kullanmaz.
kendinize gelin.
nakşibend, hazreti ali efendimizin yoludur. bok atmayın.
Türkiye bir nakşibendi cumhuriyetidir. Kemalist Cumhuriyet yerini Nakşibendiliğin Halidiye ( kürd ) koluna bırakmıştır. Tayyip Erdoğan, Necmeddin Erbakan ve Özal bu tarikata bağlıdır.
Tayyip Erdoğan ve Fethullah Gülen zoraki olarak yan yana getirilmiş iki şahıstır. Bunlar en baştan beri birbirlerini pek sevmezlerdi. Bunların tekkeleri, tarikatları ayrı ayrıdır. Tayyip Erdoğan, Nakşibendiliğin Halidiye koluna bağlıdır. Fethullah Gülen ise bununla alakası olmayan bir tarikatın kanaat önderidir. Şimdi bizim çağdaş Türkiye'de izlediğimiz şey aslında iki taşeron cemaat'in kavgasıdır. Nakşibendi-Nurcu kavgasıdır. Türkiye bir Nakşibendi Cumhuriyeti olmuştur. Bizler hangi cemaatten miyiz? Unutulmaya yüz tutmuş pasif kalmış Bektaşilik olabilir belki, çok önceden atalarımızın düştüğü konumdayız.
