mızıkaya isim önerileri

entry8 galeri0
    1.
  1. 2.
  2. üfürmeli kaydırmalı öttürgeç.
    1 ...
  3. 3.
  4. 4.
  5. 5.
  6. 6.
  7. lütfen babamın adını verir misin?

    berke.
    2 ...
  8. 7.
  9. 8.
  10. mahmut ragıp gazimihal, adının, tıpkı sözlükte yazıldığı gibi "mızıka" değil "muzika" olması gerektiğini "türk askerî muzıkaları tarihi" isimli kıymetli kitabında şöyle açıklıyor:

    "...ilk adımda italyan kanaliyle aramıza giren terimler türkçenin ahenk hususiyetlerine göre ufak tefek telaffuz değişiklikleriyle meslek dilimizde tutundular; öğretim kolaylığı icabı baştan dilimize tercümesi gereken terimler bile çokluk türkçeleştirilemedi. kelimelerin çoğu italyanca telâffuzleriyle kaldı: nota, scala, battuta, tempo, canto, musica, banda, prima donna, alla turca, falso; 'do, re...' nota adları; tona, basso; saz adı olarak: korno, kontrabasso, v.s. (kelimeleri italyan alfabesine göre okuyunuz).

    bazıları halk dilinde az çok bozuldu: muzika 'mızıka' oldu; banda 'bando' şeklini aldı. bazı yakıştırmalar bile icadedildi: meselâ alaturka'ya karşılık alafranga uydurması türedi. (halbuki italyancada alla francese vardır). şemsettin sami merhum türkçe kamusunda (bkz: kamus-ı türki) 'askerî muzika' anlamiyle muzika imlâsını kullanmıya erkenden dikkat ettiği halde, halk mızıka demekte ısrar etti: bando mızıka deriz, 'banda muzika' telâffuzunu yadırgarız! kelime sonundaki 'a'nın 'o'ya kalbi bir ahenk kaidesine kapılarak yapılmış olsaydı, muzika ve orkestra kelimeleri de bozulurdu; halbuki onlar aynen kalabildiler. dilimizde mevcut olan 'kelimelere ek katmak' kolaylığı bazen bu italyanca sözcüklere de farkında olunmadan tatbik edildi: bandocu, bandoculuk, operacı gibi tabirler böylelikle belirdi (halbuki bu türeme sözlerin batı dillerinde karşılığı yoktur). her kelime kekreliği cehaletten doğuyor, arap harflerinin oynaklığı da telâffuzu hakkiyle tesbite imkan bıraktırmıyordu; muzika kelimesinin 'mızıka' şeklini alması aslında mızıkçılık, mızgalamak gibi andırışlı argoların gayrışuurî müdahalesi bile belki rol oynuyordu. meslek muhiti dışındaki tahrifler daha da müthiş olmuştur: klârinet'in 'gırnata' şeklini alması gibi.

    bazı muzika tabirlerinin başka batı dillerine de aynı tarihlerde italyancadan geçmiş ve oralarda da az çok şekil değiştirmiş olduklarını bir teselli notu halinde buracıkta hatırlatmak sanırsam doğru olacaktır: bando'nun fransızcada 'bande' oluşu gibi. belçikalı fétis diyor ki: 'bande kelmesi pek az bir zamandan beri italyancadan fransızcaya geçmiş olup, askerî muzika demektir; fransız dilinde hiçbir müradifi yoktur.' [fétis, la musique mise a la portée de tout le monde (paris 1830, s. 298). eski fransızcada keman takımı anlamına gelen bir 'bande' kelimesi vardı, fakat revaçtan düşmüştü. güruh ve çete anlamına gelen 'bande' başkadır.]"

    kaynak: türk askerî muzıkaları tarihi, mahmut ragıp gazimihal, maarif basımevi, 1955, s. 71-72.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük